kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Teknoloji
    Otomobil
    Sinema
    Hobi
    Çizerler
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
Sezar'ın hakkı Sezar'a, Erdoğan'ın hakkı Erdoğan'a...
Ağzını büzdü.. Ömer diyecek!
Şaka

Sezar'ın hakkı Sezar'a, Erdoğan'ın hakkı Erdoğan'a...

Sezar'ın hakkı Sezar'a, Erdoğan'ın hakkı Erdoğan'a... Türkiye uzun yıllardır ilk kez, uluslararası arenada, Kıbrıs konusunda uzlaşmacı ve çözümden yana bir görüntü verdi.
Başbakan Erdoğan'ı da, Dışişleri Bakanı Gül'ü de, Dışişleri Müsteşarı Uğur Ziyal'i ve Türk diplomatlarını da, yürekten kutlamalıyız.
İsviçre'nin Bürgenstock kasabasında, Kıbrıslı Rumlar'ın ve Yunanistan'ın, 4'üncü Annan Planı'nı reddetmeleri ertesinde, Tayyip Erdoğan'ın yaptığı açıklamalar, gerçekten "Devlet Adamı"na yakışır içerikliydi.
Bilindiği gibi, 4'üncü Annan Planı'nı Türkiye kabul etti, karşı taraf kabul etmedi. Ancak New York mutabakatı gereğince, taraftar işi Annan'a bıraktı. O da, hazırladığı metnin, 24 Nisan'da, Kıbrıs'ta referanduma sunulacağını açıkladı.
İşte Erdoğan bu süreç içinde açıklamalar yaparken, alıştığımız üslupla konuşup, "Ne haber?.. Rumlar'a gol attık. Onları köşeye sıkıştırdık" falan demedi.
Bunun yerine "Ne kazanan, ne kaybeden var... Al-ver yok... Amaç bütün tarafların kazanmasıdır" doğrultusunda konuştu.
Ve açıkça, KKTC'de yapılacak referandumda, evet çıkması için katkıda bulunulacağını vurguladı.
Erdoğan-Gül ikilisinin Kıbrıs Krizi'ni, bir çözüm noktasına getirebilmeleri, hem siyasi, hem diplomatik açıdan büyük bir başarıdır.
Türkiye ve Yunanistan'ın zıtlaşarak Kıbrıs'ı "Filistinleştirme"leri ve Birleşmiş Milletler çerçevesinde bir çözüm yerine, krizi kronikleştirmeleri, kimseye yarar sağlamadı.
Ama bu durumdan, en çok Kıbrıslı Türkler ve Türkiye Cumhuriyeti zarar gördü.
Türkiye'nin iç ve dış politikası, sürekli "Haklı Kıbrıs Davamız" ipoteği altında yaşadı.
Eğer "4'üncü Annan Planı" diye bilinen metin, referandumla onaylanırsa, ilgili her kesimin sırtından ağır bir yük kalkmış olacaktır.
Gerek Kıbrıslı Türkler'in, gerekse Kıbrıslı Rumlar'ın, bu planın referandumda reddedilmesi halinde, doğacak olumsuzlukları hesap etmelerinin zamanıdır şimdi.
Açık söyleyelim.
Avrupa Birliği Türkiye'ye tarih verse de, vermese de, Kıbrıs'ın kalıcı bir çözüme bağlanması, hem Kıbrıslı Türkler'in, hem Türkiyeli Türkler'in ufkunu açacaktır.
Aynı şekilde, Avrupa Birliği'ne tam üyelik için önümüzde sonu belirsiz bir zaman süreci bulunsa da, Türkiye'nin kendisini AB kriterlerine uyarlaması, hepimizin çocuklarına ve torunlarımıza, daha uygar bir ülkede yaşama imkanı sağlayacaktır.
Kıbrıs'taki 24 Nisan referandumunu vesile edip, olayı bir iç politika malzemesi haline dönüştürmeyi düşünenler, kendilerini dizginlemelidir.
Eğer bu tutumun iç politikada bir etkin ağırlığı olsaydı, 28 Mart yerel seçim kampanyasında, Tayyip Erdoğan da, Devlet Bahçeli veya Doğu Perinçek gibi konuşurdu.
Türk halkı, Tayyip Erdoğan'ı "Ver-kurtulcu" değil, "Çözümleyici" olarak gördüğü için, sonra gelen partilerin toplamından daha çok oy aldı AK Parti..
İnanması zor ama, galiba gerçek oluyor.
Geleceğimizde, "Kıbrıs Krizi" olmayacak günler yaşamamız ihtimali var.
Çözüm konusunda, Tayyip Erdoğan'ı sonuna kadar destekliyorum.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Lider-işadamı, ulusal servetin bir parçasıdır!   / 11-04-2004
 Doğru kararı alanlar, "Ertesi Gün" şaşkın uyanmaz!.   / 10-04-2004
 Sizi mutlu etmek için Yunanistan'a savaş mı açalım?   / 09-04-2004
 Devletin güvenliği için halkın mutluluğu şarttır!   / 08-04-2004
 Bazı gerçekleri, bazı kafalar anlayamaz ki!   / 07-04-2004
 Demirel, günlük siyaseti izlerken, Colaturka'yı kaçırmış!   / 06-04-2004
 Kıbrıslı Türkler, neden "Hayır" desinler ki?   / 05-04-2004
 İstanbul'da, Ayşe Taş rüzgarı esmelidir!..   / 04-04-2004
 Rahmi Koç'un, "vizyonu" ve "illüzyon"u yorumlaması...   / 03-04-2004
 Sezar'ın hakkı Sezar'a, Erdoğan'ın hakkı Erdoğan'a...   / 02-04-2004
ERGUN BABAHAN
Salih Memecan'la çalışma şansı
"Kimselerin vakti yok ah,...
ERDAL ŞAFAK
Müthiş Türk
Bir Türk evladı Einstein'ın "İzafiyet...
AHMET HAKAN COŞKUN
“Ana” ile “yavru” arasındaki farklar
Türkiye'de...
MEHMET BARLAS
Referandumda “Hayır” çıksa da, Denktaş artık “Eski Denktaş”...
ÖMER LÜTFİ METE
'İlim bir nokta idi'
Yaklaşık bir yıl kadar önce 'Komplo...
SAVAŞ AY
Sağlıklı olmak zengin olmaktan önemli...
Sakıp...
REFİK DURBAŞ
Akademi Türkiye'nin kalitesi...
Bundan önce...
Hırs, Ter, Gözyaşı: 2-2
Hırs, Ter, Gözyaşı: 2-2
Kartal, Veysel ve Youla'nın golleriyle 18. dakikada 2 farklı geriye...
Bravo Yıldırım!
Bravo Yıldırım!
Siyah-beyazlı futbolcular, "Hakem Bülent Demirlek penaltımızı...
'Denktaş marjinallerle'
'Denktaş marjinallerle'
Referandum Yavru Vatan'da, ama Denktaş iki günde bir Anavatan'da...
Türkler evet derse, Kıbrıs ikiye bölünecek
Rum AKEL Partisi de hayır' diyeceğini açıklayınca durum netleşti.
Özgür basının yasakları
Özgür basının yasakları
Sansürcü bir anlayışla hazırlanan mevcut Basın Kanunu, AB...
NPQ dergisi Türkiye'yi ve dünyayı tartıştırdı
NPQ dergisi Türkiye'yi ve dünyayı tartıştırdı
'NPQ Türkiye Dergisi'nin Boğaziçi Üniversitesi'nde düzenlediği...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Teknoloji | Sarı Sayfalar | Otomobil | ON
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.