Yeni yılda yeni bir yolculuğa Çin-Türkiye ilişkilerinde yeni bir sayfa
Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Jiang Xuebin
Zaman durmaz, su gibi akıp gider. Eski yıla veda edip diplomatik ilişkilerimizin tesisinin 55. yıl dönümünü karşılamaya hazırlandığımız anda, Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği ve şahsım adına, Çin-Türkiye dostluğuna ilgi gösteren ve destek veren her kesimden arkadaşlarımıza en içten selamlarımı ve en iyi dileklerimi sunuyorum.
2025 yılı, Çin-Türkiye stratejik iş birliği ilişkilerinin kuruluşunun 15. yıl dönümüdür ve Türkiye'de Büyükelçi olarak görev yaptığım ilk senedir. Bu yıl, iki ülke liderlerinin stratejik liderliğinde her alandaki iş birliklerimiz sağlam adımlarla ilerlemiş ve zengin sonuçlar elde etmiş, ikili ilişkilerimizin stratejik niteliği daha da pekiştirilmiş ve derinleştirilmiştir.

Üst düzey temaslar karşılıklı stratejik güveni sağlamlaştırmıştır. Ağustos ayında Devlet Başkanımız Xi Jinping, Şanghay İşbirliği Örgütü Tianjin Zirvesi esnasında Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya gelmiş, birçok önemli konuda mutabık kalmış ve Çin-Türkiye ilişkilerinin gelişimine yön vermiş ve ivme kazandırmıştır. İki ülke liderlerinin mutabakatlarını kapsamlı bir şekilde hayata geçirmek üzere Çin Ulusal Halk Kongresi Daimi Komitesi Başkan Yardımcısı Xiao Jie Türkiye'ye başarılı bir ziyaret gerçekleşmiş; İki ülkenin Ulaştırma, Sağlık, Tarım ve Orman Bakanları ve Kültür ve Turizm Bakan Yardımcıları yakın temas kurarak derinlemesine görüş alışverişinde bulunmuştur.
Kalkınma stratejilerinin entegrasyonu karşılıklı faydaya dayalı iş birliklerini güçlendirmiştir. Kuşak ve Yol Girişimi'nin Orta Koridor Planı'yla uyumlaştırılması süreci hız kazanmış, ortak çalışma grubunun ilk toplantısı başarıyla gerçekleştirilmiştir. Bu yıl Ocak-Ekim döneminde ikili ticaret hacmi geçen yılın aynı dönemine göre %7,7 artarak 43,3 milyar doları aşmış, yıl sonunda yeni bir rekor seviyeye ulaşması beklenmektedir. Şu an itibarıyla Çin'den Türkiye'ye gelen doğrudan yatırımların toplam stoku 3,2 milyar dolara ulaşmıştır.
Çinli şirketlerin Türkiye'ye ilgisi giderek artmaktadır. Merkez bankalarımız ikili para takası (swap) anlaşmasını yenilemiştir. RMB takas bankası Türkiye'de resmen faaliyete geçmiştir. İki ülke arasındaki yolcu seferi hakkı büyük oranda artırılmıştır. Çin'in Chongqing ve Chengdu şehirlerinden yola çıkan Çin-Avrupa demiryolu ekspresi düzenli olarak faaliyet göstermektedir. Guangdong-HongKong- Makao Büyük Körfez Bölgesi'nden Türkiye'ye ilk kez Çin-Avrupa yük treni seferi başlatılmıştır.

Beşeri değişimleri halklar arasındaki gönül bağını güçlendirmiştir. Geçtiğimiz yıl Çin, Türkiye'ye gelen uluslararası ziyaretçiler arasında en hızlı büyüyen pazar olmuştur. Bu yılın ilk 11 ayında "romantik Türkiye"yi ziyaret eden Çinli turist sayısı artışını sürdürerek 390 bini aşmıştır. Çin edebiyatının klasik başyapıtlarından Kızıl Köşkün Rüyası ve I Ching kitapları art arda Türkçeye çevrilmiş ve yayımlanmıştır. Sanxingdui antik Shu kültürü ile kadim Anadolu uygarlığı zaman ve mekânda yolculuk ederek bir diyalog gerçekleştirmiştir. Başarıyla gerçekleşen ilk Çin-Türkiye Gastronomi Festivali, damaklarda iz bırakan bir kültür şöleni sunarak Türk arkadaşlarımızın Çin'i daha yakından tanıması için yeni bir köprü kurmuştur.
Türkiye'de görevime başladığımdan bu yana geçen bir yıl içinde 10'dan fazla ili ziyaret ettim, siyaset, iş dünyası, akademi ve medya çevrelerinden birçok arkadaşla geniş konularda görüş alışverişinde bulundum. Parlak ve köklü tarihi ve medeniyeti, hızla gelişen şehirleri ve misafirperver halkı ile Türkiye beni derinden etkilemiştir. Daha da cesaret verici olan husus ise, merkezden yerel yönetimlere, hatta en ücra sınır illerine kadar, her kesimden arkadaşlarımızın Çin'e ve Çin-Türkiye ilişkilerinin gelişimini yakından takip etmesi ve desteklemesidir. Yakın zamanda araştırma şirketi BETİMAR tarafından yapılan bir ankete göre, Türk halkının %60'ından fazlası karşılıklı yarara dayalı iş birliklerimizi derinleştirmekten yanadır.
2026 yılında, Çin'in 15. Beş Yıllık Planı dönemi başlayacak, Çin-Türkiye ilişkileri de 55. yılına girecektir. Çin ve Türkiye, her ikisi de bağımsızlık ve özerklik ruhuna sahip olan yükselen büyük ülkeler ve Küresel Güney'in önemli üyeleridir. Yüzyılda eşi görülmemiş değişimlerin hızlandığı bir dönemde, Çin-Türkiye ilişkilerinin üst düzeyde seyretmeyi sürdürmesi, iki ülkenin temel menfaatlerine olduğu kadar Küresel Güney'in ortak çıkarlarına da hizmet etmektedir.
15. Beş Yıllık Plan döneminde Çin, yeni kalkınma modelinin inşasını hızlandıracak, yüksek kaliteli kalkınmayı teşvik edecek, yüksek düzeyli dışa açılmayı genişletecek, Kuşak ve Yol Girişimi çerçevesinde yüksek kaliteli işbirliklerini geliştirecek ve dünya ekonomisine daha fazla istikrar ve öngörülebilirlik kazandırmaya devam edecektir. Halihazırda Türk halkı da "Türkiye Yüzyılı" vizyonu doğrultusunda kararlı adımlarla ilerlemektedir. Fırsatları en iyi şekilde değerlendirip iki ülke liderlerinin önemli mutabakatları ışığında karşılıklı siyasi güvenimizi sürekli olarak pekiştirmeli, kalkınma stratejilerinin uyumlaştırılmasını güçlendirmeli, ticaret, kültür ve turizm gibi geleneksel alanlardaki iş birliklerimizi geliştirmeli ve yeni enerji, 5G ve biyomedikal gibi alanları öne çıkarmalıyız. Böylelikle modernleşme yolunda birbirimizi destekleyerek Çin-Türkiye stratejik iş birliği ilişkilerinde hep birlikte yeni bir sayfa açalım.