Gazzeli annelerin sesi oldular

İsrail'in işgali sonrası Gazze'de yaşanan insani krize dikkat çekmek ve savaş mağduru Gazzeli annelere destek çağrısında bulunmak amacıyla bir araya gelen Bosna Hersek, Sudan, Suriye, Mısır, Doğu Türkistan, Filistin ve Türkiye'den anneler, "Gazzeli Annelere Ses Ver" buluşmasında soykırıma tepkilerini haykırdı. Anneler Günü münasebetiyle Göç ve Diaspora Vakfı Kadın İletişim Başkanlığı’nın düzenlediği etkinliği SABAH takip etti. Özel mülakatta görüşlerini dile getiren kadınlar, "Gazzeli anneler çok haysiyetli anneler" dedi

Gazzeli annelerin sesi oldular

Göç ve Diaspora Vakfı Kadın İletişim Başkanlığı olarak, Anneler Günü vesilesiyle Gazze'de yaşanan insani krize dikkat çekmek ve savaş mağduru Gazzeli annelere destek çağrısında bulunmak amacıyla İstanbul Fatih'teki Neslişah Kültür Merkezi'nde önceki gün "Gazzeli Annelere Ses Ver" buluşması yapıldı.

Bosna Hersek, Sudan, Suriye, Mısır, Doğu Türkistan, Filistin ve Türkiye'yi temsilen anne ve kadınlar konuşmalar yaptı. Göç ve Diaspora Vakfı Kadın İletişim Başkanı Ayşe Müzeyyen Taşçı, "İnsanlık tarihine kazınan ağır bir trajediyi, vicdanlarımızın derinliklerinden yükselen bir haykırışla dünyaya duyurmak istiyoruz. Gazze'de yaşananlar, artık yalnızca bir savaşın sonucu değil; tüm insanlığın sorumluluğudur. Bugün buradan, dünyanın tüm vicdanlı kadınlarına, tüm annelerine ve annelik duygusunu içinde taşıyan herkese çağrıda bulunuyoruz. Gazze'deki bu sessiz çığlığa kulak verin. Gazzeli annelerin yaşadığı bu tarifsiz acıyı paylaşın, görün, duyurun. Her annenin kalbi, Gazze'deki bir annenin gözyaşını taşıyor." dedi

"ANNELERİN GAZZE'DE AYAKTA DURABİLMESİ İÇİN ÇELİK BİR YÜREK GEREKİYOR"

İşgalci İsrail'in 7 Ekim'de başlattığı soykırımdan dolayı göç etmek zorunda kalan Gazzeli dört çocuk annesi Doaa Kordia da yaşadıkları anlattı. Kordia, ilk olarak "Bugün sizlerle beraber buradayım. Belki fiziksel olarak burada olabilirim ama aklım vicdanım Gazze'de kaldı. Biz Gazze'den göç etmek zorunda kaldık. Göç kelimesini ne demek bilir misiniz? Gazzeliler için göç demek pratik olarak şimdi nereye gidiyoruz demek. Anneler bugün Gazze'de gününü geçirmek için geçmişi düşünemiyor. Gününü bile düşünemiyor. Bugün annelerin Gazze'de ayakta durabilmesi için çelik bir yürek gerekiyor. Duyguların içinde yer olmadığı çelik bir yürek gerekiyor. Yardımların olmadığı kendi başına olduğu bir hayat geçirmek zorunda kalıyor. Sadece çocuklarına, aç olan çocuklarına yemek nasıl temin edebilirim. Gazzeli anneler çok haysiyetli anneler, yardım isteyebilecek anneler değil. Sabır göstermeye çalışıyorlar. Ayakta kalmak için mücadele ediyorlar. Bazıları hayvanların yemini yemek zorunda kaldı. Çünkü şartlar çok zor. Korku ve şiddet Gazzeli anneler için ayrı bir boyut. Karınlarının açlığı hissetmemesi için karınlarına taş bağlamak zorunda kalıyorlar. Ben kendi şahsi bireysel hikayemden biraz söz etmek istiyorum. Ben 4 çocuğun annesiyim. Gazze şehrinde yaşıyordum. 2021 yılında yaşanılmaz bir alan olarak tasnif edildi. Çünkü tüm imkanlar çok kısıtlı. Ancak bizim için bir cennetti" dedi.

"HAYATIMIZ 5 DAKİKADA ALT ÜST OLDU"

Kordia, "Geleceğin çok karanlık olduğunun farkındaydık. Ancak bugünlerin evimde geçireceğimiz son günler olduğunu bilmiyordum. Çünkü İsrail istihbaratı bizi arayarak yanımızdaki binanın bombalarını dev bölgeyi tahliye etmemiz gerekeceğini söyledi. Sadece 5 dakika verdiler bize düşünebilir misiniz? Beş dakikada neler toplayabilirsiniz evinizden? Hayatımız 5 dakikada alt üst oldu. Akrabalarımız şehit oldu. Göç etmek zorunda kaldık." ifadelerini kullandı.

"EVİM YIKILDI AMA GAZZE BENİM EVİM"

Bugün taleplerinin savaşın derhal durdurulması ve en hızlı bir şekilde Gazze'ye yardım sokulması olduğunu dile getiren Kordia, "Gazze'de çok büyük yıkım var. Gazze'de eğitim yok, sağlık yok. İnsanların oturabileceği çok az ev kaldı. Çocuklarımız burada eğitim almaya çalışıyor. Biz burada şu an yeni bir hayat için başlamaya çalışıyoruz ama tekrar evimize dönmek istiyoruz. Evim yıkıldı ama Gazze benim evim. Asıl istediğimiz evimize geri dönmek, savaşın durdurulması. Umarız çok hızlı bir şekilde savaş biter" şeklinde konuştu.

"BU ÇAĞIN HAMZALARI GAZZELİ ANNELERE SELAM GÖNDERİYORUZ"

*Mısırlı, Semere Derneği Başkanı Eman Bekir: "Gazze'de 1,5 seneden beri anneler çocuklarını şehit olarak alıyor. Her gün yeni bir çocuk şehit oluyor. Bazen unutuyoruz ya da unutmaya çalışıyoruz. Onlar soykırımın ateşi ile bütün çocuklarını kaybetmiş anneler. Bazı anneler ise hayatta kalan kırıntılarla hayatta kalmaya çalışıyor. 18 binden fazla çocuk kaybedildi. Her anne acı ile boğuluyor. Kimileri çocukları ile beraber şehit oldu. 12 bin 500 kadından daha fazla şehit var. O kadınlar İsrail'in ateşi ile öldürüldü. Anneler günü münasebeti ile Gazzeli annelere saygılarımızı iletiyoruz. Onlarla gurur duyuyoruz. Çocuklarını Gazze için feda ettiler. Bu çağın Hamzaları Gazzeli annelere selam gönderiyoruz. Anneler günü münasebeti ile dünyaya bir çığlık gönderiyoruz. Tüm dünyaya ve STK'lara sesleniyoruz. Gazzeli annelere neler yaptınız? Gece gündüz demeden 1,5 yıldır anneler yok ediliyor. Ey insan hakları kuruluşları neredesiniz? Gazzeli anneler insanlıktan çıkarılmaya çalışılıyor. Gazzeli anneler enkaz yığınları altından çıkıyorlar ve çocukları ile yaşanabilir bir ortam arıyorlar. Gazze'de bugün 50 bin kadın hamile. En temel bakım ve ihtiyaçlarını bile bulamıyorlar. Gazze'de her gün 180 yeni doğum var ama insan muamelesi görmüyorlar. Tüm dünyada kadın haklarını savunan örgütler annelere yönelik İsrail'in yaptığı saldırıyı unutmayacak. Sadece vatanlarında yaşamaya çalışan anne ve çocuklar katlediliyor. Gazzeli anneler buna rağmen vatanlarını bırakmayacaklarını söylüyorlar. Gazzeli annelerin haklarını savunmak için hiçbir çabadan uzak kalmayacağız. Vatan özgürlüğüne ve haysiyetli bir yaşama kavuşana kadar sizi savunacağız."

