kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Dünya Kupası
   Son Dakika
   News in English
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Kültür Sanat
   Turizm Rehberi
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Umur Talu @ SABAH
Tel:
0537 660 71 21
Fax:
0212 280 05 51
 

Arıyoruz ama...

Arkadaşları gitar çalıp para toplayarak kopan bacağın yerine protez taktırabilmek istiyor. Çünkü, "hava atan" tekne sürücüsünün gündeminde öyle bir vicdani diyet yok.
Ne bileyim, teknenin utanç ile sarmalanıp satılması ve bacakla giden bir dolu toplu topsuz umudun yerine hiç olmazsa biraz "insanlık" konması; zor herhalde.
İstanbulsporlu genç "Beckham" Rıdvan hastanede kendine gelirse, gülümserse, eli oraya gittiğinde işte, ararsa...


Aklına bir de misal Veysel Güney gelmeli.
Bacağı kopmamış, boynuna ip dolanmıştı.
Cansız, kıvrık, kırık boynundan ip alınmış, cesedi ailesine verilmemiş, mezarı kayıplara karıştırılmıştı.
Askeri darbenin, şimdi dönemin savcısının belirttiği gibi, yeterli delil olmadan asıverdiği 24 yaşındaki genç, 50'inci yaşına 25 yıllık kayıp ölü olarak basarken, belki artık mezar sahibi olabilecek.
Rıdvan' ın ayağını ve adaletini aradığı memlekette, 25 yıldır, kendi mezarını kayıp ceset olarak aramak bile vardı!


Kopan bacağı protez, delilsiz idamı 25 yıl sonra bir mezar tatmin veya teselli eder mi?
Adalet, sadece kanunun değil, insanların adaleti nerede aranabilir... birazcık bulunabilir mi?
35 insanın 13 yıl önce yakılarak öldürüldüğü Sivas Madımak'ta, tam orada bir kebapçı varmış; insanın mutfağından, kesesinden, boğazından, huzurundan, bereketinden, hayırlı işlerinden, ağız tadından, vicdanından nasıl rahatça geçer yağlı lokmalar?
"Orası müze olsun" diyen imzalar Meclis'e geldiğinde, sözünü unutan "iyi adam" Bakan Şener ile yiğit, mert, insan ve vicdan (!) parmaklarını "Hayırrrr" diye kaldıran AKP'liler, nasıl bir insanlık hukuku ve ne biçim adalet, nasıl bir Müslümanlık hissiyatındadır acaba?
"Tahrikkk vardııı" diye diye, nasıl bir vicdani cehaletin temsilcisi ve ayrımcılık adına, her cenahta herkesin "tahrik var" diye berikini gırtlaklamasının, ötekinin acısına göz yummasının, suçlarını kutsamasının teşvikçisi olduklarının farkındalar mı?
Başbakan, Avrupalı ikiyüzlülüklere çene yormadan önce, yanı başındaki bu tuhaf insani ve ilahi adalet anlayışları üstüne kafa ve yürek yorabilmeli... mi?


Bacak arıyoruz, protez arıyoruz, bacağı kopartan teknesine binemeyen vicdanlar arıyoruz, 35 insanın cayır cayır yakıldığı mekânda kebaplaşmayanlar, dürüm sarmayanlar arıyoruz, o yangının alevinde için için içi yanmış siyasetçiler arıyoruz, mezar ve delil arıyoruz.
Susurluk Davası'nda "ünlü tanıklar"ı, eski cumhurbaşkanı, eski başbakan, eski genelkurmay başkanı, eski bakanlar, yeni genel başkanlar, emekli generaller, albayları mahkemeye çağırarak, yani 10 yıl geçmişken, hâlâ ve henüz hakikati, adaleti arıyoruz.


25 yıldır delil ve mezar...
13 yıldır kebapsız bir insanlık anıtı ile kokuşmamış siyasi vicdan...
10 yıldır Susurluk hakikatlerinin arandığı bir ülkede yaşıyorsun, Rıdvan kardeş.
Daha eskileri, daha imkânsızları da mevcut elbette.
Denizde ve karada bin bir şımarıklığın, densizliğin, cüretin, saygısızlığın, duyarsızlığın, arsızlığın, ihtirasın, cahil cüretinin, ötekine düşmanlığın, boğazlama tutkusunun, vicdansızlığın hüküm sürdüğü memlekette, ölümün kıyısından tek bacakla dönüp sevgili arkadaşlarının yardımıyla bulunabilirse protez takarak her şeye rağmen inadına yaşayacaksın, hayatın orta yerine tüm gücünle yeniden basacak ve hızlı koşamasan bile uzun, upuzun yürüyeceksin, umarım.
Bacağını arayacaksan...
Bacağının adaletini...
Adaletin içindeki insanları...
İnsanlardaki vicdanı arayacaksan, şimdilik gencecik arkadaşlarına sevgiyle, gülümseyerek bak.
Daha ötesini, daha büyükleri arayacaksan...
Henüz kaç gün oldu ki!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Brezilya neden ıslıklandı?   / 29-06-2006
 Akıl nerededir?   / 28-06-2006
 Memleketin birinde...   / 27-06-2006
 Ölmesinler diye   / 26-06-2006
 Hey sen!   / 25-06-2006
 Kafa kağıdı!   / 23-06-2006
 Yılın karikatürü   / 22-06-2006
 Bu ne çetesi!   / 21-06-2006
 Sol gösterip...   / 20-06-2006
 Bir de hayat var   / 19-06-2006
ALİ KIRCA
Yaz Yağmuru...
Ne yazık ki; yaz yağmurlarının içimizde...
YILMAZ ÖZDİL
Burkina Faso fasa fiso...
"Bhutan" diye bir...
MEHMET BARLAS
Ölen ölür ama kalan sağlar da pek bizim...
BALÇİÇEK PAMİR
Türklerin seks hayatı berbat!
Bir araştırma yapılıyor.
UMUR TALU
Arıyoruz ama...
Arkadaşları gitar çalıp para toplayarak...
FATİH ALTAYLI
Başbakanın durum raporu
Başbakan Recep Tayyip...
ERDAL ŞAFAK
İste kurutulmuş ringa balığı
Fransa...
Askere karşı Filistinli bakanları tutuklattı
İsrail başbakanı, kaçırılan asker için Gazze operasyonu sürerken sert...
'İsrail'e kimyasal başlıklı füze attık'
Filistinli militanlar İsrail operasyonuna karşı harekete geçti. El...
Erken final
Erken final
İki kere final oynadılar... Birini Arjantin, ötekini Almanya kazandı.
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu