Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Osman Paksüt, kendisini dinlettikleri iddiasıyla Ergenekon soruşturmasını yürüten Cumhuriyet savcılarını Adalet Bakanlığı ile Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na şikâyet etti. Paksüt, 4 sayfalık dilekçesinde; savcılar Zekeriya Öz, Mehmet Ali Pekgüzel, Nihat Taşkın, Fikret Seçen, Ercan Şafak ve Mehmet Murat Yönder’in disiplinin yanı sıra Türk Ceza Kanunu’nun ‘görevi kötüye kullanma’ suçunu tanımlayan 257, ‘haberleşmenin gizliliğinin ihlali’ suçunu düzenleyen 132/2 ve ‘Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi, kayda alınması’nı içeren 133. maddelerinden cezalandırılmalarını talep etti. Savcıların kendisi hakkında ‘Silahlı örgüt veya bu örgütlere silah sağlama suçlamasında bulunduğunu söyleyen Paksüt, şöyle dedi:
HİLE YÖNTEMİYLE DELİL !
“Nisan 2008 başından Temmuz 2008 sonuna kadar ve muhtemelen Ekim 2008 ortasına kadar hakkımda iletişim tespiti ve kayda alınması işlemleri yürütülmüş. Sonucunda 199 sayfalık dinleme tutanağı toplanarak, ilk kayıttan 6.5 ay sonra Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmiştir. İlgililerin benim hakkımda uzun süre dinleme ve kayıt tutmaya ihtiyaç duymalarının izahı olamaz. Bu yasadışı ve yasaya karşı hile yöntemiyle yasak delil toplama işlemidir.”
ORTAM DİNLEMESİ
Başkan Vekili Paksüt kayıtlarda “hedef şahıs” hanesinde “Ferda Paksüt/Osman Paksüt” ibaresinin yer aldığını anlattı. Kayıtlardan, eşi konuşurken kendisinin de yanında bulunması nedeniyle eşiyle yüz yüze olan konuşmalarının da telefona yansıdığının anlaşıldığını belirten Osman Paksüt, “Bu takdirde, bu kayıtlar yasadışı ve suç niteliğinde ortam dinlemesi hükmünde olup, bu konuşmaları kayda alan ve kullananların cezalandırılmaları gerekmektedir” dedi. Paksüt, kendisinin yasadışı elde edilen telefon kayıtlarının Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmesinin de manidar olduğunu ifade etti. Osman Paksüt’ün dilekçesi Adalet Bakanlığı’nda incelendikten sonra Bakan Sadullah Ergin soruşturma açılıp açılmayacağına karar verecek.