Bunlar normal şeyler

Türkiye'de her şey artık canlı yayında olmaya başladı ya, fikri tartışmalar da haliyle canlı yayınlara kaymaya başladı. Yakında fikir sahipleri canlı yayında yumruk yumruğa girişirlerse hiç şaşırmayın.
İlk izleri, önceki günkü İnsan Hakları Danışma Kurulu'nun basın toplantısında gözlendi. Kurul Başkanı, revize edilmiş "azınlıklar raporunu" basına anlatıyordu ki, o görüşlere katılmayan taraf, hocanın üzerine atlayıp raporu kaptı ve parça parça etti. Muhalif olanlar, 'hemşerim biz bu rapordaki görüşlere katılmıyoruz' diyebilirlerdi fakat halkın bu zarif davranışı anlayamayacağı düşünülmüş olmalı ki, halkın anlayacağı biçimde tavır konuldu ve basın toplantısında hır çıktı.
Yerim ulan ben böyle insan hakkını, şeklinde bir tavırdı bu!
Başkanla başlayan basın toplantısı, başkansız devam etti.
Zaten 'azınlıklar' meselesini tartışmaya çalışan Kurul, daha kendi içindeki azınlık meselesini çözememiş
78 üyeli Kurul, raporu onaylamak için yeterli çoğunluk olan 51 kişiyle toplanmış. Bunların içinden de 24 kişi rapora imza koymuş. Belli ki birkaç üye de çekimser kalmış Yani raporu savunanlara göre, imza koyan 24 kişi 'çoğunluk' olmuş oluyor, muhaliflere göre de, 78'de 24 'azınlık' olmuş oluyor.
Yani aynı 24 kişi hem azınlık hem de çoğunluk. Ben şu neticeye vardım.
Kendi içindeki azınlık kavramında birleşemeyen kurulun, Türkiye'nin azınlık kavramına açıklık getirmesi beklenemez.
Zaten çalışmalar devam ederse öyle görünüyor ki, sonunda cinayet çıkacak!..