Yunanistan'ın tehditkar tavrının içi boş çıktı! İşte Türkiye ve Yunanistan'ın donanma gücü...
Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki aktif rolüne yönelik provokasyonunu sürdüren Yunanistan'ın tehdit düzeyine çıkan açıklamalarının içi boş çıktı. Türkiye'nin savunma sektöründeki atılım, nitelik ve nicelik olarak üstünlüğünü korumasını ve artırmasını sağlarken, askeri gücünün dışa bağımlılığını da azaltarak Türkiye’ye büyük bir stratejik avantaj sağlıyor. Yunanistan'ın ise envanterindeki sistemleri harbe hazır hale getirmesi bile büyük zorluk arz ediyor. İşte Doğu Akdeniz'de tehditkar tutum sergileyen Yunanistan'ın acizliği...
Son dönemde Doğu Akdeniz'de meydana gelen önemli gelişmeler Türkiye-Yunanistan ilişkilerinde yeni bir gerginlik döneminin yaşanmasına sebep oldu. İki ülke arasında başta Kıbrıs ve Ege Denizi'ndeki anlaşmazlıklar olmak üzere var olan birçok sorun Türk-Yunan ilişkilerinin işbirliğinden ziyade çatışma eğilimli olmasını beraberinde getiriyor. Bu eğilim son dönemde Atina'nın Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki meşru haklarını savunmasına verdiği tepkilerde de kendisini gösteriyor. Yunanistan'ın üst düzey askeri ve sivil yetkilileri Türkiye'nin bölgedeki aktif politikasına yönelik tehdit düzeyinde açıklamalar yapıyorlar. Savunma Bakanı Nikos Panagiotopoulos ve Genelkurmay Başkanı Konstantinos Floros'un açıklamaları bu duruma örnek olarak gösterilebilir.
Askeri güç, devletlerin dış politikalarını uygularken kullandıkları en etkili araçlardan biridir ve Yunanistan'ın, ilişkilerinde çok sayıda sorun yaşadığı bir ülkeye yönelik politikalarını desteklemek amacıyla askeri güç kullanma tehdidinde bulunması şaşılacak bir şey değil. Ne var ki, ülkelerin uyguladıkları politikaların başarıya ulaşması için bir araç olarak kullandıkları askeri kapasitelerini çok iyi hesap etmeleri gerekiyor. Bu noktada ise şu sorular öne çıkıyor: Yunanistan'ın askeri gücü üst düzey yetkililerinin iddia ettikleri kapasite ve kabiliyetlere gerçekten sahip mi? Yunanistan'ın Doğu Akdeniz'e yönelik dış politikası ve söylemleri askeri gücü ile uyumlu mu?
YUNANİSTAN'IN ASKERİ GÜCÜ RADİKAL SÖYLEMİYLE UYUMSUZ
Türk-Yunan ilişkilerinde yaşanan sorunların köklerini Yunanistan'ın Birinci Dünya Savaşı'nın akabindeki Anadolu işgaline, 1820'lerdeki Yunan isyanına ya da daha gerilere götürmek mümkün. Uzun bir geçmişi bulunan bu sorunlar iki ülke arasındaki ilişkilerin temel özelliğinin karşılıklı güvensizlik olmasını beraberinde getirdi. Yunanistan'ın Türkiye'den yoğun bir şekilde tehdit algılaması ise bu ülkeyi askeri gücünü sürekli bir şekilde artırmaya itti. İki ülke arasındaki sorunların önemli bir kısmının Kıbrıs ve Ege konusunda yaşanması ise deniz gücünün önemini artırdı.
İKİ ÜLKE DENİZ GÜÇLERİ ARASINDAKİ KAPASİTE FARKININ ÇOK DAHA BÜYÜK
İki ülkenin deniz güçleri karşılaştırıldığında, büyük su üstü muharip platformlarda (fırkateyn ve korvet) Yunanistan'ın, Türkiye'nin yaklaşık üçte ikisi kadar kuvveti bulunuyor. Denizaltı konusunda ise Yunanistan'ın neredeyse Türkiye'ye denk bir kuvvetinin bulunduğu söylenebilir. Yunanistan'ın büyüklüğü ve kapasitesi düşünüldüğünde önemli bir deniz gücüne sahip olduğu düşünülebilir. Durum kâğıt üzerinde böyle olmakla birlikte ayrıntılı bir analiz iki ülke deniz güçleri arasındaki kapasite farkının çok daha büyük olduğunu ortaya koyuyor.