Genç öğrenciler girişimci olamıyor

Lise öğrencileri günde 8 saat derse giriyor. Uzmanlar bu sürenin çok uzun olduğunu söylüyor. İlgisi olmayan derslere bile girmek zorunda olan liseli öğrenciler yaratıcı fikirlerini de hayata geçiremiyor. Esnek bir lise eğitimi modeli MEB’in de gündeminde

Dijitalleşmenin etkileri, yeni neslin öğrenme dinamikleri, bilgiye erişimin kolaylığı, eğitim sisteminin sürekli yenilenmesini ve dinamik bir yapıya sahip olmasını zorunlu kılıyor. Özellikle lise çağındaki gençlerin öğrenme yöntemleri artık okula sığmıyor. Teknolojinin tüm dünyayı şekillendirdiği bir dönemde lise öğrencilerini neredeyse tüm gün sınıfta tutmak hem onların yaratıcılığına ket vuruyor hem de okuldan soğumalarına neden oluyor. Türkiye'de lise eğitimi alan bir öğrenci haftalık ortalama 40 ders saati süresince derslere katılmak zorunda. Bu da günde 7-8 saat ders almak anlamına geliyor. Var olan sistemde öğrencilerin ihtiyaçlarına göre herhangi bir esneklik söz konusu değil. Lise çağında ilgisi ve yeteneği olmasa bile her öğrenci beden eğitimi dersini de görsel sanatlar dersini de almak durumunda. Liselerde yaşanan sorunları Enstitü Sosyal Genel Koordinatörü İpek Coşkun Armağan ile konuştuk. ABD, İngiltere, Çin, Güney Kore gibi ülkelerde lise eğitiminin zorunlu olmadığını ya da 16 yaşa kadar zorunlu olduğunu hatırlatan Coşkun, "Liselerde bir vizyon değişikliği şart" dedi.

AKADEMİK YÜK ÇOK FAZLA

Lise döneminde iş kurma denemeleri yapmaya çalışan pek çok gençle tanıştığını anlatan Armağan "Gençler, yaratıcı fikirlerini hayata geçirmek ve kendi işlerini kurmak istediklerinde çeşitli zorluklarla karşılaşıyorlar. Bugün bu gençlerin girişimciliği önündeki en büyük engellerin başında haftalık girmek zorunda oldukları 35-40 saatlik ders programları durmaktadır. Bu yoğun akademik tempo, öğrencilerin bireysel projeler geliştirmelerine ve girişimcilik yolunda adım atmalarına yeterince zaman ayırmalarını zorlaştırmaktadır. Oysa lise dönemi, gençlerin yenilikçi fikirler üretmeye en yatkın oldukları dönemlerden biridir ve eğitim sisteminin bu süreci desteklemesi gerekir" dedi.

OKULLAR KULUÇKA MERKEZİ OLABİLİR

Armağan liselerde yapılabilecek dönüşümle ilgili şu önerilerde bulundu:

Aslında her lise, gençler için bir kuluçka merkezi haline gelebilir. Gençler, problem çözme becerilerini geliştirebilecekleri, iş dünyasını tanıyabilecekleri ve girişimcilik ekosistemine dâhil olabilecekleri ortamlarla desteklenmelidir.

Okullarda proje geliştirme saatleri ayrılabilir ve öğrencilerin kendi iş fikirlerini geliştirebilecekleri özel laboratuvarlar veya maker atölyeleri oluşturulabilir.

Ayrıca, lise öğrencilerine iş dünyasından mentorlarla buluşma, start-up ekosistemine dahil olma ve kendi projelerini yatırımcılara sunma gibi fırsatlar sunulmalıdır. Böylece gençler sadece teorik bilgi almakla kalmaz, aynı zamanda gerçek hayat deneyimleri kazanarak geleceğin başarılı girişimcileri olma yolunda önemli adımlar atabilirler.

Eğitimde girişimcilik dostu bir yaklaşım benimsenirse, lise çağındaki gençlerin fikirlerini hayata geçirme ve ekonomik katma değer yaratma süreçleri daha erken yaşlarda başlayabilir.

MEB DE SİNYAL VERDİ

LİSE eğitiminde bir revizyon ihtiyacı olduğunu Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri de sık sık dile getiriyor. Konuyu ilk gündeme getiren açıklama Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Ömer Faruk Yelkenci'den gelmişti. Yelkenci eğitimde 4+4+4 sisteminin son 4 yılının, yani lise eğitiminin yeniden ele alınması gerektiğini söylemişti. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ise "Zorunlu eğitimin çok olduğunu, yakında bunun tartışmaya açılacağını ben de tahmin ediyorum. Bu kadar uzun bir süre standart bir eğitime çocukları tabi tutmak doğru olmayabilir" demişti. Bakan Tekin konuyla ilgili 28 Şubat'ta SETA Vakfı'nda yaptığı konuşmada ise "Bilginin hızla tüketildiği ve teknolojinin yaşam biçimlerini yeniden şekillendirdiği bir dünyada, eğitimi statik ve geleneksel kalıplara hapsedemeyiz. Yeni nesli geleceğe hazırlamak, onların bilgiye ulaşma ve anlamlandırma becerilerini geliştirmek için eğitimde dinamizmi, esnekliği ve yenilikçiliği esas alan politikaları sürdüreceğiz" diyerek liselerde bir revizyon olabileceğinin sinyallerini vermişti.