kapat
   
24 Ekim 2006 Salı
 
SABAH Gazetesi
 
Servislerimiz
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
SMS:
MB yaz
boşluk bırak
mesajını yaz
4122'ye gönder
 

Siyaset de zekâyı ve mizahı kaldırabilir...

Özellikle siyasette her konuyu bir ölüm kalım meselesi gibi sunmak, toplumu hem geriyor, hem de yoruyor. Oysa siyaset de, "Zekâ"yı ve "Mizah"ı içeren bir meslektir.
DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar'ın, arkadaşımız Balçiçek Pamir'e verdiği demeçteki "Kodu mu oturtan paşalar cephede lazım" sözü, buna bir örnek.
Eski bayramlardan çok, siyasette zekâyı ve mizahı her gün daha fazla özlediğimi hissediyorum. Örneğin rahmetli Turan Güneş'in Türk siyasetinin de "Ağır ol molla" teorisini benimsemesini nasıl alaya aldığını hatırlıyorum.
Daha önce de yazmıştım. 1950 seçim kampanyasında Kandıralı bir Demokrat Partili "İsmet Paşa asker kaçağıdır" diye konuşmalar yapıyormuş. Turan Güneş "Hem paşa, hem asker kaçağı nasıl olur" diye sorunca, adam şu cevabı vermiş:
- İsmet Paşa' sevmiyorum. Onun seçimde yenilmesini istiyorum. Bunu uzun uzun başka türlü nasıl anlatabilirim ki?
Bayramın birinci günü, zekâya ve mizaha karşı özlemimi gidermek için, Winston Churchill'in çeşitli konulara hınzırca yaklaşan cümlelerini yeniden okudum. Bu sırada, "The Wicked Wit of Churchill" (a.g.e., Dominique Enright, Michael O'Hara Books, London, 2002) kitabında, İsmet İnönü'nün adının geçtiği anekdotlara da rastladım. Bir tanesi şöyleydi:

BENİ ÖPTÜ
"Türkiye'nin 2'nci Dünya Savaşı'na Müttefikler yanında katılması çabalarına konu olan 1943'teki Kahire Konferansı, başarısızlıkla biterken, Türkiye'nin Cumhurbaşkanı İnönü, Churchill'e sarılarak sıcak biçimde veda ediyor. Churchill'in Dışişleri Bakanı Anthony Eden, bu vedalaşma hakkında "15 saatlik başarısız müzakere için, bu kucaklaşma bir şey ifade etmez" yorumu yapıyor. Bunun üzerine Churchill de kızı Sarah'a şöyle diyor:
- Bugün ne oldu biliyor musun? Türk Cumhurbaşkanı beni öptü. Yani ben dayanılmaz ölçüde çekiciyim. Ama sakın bunu Anthony'ye söyleme. Çünkü o çok kıskançtır."
Churchill, tarihin en kanlı savaşında İngiltere'nin sorumluluğunu taşırken bile hep böyle hınzırca cümleler kurmuş. Örneğin Yalta Konferansı'nda Sovyet lideri Stalin için kadeh kaldırırken, "Sayın Stalin'in barış için ne tür derin bir arzu duyduğunu biliyoruz" dedikten sonra çevirmenin kulağına "Stalin'in ayrıca Polonya' nın bir parçasına, Çekoslovakya'nın bir parçasına ve Romanya' nın bir parçasına da ne derin arzu duyduğunu biliyoruz" diye fısıldamış.

ZEKÂ VE MİZAH
Muhafazakar Churchill için, Sovyet komünizmi, en büyük siyasi düşmandır. Sovyet rejimi için, "Rusya'da bir adamın malına mülküne el koyulup, çocuğu ile karısı öldürülünce adam buna isyan ediyorsa, ona karşı devrimci derler" dediği bilinir.
Amerika hakkındaki izlenimlerini soran Kanadalı gazetecilere de "Amerika'da tuvalet kağıtları çok ince, gazeteler çok kalın" yorumunu seslendirir.
Savaş kabinesinin başbakanı olarak bir paraşüt fabrikasını gezerken sigarını yakınca, fabrikanın itfaiye sorumlusu Churchill'i "Burada sigara içmek çok tehlikeli" diye uyarır. Churchill de adama "Merak etmeyin. Dumanı içime çekmiyorum" diye cevap verir.
- Sorumsuz ve haklı olmak, sorumlu ve haksız olmaktan iyidir.
- Fanatik, düşüncesini de konuyu da değiştiremeyen kişidir.
- Her havlayan köpeğe taş atmaya çalışırsan, uzun yolculuğun sonunu getiremezsin.
- Ressamlar için peyzaj yapmak daha akılcıdır. Çünkü hiçbir ağaç "Beni kötü çizmişsin" diye eleştiri getirmez.
Hiç gülmeyen, her dakika rejim kavgası yapan, konuşurken şakaklarındaki damarların kabardığı bizim "Ağır ol molla"cı siyasetçilerimizi dinlerken, Churchill'i yukarıdaki gözlemleri ile anabilirsiniz.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Erdoğan'ın yerinde olsanız Çankaya'ya çıkar mıydınız?   / 23-10-2006
 Yükselen değerlerin sahibi "sessiz çoğunluk"tur   / 22-10-2006
 Dışarıdakilerin sayısı içeridekilerden az mı sanki?   / 21-10-2006
 Pozisyon bağımlısı siyasetçiler, ülkeyi zora sokar...   / 20-10-2006
 Güleriz gülecek halimize...   / 19-10-2006
 Tevekkül ile ihmal birbirine karışmamalı...   / 18-10-2006
 Siyasetçi ne işe yarar?   / 17-10-2006
 Gerçekten "onlar" mı bizi AB'de görmek istemiyor?   / 16-10-2006
 En büyük tehdit toplumsal yorgunluktur   / 15-10-2006
 Yeni Türkiye artık eskisinden farklı olmalı...   / 14-10-2006
ERGUN BABAHAN
Kestaneci
Yıllardır görmediğim bir arkadaşımla...
MEHMET BARLAS
Siyaset de zekâyı ve mizahı kaldırabilir...
Özellikle...
ERDAL ŞAFAK
Kasırga yaklaşırken
Cumhurbaşkanı Sezer ve...
Yaktın bizi Borat!
İzlenme rekorları kıran İngiliz komedyenin yarattığı "iğrenç Kazak...
ABD'nin ilk siyahi başkanı olacak mı?
Ülkede yıldızı parlayan genç Senatör Obama, 2008'de ki başkanlık...
F.Bahçe, Alex'le sözleşme uzatıyor
F.Bahçe, Alex'le sözleşme uzatıyor
Brezilyalı futbolcu, menajerinin Türkiye'ye geleceğini belirtirken,...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu