Mide küçültme ameliyatı olmak için bıçak altına yatan 50 yaşındaki Selahattin Serin, ameliyat sonrası hayatını kaybetti. Serin, İzmir'de ikamet ediyordu. Evli ve iki çocuğu olan baba Serin, fazla kilolarından dolayı mutsuzdu.
Eşine bu durumu anlatan genç adam, yaptığı araştırma sonucu Profesör Doktor Alper Çelik'le görüşen Serin, yapılan anlaşma sonrası mide küçültme ameliyatı olmaya karar verdi.
MİDE KÜÇÜLTME AMELİYATI CAN ALDI
27 Aralık 2017 günü ameliyat masasına yatan Serin, Doktor Alper Çelik ve ekibi tarafından İstanbul Şişli'deki özel bir hastanede ameliyat edildi. Ameliyattan sonra Serin, 5 gün kadar hastanede yattıktan sonra taburcu edildi. Taburcu edilen genç adam iddiaya göre ağrılar içinde kıvranıyor ve günlerdir de tuvaletine çıkamıyordu.
Buna rağmen Çelik, herhangi bir tedavi uygulamadan söz konusu ağrının ameliyattan kaynaklandığını belirterek, taburcu etti. İzmir'e ailesinin yanına dönmek üzere uçağa binen genç adam, İzmir'de başvurduğu bir hastanede tedavi altına alınsa da vefat etti.
AYNI DOKTOR, AYNI İHMALLER, AYNI AMELİYAT
Genç adamın ailesi olayla ilgili şikayetçi oldu. Yürütülen soruşturmada dosya, Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. ATK, Selahattin Serin'in ölümünün 'Morbid obezite' ameliyatı ve gelişen komplikasyonlar sonucu meydana geldiğinin belirtti.
Raporda, hastanın (ameliyat sonrası takip) postop takibinde gece 12'den sonra vital bulguların takibinin uygun şekilde yapılmamış olduğu, yapılan postop takibin yetersiz olduğu ayrıca yoğun bakımı olmayan bir merkezde bu operasyonun yapılmasının tıbben uygun olmadığı vurgulandı.
İzmir Adli Tıp Morg İhtisas dairesi tarafından otopsi rapora göre de ölümün hastanın geçirdiği operasyon sonrası gelişen ince bağırsak anostomoz kaçağı komplikasyonuna bağlı jeneralize pürülan peritonit (karın zarı iltihabı) sonucu gerçekleştiği belirtildi.
O DOKTORA BİR DAVA DAHA
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından olayla ilgili doktor Alper Çelik hakkında, Taksirle Ölüme Neden Olma suçundan dava açıldı. Hazırlanan iddianamede, komplikasyonlar gelişmesine ve doktora da bildirilmesine rağmen ölen şahsın hatalı olarak taburcu edildiği ve durumunun aciliyeti bildirilmeksizin bir tıbbi kuruluşa yönlendirilmediği, bundan ötürü de şüpheli doktorun meydana gelen ölümde kusurunun bulunduğu rapor edildi.
