kapat
   
14 Aralık 2006 Perşembe
 
SABAH Gazetesi
 
Servislerimiz
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Soli Ozel @ SABAH
 

Bundan sonrası

Bu gece ve yarın AB zirvesinin varacağı kararın ardından Türkiye-AB ilişkilerinde yeni bir dönemin başlayacağı söylenebilir. Bu dönem taraflar arasında yeni bir ilişki modeli oluşturmaktan çok her iki tarafın da bu ilişkiden ne istediğine karar vermesi için zaman tanıyacak. O nedenle, kendi içinde de yeni krizlere açık bir düşünme dönemi diye öngörülmeli. AB Türkiye'yi üye almak isteyenlerle, istemeyenler arasındaki mücadeleyi bir sonuca bağlamak zorunda. Türkiye ise kamuoyunu çok rahatsız eden, haksız olduğu konusunda neredeyse tam bir mutabakatın var olduğu bu kararlar karşısında alacağı tavrı belirlemek zorunda.
AB ile ilişkiler sonuçta Türkiye'nin daha müreffeh, daha huzurlu, bölgesinde ve dünyada sözü geçen bir ülke olmasını sağlamak açısından bir anlam taşıyor. Türkiye'nin on yılının heba, kaynaklarının talan edildiği, değişime karşı koymak için baskının ve şiddetin arttığı 1990'ların sonunda AB üyeliğinin "devlet politikası" haline gelmesinin ardında bu amaç vardı. Devletin o güne kadarki politikalarıyla ne Kürt meselesinde, ne ekonomide düze çıkılamayacağı anlaşıldığından bu hedef konmuştu. Gene aynı gerekçelerle milletin de neredeyse yüzde yetmiş beşi bu hedefi desteklemişti. Devlet ile toplum arasında farklı bir ilişki isteyen, devletin sırf kendine yontan, baskıcı tavrından bezen kitle AB üyeliğinin getireceği değişimden medet ummuştu.

İşbirliği ekseni ne olacak?
Bu sürecin hem içeride hem de AB ülkelerinde destekleyicileri olduğu gibi yeminli düşmanları vardı, halen de var. İç cephe entrikalar, yalanlar, yanlış bilgilendirmeler, kalleşlik ve bilgi eksikliğinin alanı da olduğundan doğruyu bulmak hayli zordur. Özellikle Kıbrıs konusunda kamuoyu yanlış yönlendirilir. AB'nin özellikle bu konudaki, insanı çileden çıkaran çifte standartlı davranışları öfkeyi kabartır. (AB'nin çifte standartlı davranışları hakkında TESEV'in yayınladığı, Senem Aydın Düzgit'in yazdığı, Türkiye-AB ilişkilerinde Kant'ı ararken başlıklı araştırmayı bu vesileyle tavsiye ederim). Bu öfke nedeniyle Kıbrıs konusunda Türkiye'ye hep yanlış yaptıran, ülkeyi tüm dünyada yalnızlaştıran ve Kıbrıs Rumlarının tek başlarına AB üyesi olmalarına yol açarak ülkenin çıkarlarına onulmaz zarar verenlerden hesap sorulamaz.
AB'nin tavrı ve bazı üyelerinin küstahlığı karşısında Türkiye'ye düşen öncelikle bu rahatsız edici tutuma karşı nasıl cevap vereceğini soğukkanlılıkla tartışmak olmalıdır. Muhtemelen AB ile işbirliği yapılan bazı konularda bu işbirliğinin düzeyi gözden geçirilecektir. Daha da önemlisi eğer Türkiye, AB ekseninde gitmek istemeyecekse kendi vizyonunu ve akılcı alternatif politikalarını üretebilmelidir. Böyle bir davranış ise her şeyden önce idarede fikri mutabakat ve ciddiyet gerektirir.
Bu bağlamda son haftanın gelişmeleri Türkiye'nin idaresinin giderek keşmekeşe sürüklendiği izlenimini veriyor. Hükümetin son Kıbrıs hamlesi, zamanlama açısından belki eleştirilebilecek bir taktik adımdı. İletişim boyutu kötü yönetilmesine rağmen bir sonuç alınabildi. En azından Kıbrıs Rumlarının şımarıklığına bir nebze 'dur' denebildi. Kıbrıslı Türklere ise serbest ticaret tüzüğü konusunda bir kez daha taahhütte bulunuldu. Tam da böyle bir ortamda Genelkurmay Başkanı'nın ve Cumhurbaşkanı'nın gazeteler üzerinden hükümeti yıpratmak istemeleri, üstelik bunu "devlet politikası"ndan sapılıyor diye gerçek olmayan bir nedene dayandırmaları hazindir. Riyaset-i Cumhur muharebeleri yazık ki ülkeye çok ağır bir bedel ödetecek gibidir.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Babalar ve oğullar   / 10-12-2006
 Ortadoğu   / 07-12-2006
 Çarşaf etmek   / 03-12-2006
 Türkiye'nin ödülü   / 30-11-2006
 Kendini aldatmak   / 26-11-2006
 Beyrut'ta cinayet   / 23-11-2006
 Gerçekçi dönem   / 19-11-2006
 Din, Kültür ve Siyaset   / 16-11-2006
 Krizi önlemek   / 12-11-2006
 Ceza   / 09-11-2006
SOLİ ÖZEL
Bundan sonrası
Bu gece ve yarın AB zirvesinin varacağı...
Tabutta Röveşata
Tabutta Röveşata
F.Bahçe, UEFA'da devam etmek için beraberliğin yettiği maçta 2-0...
Takviye şart
Takviye şart
F.Bahçe, tur için yeterli olan 1 puanı aldı. Ama defans ve kaleci...
Erdoğan: Hani siz anayasaya sadıktınız
Erdoğan: Hani siz anayasaya sadıktınız
Erdoğan, erken seçimi gündeme getiren Sezer'e sert yanıt verdi. Seçim...
13 yardımcı krizi
Başbakan Erdoğan imzalı genelgeyle Terörle Mücadele Koordinatörü...
Blair'den sürpriz Türkiye ziyareti
AB ile yaşanan krizde Türkiye'ye destek veren İngiltere Başbakanı, AB...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu