Türkmen hakkına sahip çıkmayınca..

Irak seçim sonuçları önceki gün açıklandı. Şunu belirtmek gerekir ki sonuçlar hükümette ve Dışişleri Bakanlığı'nda hayal kırıklığı yarattı.
Hayal kırıklığının gerisinde seçimlerde Kürtlerin seçim oyunları veya Sünnilerin oy kullanamaması gelmiyor.
Türkmenlerin vermiş oldukları oyların neden bu kadar düşük seviyede kaldığı yatıyor. Bunun için birçok gerekçe ortaya konulabilir. Örneğin, güneyde yapılan ittifak anlaşması gereği Türkmenlerin Şiilere oy verdiği savlanabilir.
Ancak, dönüp Türkmenlerin yoğun yaşadığı Kerkük bölgesinde ve Türkiye'de kullanılan oy sayısına bakıldığında Ankara'da yaşanan burukluğun gerekçesi de ortaya çıkıyor. Çünkü, daha önce Irak Türkmen Cephesi (ITC) tarafından yapılan açıklamada 2 milyon Türkmen seçmen olduğu vurgulanmıştı. Türkiye'de ise 30 bin seçmenin bulunduğu bildirilmişti.
Her ne kadar dün ITC, "Türkiye'de toplam yaşayan Iraklı Türkmen sayısı 30 bin demiştik. Yanlış anlaşılma var" açıklamasında bulunsa da mazereti gidermeye yetmiyor.
Bu rakamdan yola çıkılsa dahi, şu hesabı yapmak gerekiyor:
Türkiye'nin toplam nüfusu 65 milyon, seçmen sayısı ise 37 milyon.
Orantı kurulduğunda 30 bin Türkmen'den en az yarısının seçmen olarak sandığa gitmesi gerekiyordu.
Oysa Türkiye'de kurulan sandıklardan Türkmen adaylara 4 bin oy çıktı.
Özetle Türkmenler kendi hakkını savunmakta etkin olamadı.
Türkiye'den yapılan tüm destek, birlikte hareket etmelerine yönelik girişimler karşılığını göstermedi. Türkmenler yeteri kadar cevval davranmadı, "boş vermişlik", "aman bana bir zarar gelmesin de ne olursa olsun" anlayışı ön plana çıktı.
Kendi davasını yerinde savunup koruma yerine, "Büyük ağabey Türkiye hep sahip çıktı, yine sahiplenir" düşüncesi hakim oldu.
Sonuçta, Türkmenlerin kurduittifaktan 3, listesinden 5 ve Kürtlerin listesinden de 2 olmak üzere toplam 10 Türkmen Meclis'e girebildi. Oysa beklenti bunun iki kat

Sıra yönetimde
Bu durum Irak'ta yapılan seçim dalaverelerini kapatmaya yetmiyor.
Şurası kesin ki, Irak'ta seçimlere hile karıştı. Birçok yerde seçmenler sandığa gidemedi ve Irak'ın bütününün tercihini gösterecek bir tablo da çıkmadı.
Sandıktan çıkan oy sayısına bakıldığında da bu gün gibi ortada duruyor.
Irak'ın toplam nüfusu içinde Kürtlerin oranı yüzde 20, Şiilerin ise yüzde 60 civarındaydı. Oysa sandıktan Şiiler 4 milyon 75 bin, Kürt ittifakı ise 2 milyon 175 bin oy aldı. Yani yarı yarıya bir tabloyla karşı karşıya kalındı. Ankara'nın bundan sonrasına ilişkin beklentisinin gelince..
Bakanlar Kurulu'nun dünkü toplantısında da ele alındığı gibi, Ankara seçimlere hile karıştığının öncelikle kayda geçirilmesi gerektiği konusunda ısrarlı. Bununla birlikte seçimlerin yenilenmesinin olanaksızlığını da görüyor. Beklentisi ise yönetim yapılanmasında, seçimlere katılamayan Sünnilerle, oy kullanmakta bazı nedenlerle zorlanan Türkmenlerin de gözetilmesi... Yani, Anayasa'yı hazırlayacak Komisyon'da Sünnilerle Türkmenlere de yer verilmesi...

Üç eyalet şartı
Bu olmadığı takdirde 11 ay sonra yeni bir sorunla karşı karşıya kalınacağının uyarısı da bugünden yapılıyor.
Çünkü, Geçici Anayasa'ya göre hazırlanacak kalıcı Anayasa'nın kabul edilmesi için yeni bir referandum yapılacak.
Bu referandumda eyaletlerin onayının alınması gerekiyor.
Eğer ki Anayasa'ya üç eyalet ret oyu verirse iptal olması ve başa dönülmesi zorunluluğu bulunuyor.
Ankara'da, ABD'ye ve Irak yönetimine bu aşamayı hatırlatarak şu iki uyarıda bulunuyor:
"1- Sünniler, Türkmenler de yönetim ve Anayasayı hazırlayacak komisyon içinde görev alsın.
2- Kerkük, referanduma gerek duyulmayacak şekilde özerk yapısını korusun..."
Dışişleri'nden yayılan haberlere bakılırsa, geçen hafta Ankara'da yapılan temaslarda ABD bu mesajı aldı..