Ağaç Yaprağı İle Gürler Atasözünün Anlamı Nedir? TDK Açıklaması Ve Cümle İçinde Örnekler
Toplum hafızasında deneyim ve gözlemler sonucu uzun yıllar içinde yerleşen özlü sözlere atasözü adı verilir. Öğüt ve nasihat içeren bu söz grupları arasında “ağaç yaprağı ile gürler” vecizesi de yer almaktadır. Deyim ve atasözleri üzerine inceleme yapanlar, ağaç yaprağı ile gürler atasözünün anlamı nedir diye araştırıyor. İşte ağaç yaprağıyla gürler atasözünün kısa ve uzun anlamı, TDK açıklaması ve cümle içinde örnek kullanımı.
Her milletin yaşam biçimi farklıdır ve bu sebeple edinilen tecrübeler de farklılık gösterir. Bu tecrübelerden hareketle oluşturulan atasözleri, kültürümüzde geniş bir yer tutmaktadır. Maddi ve manevi anlamda çeşitli tavsiye ve öğütleri içeren bu atasözleri arasında, "ağaç yaprağı ile gürler" atasözü de yer alıyor. Toplumun değer yargılarından hareketle oluşturulan bu özlü söz, ağaç yaprağı ile gürler atasözünün anlamı nedir sorusuyla araştırılıyor. Bu atasözünün TDK açıklaması, kısa ve uzun anlamı ve cümle içinde örnek kullanımı haberimizde.
AĞAÇ YAPRAĞI İLE GÜRLER TDK SÖZLÜK ANLAMI
Türk Dil Kurumu Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü'ne göre "ağaç yaprağı ile gürler" atasözü; "İnsan önemli işleri akrabasından, yakınlarından veya yandaşlarından güç alarak daha kolay yapar" anlamına gelir. Ayrıca, "insan sosyal bir varlık olduğu için huzuru ve sağlığı için çevresindeki insanlara muhtaçtır" anlamı da çıkar.
AĞAÇ YAPRAĞI İLE GÜRLER NE DEMEK?
Bir kişi mutsuz olduğunda çevresindeki ona değer veren insanlar da mutsuz olur. Aynı şekilde birinin mutluluğu sevdiklerinin de mutluluğu demektir. Bu nedenle insanın ailesi, arkadaşları ve akrabaları, bir ağaca ve onun yapraklarına benzetilerek "ağaç yaprağı ile gürler" atasözü türetilmiştir.
AĞAÇ YAPRAĞI İLE GÜRLER HİKAYESİ
Bir ağacı güzel gösteren, verimli kılan, canlı tutan yaprakları, çiçekleri ve meyveleridir. Varlığını ancak bunlarla kanıtlar. İnsanlar da böyledir. İnsan ailesi, çocukları, yakınları ve dostları ile bir bütün oluşturup varlık gösterebilir. Eğer bunlardan mahrum olursa yapraksız, çiçeksiz ve meyvesiz bir ağaç gibi kalır ortada; cansız, kurumuş gibi, güçsüz ve verimsizdir.
İnsan tek başına mutlu olmaz. İnsanın çevresi mutsuz ise, bunun doğal sonucu olarak, oda mutsuz olur. İnsanın dostları, akrabaları ve sevenleri var ise bunlarla güç bulur, varlığını gösterir. Kişinin verimli olabilmesi ve önemli işler yapabilmesi ona yakın olanların yardım ve desteğiyle yakından ilgilidir. Bu yardım ve desteği çevresinden görmeyen insan güçsüz ve cılız olur.