AK Parti'den İsrailli bakanların Mescid-i Aksa'ya düzenlediği baskına tepki: İnsanlık değerlerine saldırıdır

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, İsrailli bakanların Mescid-i Aksa'ya düzenlediği baskına ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "İsrailli bakanlarla beraber fanatik grupların, yüce değerimiz Mescid-i Aksa'ya dönük saygısızlığını lanetliyoruz. Mescid-i Aksa'ya yapılan saldırı tüm insanlık değerlerine saldırıdır." ifadelerini kullandı.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, sosyal medya platformu X'ten yaptığı paylaşımda, İsrailli bakanların Mescid-i Aksa'ya düzenlediği baskına sert tepki gösterdi.

"TÜM İNSANLIK DEĞERLERİNE SALDIRIDIR"

Çelik, açıklamasında, "İsrailli bakanlarla beraber fanatik grupların, yüce değerimiz Mescid-i Aksa'ya dönük saygısızlığını lanetliyoruz. Mescid-i Aksa'ya yapılan saldırı tüm insanlık değerlerine saldırıdır. Netanyahu hükümeti tüm dinlerin mensupları için tehdittir. Bu tehdide karşı tüm insanlık beraber hareket etmelidir." ifadelerini kullandı.

"EN GÜÇLÜ BİÇİMDE KINIYORUZ"

Öte yandan, Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Mescid-i Aksa'nın güvenliğinin ve Kudüs'ün kutsal kimliğinin korunmasının yalnızca bölgesel değil, insanlığın ortak vicdanı adına öncelikli bir sorumluluk olduğu vurgulandı.

"İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜMÜN TEMELLERİNİ HEDEF ALMAKTA"

"İşgalci İsrail'in bu sistematik provokasyonları ve son dönemdeki ilhak çağrıları iki devletli çözümün temellerini hedef almakta ve barış umutlarına derinden zarar vermektedir." denilen açıklamada, İsrail'in Filistin'de ve bölgede devam eden istikrar bozucu eylemleri karşısında, acil ateşkesin sağlanmasına ve iki devletli çözüm temelinde kalıcı barışın tesisine yönelik çağrının yinelendiği aktarıldı.

İLETİŞİM BAŞKANI DURAN: ŞİDDETLE KINIYORUM

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Burhanettin Duran, "Bazı İsrailli bakanların fanatik gruplarla İsrail polisinin koruması altında Mescid-i Aksa'ya düzenlediği baskını şiddetle kınıyorum." ifadelerini kullandı.

Duran, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, şunları kaydetti:

"Bazı İsrailli bakanların fanatik gruplarla İsrail polisinin koruması altında Mescid-i Aksa'ya düzenlediği baskını şiddetle kınıyorum. Mescid-i Aksa'yı hedef almak İsrail'in yürüttüğü kirli savaşın ve soykırımın bir diğer aşamasıdır, çirkin bir provokasyondur, Aksa'yı işgal girişimidir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın da belirttiği gibi 'İlk kıblemiz Mescid-i Aksa kırmızı çizgimizdir.'

Kudüs, bütün semavi dinlerin ortak coğrafyası, Mescid-i Aksa Müslümanların ortak mabedi ve tüm insanlığın ortak mirasıdır. Ortak mirasımız, ortak belleğimiz Mescid-i Aksa'nın kutsiyetine her zaman sahip çıkacak, Filistinli tüm kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz."

NE OLMUŞTU?

İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, baskını Filistin topraklarını gasbeden bir grup İsrailliyle birlikte gerçekleştirdi. Ben-Gvir, Aksa'nın avlusunda, kalabalık bir grupla çevrili halde telefonundan Talmud ayini duası okurken görüldü.

Baskında Yahudilik inancına göre "Tapınak'ın yıkılış dönümü"nü (Tişa BeAv) anma iddiasıyla Mescid-i Aksa'nın avlusunda "Talmud ayinleri" gerçekleştirildi.

Sabah saatlerinde ise Filistin toprakları gasbeden yüzlerce İsrailli polisin gözetiminde Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi ve bazı "Talmud ayinleri" gerçekleştirdi.

Ben-Gvir, 2022 yılının sonunda İsrail Ulusal Güvenlik Bakanlığı görevine başlamasından bu yana Mescid-i Aksa'ya birden fazla kez baskın düzenledi.

FİLİSTİN DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI UYARMIŞTI

Filistin Dışişleri Bakanlığı dün İsrailli fanatik örgütlerin bugün Süleyman Mabedi'nin MÖ 586 ve MS 70 yıllarında iki kez yıkılışının yıl dönümü olarak kabul edilen Tişa BeAv olarak isimlendirilen yas ve oruç günü dolayısıyla "Mescid-i Aksa'ya baskın düzenleme" çağrıları yaptığına işaret ederek uyarıda bulunmuştu.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, fanatik Yahudilerin çağrılarının, İsrail'in işgal uygulamalarıyla birlikte, "Tapınağın sözde yıkılışı bahanesiyle Mescid-i Aksa'ya yönelik organize bir baskının hazırlığı" kapsamında değerlendirildiği vurgulandı.

Açıklamada, bu girişimlerin Mescid-i Aksa'yı hedef alan "resmi İsrail politikalarının bir parçası" olduğu kaydedildi.