Abdullah Ağar'dan Afganistan'daki olaylar ile ilgili flaş sözler: İstikrarsızlık alanlarında baş gösteren Levy oraya nasıl gitti?
Afganistan'da geçtiğimiz Pazar günü Taliban başkent Kabil'i de ele geçirerek Pençşir dışında her noktada kontrolü sağladı. Pençşir'de direniş başlatan Ahmed Şah Mesud'un oğlu Ahmed Mesud, 'Bu artık benim kavgam' sözleri ile tüm savaşçılara çağrıda bulundu. Terör ve Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar, Ahmed Mesud'u ilk ziyaret eden ismin Fransalı ünlü düşünür ve aktivist Bernard Henri Levy olmasına dikkat çekti, "İstikrarsızlık alanlarında hemen baş gösteren Bernard Henri Levy oraya nasıl gitti? Şah Mesud'un oğlu ile nasıl hemen fotoğraf verdi? Bölgedeki istikrarsızlığın arkasında kimler var?" diyerek detayları sabah.com.tr'ye anlattı.
Afganistan'da geçtiğimiz Pazar günü başkent Kabil de düştü. Taliban çok kısa sürede yönetimi ele geçirdi. Ülkede büyük bir kaos baş gösterirken, Afganlar havalimanındaki tahliye uçaklarına binmeye çalıştı. Adım atmaya yer kalmayan havalimanında kendisini uçak tekerleklerine bağlayarak ülkeyi terk etmeye çalışanlar, daha sonra havadan yere düşerek feci şekilde hayatını kaybedenler bile oldu. Öylesine vahim bir tablo oluştu ki; ABD'nin acil iniş yapmak zorunda kalan bir uçağının tekerleğinden cansız insan bedeni çıktı.
Taliban; genel af ilan ettiğini, kendilerine karşı savaşanları bile affedeceğini duyurdu. Ancak bu da kaosu durdurmaya yetmedi. Ülkenin ele geçirilemeyen tek vilayeti Pençşir'de; 'Pençşir Arslanı' olarak bilinen Ahmed Şah Mesud'un oğlu Ahmed Mesud direniş başlattığını duyurdu. Tüm savaşçıları vilayete davet eden Mesud yaptığı konuşmada; 'Bu artık benim kavgam, dönüşü yok' dedi.
Afganistan'da özetle bu durum yaşanırken; Taliban'ın eline geçen silahların ne olacağı da dünyanın tartışma konusu oldu. Büyük tehdit oluşturan silahların Taliban tarafından nerede, ne zaman, kime karşı kullanılacağı bilinmiyor ve bu nedenle endişe giderek artıyor.
Terör ve Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar sabah.com.tr'ye yaptığı değerlendirmede; ABD'nin Afganistan'a 20 yılda 2 trilyon dolar harcadığını; 88 milyar doların stratejik silah yükü olduğunu ve bunun Taliban'ın eline geçtiğini söyledi.
Ağar; Pençşir'deki direniş hareketinin başarılı olmasının kimin, nasıl destek vereceğine bağlı olduğuna vurguladı. Ağar; Mesud'u ilk ziyaret eden kişiye dikkat çekti; "İstikrarsızlık alanlarında hemen baş gösteren Bernard Henri Levy oraya nasıl gitti? Şah Mesud'un oğlu ile nasıl hemen fotoğraf verdi? Bölgedeki istikrarsızlığın arkasında kimler var?" dedi.
"88 MİLYAR DOLARLIK STRATEJİK SİLAH YÜKÜ VE NATO YIĞINAKLARI TALİBAN'IN ELİNDE"
İşte Abdullah Ağar'ın sabah.com.tr'ye yaptığı kritik değerlendirme:
Taliban'ın eline geçen silahlar ile ilgili net bir rakam bilgisi yok. Ancak şunu biliyoruz. ABD; 20 yılda Afganistan'da 2 trilyon dolar harcadı; bunları Taliban ele geçirdi. Bunun 88 milyar doları stratejik silah yükü, bunlar tamamen Taliban'ın kontrolüne geçti.
Ayrıca NATO yığınakları da Taliban'ın eline geçti.

(SABAH.COM.TR'ye değerlendirmelerde bulunan Abdullah Ağar)
"KORKUNÇ BİR KONVANSİYONEL SİLAH GÜCÜNE ERİŞTİ"
Taliban; Afganistan'da yönetimi ele geçirerek korkunç bir konvansiyonel silah gücüne erişti. Bir devlet gücüne; Afgan ordusunun tüm silah gücüne ulaştı.
"KİME KARŞI, NEREDE, NE ZAMAN KULLANACAK?"
Taliban'ın eline geçen silahlar sonrası asıl sormamız gereken soru şu; Taliban bu silah gücünü kime karşı, nerede ve ne zaman kullanacak?
Bu silah gücü arasında hava savunma, hava taarruz, uçaklar, helikopterler, ağır silahlar, toplar ve füzeler var. Konvansiyonel bir orduda olan her şey şu an Taliban'ın elinde...
"SON DERECE BÜYÜK BİR TEHDİT OLUŞTURACAK"
Taliban'ın böylesine geniş kapsamlı, konvansiyonel ordularda olan bir silah gücüne erişmesi son derece büyük bir tehdit oluşturacak. Özellikle de Pakistan'a karşı... Pakistan'ın istikrarsızlaşması için bir fotoğraf var.