 |  |
 |
|
O fotoğraf
Önceki gün öğleden sonra yazı işleri toplantısında arkadaşlar önüme bir fotoğraf koydu.
Bülent Ecevit'in hastane yatağındaki fotoğrafını... Bilinçsizce uyuyan, her tarafında tüpler, borular içinde ölümle pençeleşen bir "insanın" fotoğrafını.
Soru şuydu: Bu fotoğrafı gazeteye koyacak mıydık? Arkadaşlarımızın bir bölümü, "Herkes merak ediyor. İlgiyle bakıyoruz. Kullanmalıyız" dedi.
Daha küçük bir grup ise, "Kullanmayalım" dedi.
Nihai kararı ben verecektim.
"Bu fotoğrafı gazetede kullanmamızda hangi toplumsal fayda var" diye sordum.
Bazı arkadaşlar, "Toplumsal fayda olmadığı halde bazı çarpıcı fotoğrafları kullanıyoruz" dedi.
Haklıydılar.
O zaman bir başka soru sordum: "Burada yatan anneniz veya babanız ya da çok sevdiğiniz bir yakınınız olsaydı bu fotoğrafın kullanılmasını ister miydiniz?"
Uzun uzun tartıştık. Gazeteci tarafımız "Kullanalım", insan tarafımız "Kullanmayalım" diyordu.
Ve fotoğrafı kullanmama kararı aldık.
Doğrusunu isterseniz hangi karar doğru hâlâ emin değiliz.
Ama biz "o fotoğrafı" basmadık.
|
