Göktaşı Nasıl Anlaşılır? Meteor Taşı Nasıl Ayırt Edilir?

Uzaydaki patlamalar sonucu oluşan ve dünyaya ulaşan bir göktaşı nasıl anlaşılır diye düşünenler olabilir. Küçük boyutlu göktaşları bir tehlike değilse de 25-100 metre büyüklüğünde olanlar, düştükleri yerde büyük felaketlere yol açabilir. Ancak atmosfer basıncı sayesinde göktaşları büyük ölçüde parçalanır. Bu yüzden, meteor taşı nasıl anlaşılır ve meteorit nasıl ayırt edilir mutlaka öğrenilmelidir.

Göktaşı Nasıl Anlaşılır? Meteor Taşı Nasıl Ayırt Edilir?

Göktaşı nasıl anlaşılır sorusuna yanıt bulmak isteyenler için bunu anlamanın basit bir yolu vardır. Kaya ve metalden oluşan göktaşları, yanmadan dünyaya ulaşmayı başarabilir. Ender rastlanan bu meteoritler, dünyadakilere göre daha ağır ve çelik gibi parlak bir görünüme sahiptir. Kimyasal test yapılmasa bile birtakım belirtiler göktaşını ele verir. Meteor taşı nasıl anlaşılır ve meteorit nasıl ayırt edilir soruları, bundan dolayı önemli hususlardır.

Göktaşı Nasıl Anlaşılır?

Yeryüzüne düşen göktaşları veya meteoritler, büyük ölçüde demir ve nikel karışımından meydana gelir. Bu yüzden, herhangi bir mıknatıs tarafından çekilmeleri oldukça doğaldır. Eğer rastlantı sonucu bulunan bir kaya parçasının göktaşı olduğundan şüpheleniliyor ise mıknatıs ile test edilebilir.

Göktaşının etrafı taş ile kaplıysa direkt olarak çekilmeyebilir. Böyle bir durumda, mıknatıs bir ipe bağlanmalı ve taşa yaklaştırılmalıdır. Kayaç manyetik ise mıknatıs ona doğru çekilir, ancak yine de kesin bir şekilde göktaşı olduğunu söylemek mümkün değildir. Ek olarak her meteorit, ferromanyetik değildir ve mıknatıs deneyinden sonuç alınamayabilir.

Bunun için mutlaka asit ile aşındırma ve kimyasal tepkimeye sokma gibi deneylerin yapılması gerekir. Böylece nikel oranı saptanabilir ve dünyadaki kayaçlardan farklı olduğu anlaşılabilir. Meteoritlerdeki nikel oranı, yaklaşık olarak %7'ye ulaşabilir. Bu ise yeryüzündeki kayaçlardan çok daha yüksek bir orandır.

Göktaşı Nedir?

Meteor, meteorit veya göktaşı, uzayda başıboş dolaşan gök cisimlerinin birbirlerine çarpması sonucu oluşan metal ve kaya parçalarıdır. Dünya atmosferine, saniyede 10 ile 70 kilometre hızla girebilirler. Bundan dolayı, patlama, ses ve şok dalgaları gibi olayların yaşanmasına neden olabilirler. Büyük boyutlu göktaşlarının oluşturduğu sürtünme etkisi, küçük olanlara göre daha azdır.

Bundan dolayı, çok daha hızlı hareket ederek parçalanmadan yeryüzüne çarpabilirler. Küçük göktaşları ise atmosfere girer girmez sürtünmenin ve basıncın etkisiyle yanarak yok olurlar. Yapılarına göre kendi içlerinde gruplara ayrılırlar. Farklı birçok alt sınıfa sahip olsalar da meteorlar genel olarak, demirliler, taşsılar ve taşsı demirliler olarak üç başlık altında incelenir.

Demirliler: Bu göktaşlarının, ilk olarak Mars ile Jüpiter arasında yer alan Asteroid Kuşağı'nda ortaya çıktığı söylenir. Kuvvetli bir çekim gücüne sahip olan herhangi bir mıknatısa hızlıca yapışır. Neredeyse bir gülle kadar ağırdırlar ve %90-95 oranında demirden meydana gelirler. Ancak, nikel ile düşük miktarda farklı elementleri de yapılarında bulundurabilirler.

Taşsılar: Bunlar, boyut olarak en büyük olan göktaşlarıdır ve muhtemelen eskiden bir gezegenin ya da asteroidin kabuğunun bir parçasıdırlar. Bu taşsı meteorlar, güçlü bir mıknatıs tarafından çekilecek kadar yüksek miktarda demir elementi içerir.

Taşsı-Demirliler: Göktaşları içinde en nadir rastlanan bu tür, bugüne kadar bulunan tüm meteorların %2 kadar küçük bir bölümünü oluşturur. Yapısı incelendiğinde, %50 nikel-demir ile %50 kayadan meydana geldiği anlaşılır. Taşsı-demirliler, pallasitler ve mesosideritler olmak üzere kendi içinde ikiye ayrılır.