|
|
|
|
|
|
Öpülecek eller
17 Ağustos depreminde oğlunu, torununu ve gelinini kaybeden Gürbüz çifti varını yoğunu satıp okul yaptırdı
Emekli öğretmen Hüdai-Melahat Gürbüz çifti, acı haberi aldıktan sonra huzurevine yerleşti. Ardından oturdukları ev dahil sahip oldukları her şeylerini sattılar.
HAYATA DÖNÜŞ ÜMRANİYE'DE adları verilen bir okul yaptıran çift, haftada bir öğrencileri ziyaret edip onlarla hayat buluyor.
*** Canlarını kaybettiler ama şimdi 350 canları var
17 Ağustos depreminde oğlunu, gelinini ve torununu kaybeden emekli öğretmen çift, tüm mal varlıklarını satıp bir ilköğretim okulu yaptırdı Öğretmenler huzurevine yerleşen çift, haftanın en az bir günü ziyaret ettikleri okulun 350 öğrencisiyle evlat acısını dindirmeye çalışıyor.
İkisi de emekli öğretmen olan Melahat-Hüdai Gürbüz çifti, 17 Ağustos depremine kurban verdikleri oğullarının, gelinlerinin ve torunlarının acısını, yaptırdıkları okulun öğrencileriyle gidermeye çalışıyor. Okulu yaptırabilmek için varlarını yoklarını satan çift, yerleştikleri Validebağ Öğretmenler Huzurevi'nden haftada bir gün okula gidip, öğrencilerle vakit geçiriyor. Melahat-Hüdai Gürbüz çifti, 53 yıl önce hayatlarını birleştiririp tek evlatları Yalçın'ı Jeofizik Mühendisi olarak yetiştirdi. Ancak 17 Ağustos depremi, onların biricik oğlu Jeofizik Mühendisi Yalçın Gürbüz ile eşi Esin ve kızları Melodi Işıl'ı Yalova Yüksel Sitesi'nde yakaladı. Gürbüz ailesi, Marmara depreminde büyük bir gürültüyle yıkılan binanın altında kaldı.
HUZUREVİNE YERLEŞTİLER HÜDAİ ve Melahat Gürbüz ise aldıkları acı haberle yıkılmıştı. Artık onlar için hayatın anlamı kalmamıştı. İşte o günlerde hem kendilerinin hem de yüzlerce öğrencinin hayatını değiştirecek bir karar aldılar. 80 ve 85 yaşlarındaki çift, önce Validebağ Öğretmen Huzurevi'ne yerleşti. Ardından da evlatlarının anısını yaşatacakları bir okul yaptırmaya karar verdi. Kısa süre sonra Gürbüz çifti, oturdukları ev ve oğullarından kalan daire ile yazlıklarını satıp, Ümraniye'de Milli Eğitim Müdürlüğü'nün desteğiyle Hüdai- Melahat İlköğretim Okulu'nu yaptırdı. 8 ay gibi kısa bir sürede tamamladıkları okul, 800 milyar liraya mal oldu. 21 derslikli okul, 2002 yılında eğitime başladı. Kaybettikleri çocuklarının anısına yaptırdıkları okul, 30 yıl boyunca binlerce öğrenci yetiştiren Gürbüz çiftini yeniden yaşama bağladı. Yıllar boyunca bir okul yaptırmanın düşünü kuran çift, hem hayallerini gerçekleştirdi hem de depreme kurban verdikleri evlatlarının hatırasını yaşatma şansı buldu.
ÖĞRENCİLER YALNIZ BIRAKMIYOR 350 öğrencinin eğitim gördüğü okulu her hafta ziyaret eden Hüdai-Melahat Gürbüz çifti, çeşitli hediyeler dağıttıkları öğrencilerle sohbet ediyorlar. Ölene kadar okuluyla ilgileneceğini söyleyen Hüdai Gürbüz, "Emekli olmadan önce de hayalimde okul yaptırmak vardı. Ama çocuklarımın masrafları ve geleceğini sağlamak için bu mümkün olmamıştı. 17 Ağustos depreminde yaşanan felaket yüreğimizi yaktı. Ben de hemen çocuklarımdan bana kalan malları, bana ait olan para ve gayrimenkulleri bir araya getirerek Taşdelen Mahallesi'nde okul inşaatına başladık. Okulu ölene kadar yalnız bırakmayacağım. Elimden geldiğince ihtiyaçlarını karşılamaya hazırım" diye konuşuyor.
'YETER Kİ ELİM AYAĞIM TUTSUN' 80 yaşındaki Melahat Gürbüz ise, okulun kendileri için bir sevinç kaynağı olduğunu söylüyor. "Yavrularımı görünce gönlüme ferahlık geliyor" diyen Melahat Hanım, okulu yaptırdıkları semtin çocuklarının; eğlencenin tadını sadece sokakta oynayarak çıkardığını belirterek, "Okulumuz açıldıktan sonra sinemanın ve bilgisayarda yazı yazmanın zevkini tatmaya başladılar. Aileleri tarafından sinemaya götürülmedikleri için sinemayı tanımayan çocuklar, büyük ekranda sinema izlemenin tadını çıkarıyorlar. Öğrencilerimizi en güzel şekilde eğiteceğiz. Elim ayağım tuttuğu sürece okulumda olacağım" diyor.
BİZİ HİÇ YALNIZ BIRAKMADILAR" 25 bilgisayarlı bir bilgisayar odası, laboratuvar, VCD odası ve bir sinema salonunun da yer aldığı okulun Müdürü Rasim Dikici ise Melahat-Hüdai Gürbüz çiftinin kendilerini hiç yalnız bırakmadığını söyleyerek, "İyi ve kötü günümüzde her zaman yanımızda oldular. Her hafta gelerek, okulun ihtiyaçlarını karşılıyorlar. Ümraniye'nin öğrencilerine eğitim vermenin yanı sıra, bölgenin kadınlarına da biçki- dikiş-nakış kursları açtılar. Sayelerinde hepimiz çok mutluyuz" diye konuştu.
|
|
|
|
|
|
|
|
|