|
|
Her kadının kanalı atv
atv yeni sezonda da "kadınların kanalı" imajını pekiştiren yapımlarla izleyicilerin karşısına çıkıyor. Hem gündüz programları, hem yarışma ve eğlenceler hem de diziler genellikle kadın odaklı bir yörüngede. Bu yıl arayış içindeki kentli kadınlar Gözyaşı Çetesi ile soluklanacak. Aliye yine kırık kalpler için yapıştırıcı olacak. Aşk Oyunu romantik genç kızları yeni hayallere sürükleyecek. Erkekler Ağlamaz, adında masküler bir tını olmasına rağmen, ekran başına yine kadınları toplayacak. Ve Sıla... Tıpkı Zerda ve Aşka Sürgün gibi, törelerin boğduğu kadınlara suni teneffüs yaptıracak. Berdelin acı yüzünü ortaya koyarken, bir yandan doğudaki kadının çilesine ortaklık edecek, bir yandan kentli kadına bilmediği bir dünyadan 'haberler' verecek. Kadınlara yakın duran bir kanal, özellikle reklamverenler için son derece caziptir. Zira evlerde tüketime yön verenler genellikle 'içişleri bakanları'dır... Sıla'ya tekrar dönersek, bence ilk bölümüyle izleyenlerden geçer not aldı. Bana biraz Asmalı Konak'ı, çokça Zerda'yı anımsattı. Bir dönem izleyicileri ekrana başına toplayan bu dizilerin keyifli harmanı, Sıla'yı yakın zamanda ekranın vazgeçilmezleri arasına katacak gibi. Ancak dizideki bir sahne beni rahatsız etti. Mardinli genç, atıyla konağa geliyor. O sırada atını durdurmak için "Hoo, hooo" diyor. Benim bildiğim oralarda atı durdurmak için 'Bürrsss' ya da 'Çüşşş' filan derler. 'Hooo' ise sığır güden kovboylara özgü bir ünlemdir. Bunu duyunca bir an Mardin'deki ağa yerine, Teksas Southfork Çiftliği'nde kâhya Joe'yu izliyorum sandım!..
|