Başbakan Tayyip Erdoğan ile Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ arasında dün sabah "Belge Zirvesi" gerçekleştirildi. Bir süredir Türkiye gündeminde bulunan ve Genelkurmay Harekât Başkanlığı'nın bir alt birimi tarafından hazırlandığı ileri sürülen "İrticayla Mücadele Eylem Planı"na ilişkin belge, devletin zirvesinde masaya yatırıldı. Başbakanlık Merkez Bina'da gerçekleşen ve 1 saat 15 dakika süren görüşme sonrasında, herhangi bir açıklama yapılmadı. Erdoğan görüşme sonrası Meclis'e geçerek AK Parti grup toplantısında konuştu. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Başbuğ ise resmi temaslarda bulunacağı Makedonya'ya hareket etti. Erdoğan Meclis'teki konuşmasında, Genelkurmay Başkanlığı'nın sorumlu ve duyarlı bir tavır sergilediğini söyledi. Belgenin doğruluğunun ispat edilmesinden sonra sorumluların cezalandırılacaklarına ilişkin güvenlerinin tam olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Bu iddialar gerçek dışıysa, devletin kurumlarını karşı karşıya getirmek, devletin kimi kurumlarını yıpratmak, bir tahrik ortamı oluşturmak gibi niyetler taşıyorsa bu vahimdir. Eğer iddialar doğruysa mesele daha vahimdir" dedi.
'OLUMLU ALGILANDI'
Kısa grup konuşmasında Başbuğ ile yaptığı görüşmeyle ilgili ipuçları da veren Erdoğan, şöyle devam etti:
SORUMLU TAVIR: Genelkurmay Başkanlığı, haberin çıktığı ilk andan itibaren sorumlu, duyarlı tavır sergilemiştir. Tartışmaya konu olan belgenin sahte ve gerçek olduğunun askeri yargı tarafından en kısa zamanda ortaya çıkarılması için soruşturma talimatı verilmiş, konunun takipçisi olduklarını ifade etmişlerdir.
GÜVENCEMİZ TAMDIR: "Belgenin doğruluğu ispat edilirse, sorumluların yasalar çerçevesinde yargı makamları tarafından cezalandırılacağına ilişkin güvencemiz tamdır" şeklindeki açıklama, kamuoyu tarafından olumlu şekilde algılanmıştır. Herkese düşen, bu iddiaların soruşturulmasının neticesini beklemektir.
KİMSE SAPKINLIK İÇİNDE OLMASIN: Anayasal düzene, demokratik siyasete ve milli iradeye karşı her türlü hukuk dışı müdahale, provokasyon ya da girişim, halkımızın da kurumlarımızın da aynı oranda tepkisine mazhar olacaktır. Bu tür iddialar demokratik, laik, sosyal hukuk devleti olan cumhuriyetimizin saygınlığına gölge düşürmeye matuftur. Hiç kimse böyle bir cüret, sorumsuzluk, sapkınlık içinde olamaz, olmamalıdır.
MİLLET GÖREVDEN ALIR: AK Parti demokrasiye gönül vermiş, halkın iradesine bütün kalbiyle inanmış bir partidir. Demokrasilerde hükümetleri millet kurar, millet görevden alır.
YENİDEN 'BEDEL' ÖDEMEYİZ: Millet iradesini zayıflatmaya, yok saymaya niyetlenmiş her türlü girişim karşısında, bizzat milletimizi ve onun temsilcilerini bulacaktır. Geçmişte demokratik iradeye yönelen her teşebbüs, milletimize hukuk sistemine yöneldi. Kaybeden Türkiye oldu. Türkiye'ye tekrar bu bedeli ödetmeye hiç kimsenin hakkı yoktur ve olamaz.