YAZARLAR

01 Şubat 2016, Pazartesi
Güvenlik Standartları Yükselecek
HALİT BOLKAN Güvenlik Standartları Yükselecek
Yazarın Tüm Yazıları

Otomobil kullanmaya başladığım yıllarda güvenlik donanımı anlamında sadece emniyet kemeri vardı. Hatta içinde büyüdüğüm Anadol'un orijinalinde olmadığı için kanuni zorunluluk geldiğinde, sonradan taktırmıştık. 1990'larda adını duyduğumuz ama tanışmadığımız ABS sistemi ile Opel Vectra GT'de tanıştım. Artık havayastıkları da en azından direksiyon simidinde görünmeye başlamıştı. O zamana kadar aktif ya da pasif güvenlik donanımları konusunda pek de bilgi sahibi olmadığımız için bu donanımlara da pek önem verilmezdi; klima ve 4 elektrikli cam ile uzaktan kumandalı merkezi kilit daha forsluydu. Öyle ya, sert frenlerde ayağımızın altında titreyen bir fren pedalı rahatsızlık veriyordu. Keza havayastığının açıldığını görüyorsan zaten artık bir hurdanın sahibiydin. O günlerden bugünlere geçen yaklaşık 30 yıllık süreçte hem otomobillerdeki donanımlar hem de otomobil sahiplerinin güvenlik donanımlarına bakışı bir hayli değişti. Tabii burada getirilen zorunluluklar da rol oynamadı değil.

Türkiye açısından en önemli güvenlik donanımı zorunluluklarından biri 2014 yılı sonunda devreye girdi. ESP yani elektronik stabilite programı ve lastik basınç göstergesi artık her otomobilde bulunuyor. Bence son derece doğru olan bu uygulama sayesinde araç sahiplerinin önemli bir kısmı fark etmedikleri bir güvenlik rezervine sahip oldu. Araç kaymaya başladığında devreye giren ve bir ya da birden fazla tekerleğe fren yaptırarak kaymayı durdurmaya çalışan ESP sistemiyle kaç kişinin hayatı kurtulmuştur bilemiyoruz ama şahsen çok etkili olduğuna inanıyorum. Keza lastik basınç göstergesi de çoğu sürücünün düşük basınçla yola çıkmasının önüne geçiyordur.

Yakın zamanda otomobillerde standart olarak sunulması zorunlu tutulması beklenen güvenlik donanımıysa büyük ihtimalle otomatik fren sistemleri olacak. Farklı markalarda farklı isimler alan ama radarlar sayesinde öndeki duran aracı, yayayı ya da bir engeli fark eden sistem, sürücü sesli veya görsel ikaza rağmen frene basmazsa otomatik olarak frenleri devreye sokup çarpışmayı önlemeye, en azından çarpışma şiddetini azaltmaya çalışıyor. ABD'de yapılan bir araştırmada bu fren sistemlerinin arkadan çarpma şeklinde oluşan kazaları yaklaşık yüzde 40 oranında azalttığını ortaya koymuş.

ABD'de Insurance Institute for Highway Safety (IIHS) tarafından yapılan bu araştırma sonucunda çarpışma uyarısı ve otomatik freni birlikte sunan otomobillerde kaza oranının yüzde 39, sadece çarpışma uyarısına sahip otomobillerdeyse yüzde 23 azaldığı belirlenmiş. İlginç olan nokta, her iki sisteme sahip otomobillerin karıştığı olaylarda yaralanmaların yüzde 42 oranında azalmasına karşılık sadece uyarı veren sistemin yaralanmaların azaltılmasında göz ardı edilebilecek kadar düşük etkisinin olması.

ABD'nin 2 eyaletinde 2010-2014 arasında gerçekleşen, Acura, Honda, Mercedes-Benz, Subaru ve Volvo markalı araçların bu sisteme sahip olan ve olmayan versiyonlarının yaptığı kazaların incelenmesiyle erişilen bu sonuçlara göre 2013 yılında ABD'de tüm araçlarda bu sistemler olsaydı 700 bin kaza engellenebilirdi. İlgili kurumların yaptığı görüşmeler sonucunda ABD'de 10 marka tüm araçlarında bu sistemi sunmak için hazırlıklara başlamış. Avrupa'nın da bu kararı yakında alması ve birkaç yıl içinde Türkiye'de de uygulanması son derece akla yatkın bir senaryo. Üstelik bu senaryonun gerçekleşmesi halinde Türkiye'de birçok insanın da hayatı kurtulacak…

SON DAKİKA