Mukataa Toprak Nedir? Osmanlı Devleti'nde Mukataa Arazi Ne Anlama Gelir?
Mukataa, Osmanlı'yı ekonomik yönden ayakta tutan kurumlardandır ve bundan dolayı mukataa toprak kavramı önem kazanır. Mukataa nedir diyenler için kelimenin anlamına bakıldığında, bunun Arapçada "kesmek" ve "kesişmek" gibi manalara geldiği görülür. Mukataa arazi nedir sorusunun yanıtı ise belli bir ücret karşılığında toprağın iltizama verilmesi veya devredilmesidir. Peki mukataa nasıl yapılır?
Devlet giderleri için önemli bir maddi kaynak olarak kabul edilen ve tarihin en önemli mali düzenlemelerinden biri olan mukataa toprak kavramı, hem devlet hem de kişilerin ekonomik fayda sağlamasını ifade eder. Mukataa nedir diyenler için bu, iltizam usulüne göre kişilerin belirli bir ücret ödeyerek devletten bir arsa devralmasıdır. Bu ödemeler ise Osmanlı'nın hazinesine girer. İşte mukataa arazi nedir ile ilgili detaylar…
Mukataa Toprak Nedir?
Osmanlı Devleti'nin üzerinde durduğu en önemli konulardan biri, toprak yönetimidir. İmparatorluk, bunun için Tımar sistemini getirmiştir. Bu yeni düzenleme ile birlikte toprakların en verimli şekilde işletilmesi için birtakım yeni kararlar alınmıştır. Bunlardan en önemlisi ise toprak dağıtımıdır. Tımar sisteminin getirdiği yeniliklerle birlikte devletin toprakları, mukataa arazi, yurtluk arazi, ocaklık arazi, vakıf arazi ve dirlik olarak belirli kişi ve kurumlara bölüştürülmüştür.
Mukataa Arazi: Devlet tarafından belirlenen bir ücret karşılığında kişilere iltizam verilen ve hazineye ait olan topraklardır. Mukataa araziler, her 2 ya da 3 yılda bir yeniden devredilirler. İltizama sahip olanlar ise mültezim olarak adlandırılır.
Yurtluk Arazi: Osmanlı'ya ait herhangi bir toprağın gelirinin kişilere bırakılmasıdır. Kayd-ı hayat koşulu ile bu araziler verilir. Toprak üzerinde hak sahibi olan kişi öldükten sonra devlet araziyi geri alır.
Ocaklık Arazi: Hudut kalelerinin güvenliğini sağlamak maksadıyla tahsis edilen arazilerdir. Gelirleri ise tersane gibi bazı ordu hizmetlerine bırakılır.
Vakıf Arazi: Hiçbir şekilde satılamayan, satın alınamayan ve miras olarak bırakılamayan topraklardır. Bunlar, gelir elde etmeleri için camii, medrese, han ve hastane gibi kurumlara teslim edilirler.
Dirlik Nedir?
Devlete hizmette bulunanlara ve başarılı askerlere gelir olarak bırakılan arazilerdir. Getirdikleri gelirin büyüklüğüne göre, has, zeamet ve tımar olarak üçe ayrılırlar. Yıllık 100.000 akçeden fazla kazanç sağlayanlara has, 20.000 ile 100.000 arası olanlara zeamet ve 3.000 ile 20.000 arasında gelir getirenlere ise tımar adı verilir. Fakat dirlik sahibi olanların, asker besleme gibi bir yükümlülüğü olduğundan dolayı gelirin bir kısmını onlar için ayırmaları zorunludur. Bunun nedeni ise devlet hazinesinden tek kuruş alınmadan askeri sınıfın ihtiyaçlarını karşılamak ve böylece kâr elde etmektir. Bu askerlere ise tımarlı sipahiler denilir.