'Ocak Trajedisi' sona erdi! Kazakistan yeniden doğuyor
Geçtiğimiz haftalarda Kazakistan'da yaşanan olaylarda sular nihayet duruldu. 'Ocak Trajedisi' ismi verilen ve 225 kişinin ölümüne neden olan protestoların sonucunda yeni Kazakistan'ın temelleri atılmaya başlandı. Cumhurbaşkanı Tokayev, Kazakistan için "Birlikte kuralım" çağrısı yaparken, siyaset uzmanları son durumu değerlendirdi.
Kazakistan, yaklaşık 225 kişinin ölümüyle sonuçlanan ve "Ocak Trajedisi" adı verilen olaylardan sonra yaralarını sarmaya çalışıyor. Halihazırda anayasal düzen ile huzurun tamamen sağlandığı ülkede toparlanma süreci devam ederken bir yandan "Yeni Kazakistan'ın" temelleri atılıyor. Söz konusu olaylardan sonra, ülkeyi yaklaşık 30 yıl yöneten Nursultan Nazarbayev'den tüm siyasi hakları devralan Cumhurbaşkanı Tokayev'in halka yaptığı "Yeni Kazakistan" çağrısı dikkati çekiyor.
"BİRLİKTE KURALIM" ÇAĞRISI
Tokayev, 11 Ocak'ta Meclis'te yaptığı konuşmada, bundan sonra başlatacağı reformların habercisi olarak "Yeni Kazakistan'ı birlikte kurmaya çağırıyorum" sözlerini kullandı.
YENİ DÖNEM
Kazak uzmanlar, Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev'in, ocak ayının ilk günlerinde yaşanan olaylardan sonra başlattığı "Yeni Kazakistan" politikasının, sosyoekonomik altyapının kökünden değişeceği ve Kazakistan'ın yeni bir döneme adım attığı anlamına geldiğini belirtiyor.
Kazakistan Cumhurbaşkanlığı Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Başkan Yardımcısı Sanat Kuşkumbayev, 2 Ocak'ta Janaözen kentinde sıvılaştırılmış petrol gazı (LPG) fiyatlarının artmasına karşı başlatılan, ardından diğer bölgelere yayılan protestoların aslında ülkede yıllardır üstü örtülen sosyoekonomik sorunların patlak vermesine neden olduğunu söyledi.
"EN KAPSAMLI KRİZ"
Kuşkumbayev, söz konusu olayı bağımsız Kazakistan tarihinin "en kapsamlı krizi" olarak nitelendirerek "Gizli işsizlik, gelir eşitsizliği, zengin ile fakir arasındaki uçurum ve bölgeler arasındaki gelişmede büyük dengesizlik gibi sorunlar ülke genelindeki isyanların ana kaynağıydı." dedi.
Ocak ayında yaşanan olayların iki sürece ayrılması gerektiğini vurgulayan Kuşkumbayev, şöyle devam etti:
"Vatandaşların haklı sebeplerle başlattığı protestolar 2 ila 4 Ocak'ta gerçekleşti. Burada gündem sosyoekonomik sorunlardı. Ancak 5 Ocak'tan itibaren alanlarda durumun radikalleştiğini gördük. Kamu binalarını ele geçirme, özel mülkleri ateşe verme ve yağmalamalar meydana geldi. Silahlı gruplar protestocuların arkasına gizlenerek stratejik binaları ele geçirdi."