"GAZZELİ ANNELER UMUTLARINI KORUYAN KADINLAR"

*Suriyeli, Nisva Derneği Kadın Sorumlusu Fadia Zidan: "Sednaya Hapishanesi'ne gelen kadınlarla ilgili çalışma yapıyorlar. Türkiye dünya mazlumlarının yanında durduğu için Türkiye ile gurur duyuyoruz. Kadınların Filistin ve Suriye'de yaşadığı zorluklara dikkat çekmek istiyoruz. Gazzeli anneler, sadece işgale karşı direnen insanlar değil, her türlü baskıya rağmen umutlarını koruyan kadınlardır. Suriye'de de kadınlar hapishanede ve topraklarında yaşadıkları zorluklara rağmen ayakta durmaya çalıştı. Bu karanlık tablo içinde Nisva Derneği olarak Suriye'de 17 binden fazla yıllarca tutuklu tutulan ve şimdi serbest olan kadınların, çocukların ve savaş mağdurlarının topluma entegrasyonunu sağmaya çalışıyoruz. Kadınlar sadece savaşın mağduru değil, kadını desteklemek insani ve ahlaki bir sorumluluktur. Gazzeli annelere sesleniyoruz: Biraz daha sabredin biz Suriye'de çok zor günlerden geçtik. Siz de sabredin, elbette zafer gelecektir."

"İNSAN İNSANLARA BUNU YAPAMAZ AMA HER ZAMAN KÖTÜLÜĞÜ GÖRÜYORUZ"

*Bosna Hersekli Semse Sabanovic: "Srebrenitsa'da soykırım yaşandı. Anne değilim ama Bosna savaşında Bosna'ya gittim. Dünyada her yerde kötülük var. İnsan insanlara bunu yapamaz ama her zaman kötülüğü görüyoruz. Şimdi Gazze'de daha fazlası yaşandı. İmanı ışıkla bakmak, dualar etmek ve aktif olmak yardımcı olur. Ümmet için, dünya ve insan için bizim dualarımız lazım. Her zaman savaşlar var. Allah'tan barış vermesini istemek ve imanı bırakmamak lazım."

"GAZZELİ ANNELER KUTSAL DİRENİŞİ YAPANLARI DOĞURANLAR"

*Sudanlı, Afrikalı Kadınları Kalkındırma Derneği Başkanı Elman Fatihelrahman Salim: "Afrika'da sömürgecilik var. Biz Sudanlılar olarak Gazzeli annelere önem veriyoruz. Sudan'da Filistin davasının kutsal bir dava olduğunu öğrendik. Gazzeli anneler bu kutsal direnişi yapanları doğuran anneler. Bu kutsal direniş sonucu şehit oldu, kutsal mücadelenin de farkındalar. Gazzeli anneler ağlamakta yetinmiyorlar ve her bir çocuğu ayakta tutmak için her şeyi yapıyorlar. Okullar kapanınca öğretmen oluyorlar, güvenlik ortadan kalkınca anneler güvenliği sağlıyor, psikolojik desteği anneler veriyor. Bir anneyi iyi yetiştirirsen bir toplumu yetiştirirsin. Bunu Gazze'de gördük. Onlar sadece kahramanları doğurmakla yetinmiyorlar her an bombardıman altında bile olsa bu direnişi devam edecek güç ve iradeyi gösteriyorlar. Ateş çemberine dönen Sudan'dan Gazze'ye selam gönderiyoruz. Düşman hep aynı düşman. Bizim savaşımız haysiyet ve izzet savaşı. İsrail'in zulmüne karşı bütün insanlık bu yükün altında kalıyor. Anneler günü vesilesi ile tüm Gazzeli annelerin direnişini kutluyoruz."

"573 GÜN OLDU GAZZELİLERİN İMANINA İMRENİYORUM"

*Doğu Türkistan STK'lar Birliği Topluluğu adına Münevver Özuygur: "Dünyada olup insanların başına gelen tüm zulüm Doğu Türkistan'da yaşanıyor. Doğu Türkistan olarak Filistin'de yaşananları daha iyi anlıyoruz ve hissediyoruz. Damdan düşeni damdan düşen anlar. Doğu Türkistan'da hapishanede çürüterek yok edilen cesetler var. Toplu tecavüzler yaşanıyor. Çocukları doyurmak için çekilen ızdırap mevcut ve daha niceleri... Filistin konusunda daha önce de hassastık şimdi de hassasız. Allah yardım etmez mi? Elbette yardım eder ama Allah bizi imtihan ediyor. 573 gün oldu Gazzelilerin imanına imreniyorum. O nedenle boykotu devam ettirmeliyiz. Çünkü alınan mallar İsrail'e silah olarak dönüyor. Doğu Türkistan'da ise İslam adına hiçbir şey kalmadı, hepsini yok ettiler. Şu an imanları için ağlıyorum."