Phrasal Verbs Nedir? Phrasal Verbs (Deyimleşmiş Fiiller) Konu Anlatımı ve Örnekleri
Phrasal fiiller, İngilizce dilinin günlük konuşma dilinde sıkça karşılaşılan bir parçasıdır ve yazılı metinlerde de sıkça kullanılır. Bu nedenle, bu yapıları öğrenmek ve doğru bir şekilde kullanmak, dil becerilerini geliştirmek isteyenler için phrasal verbs nedir, phrasal verbs (deyimleşmiş fiiller) konu anlatımı ve örnekleri önemli birer yol göstericidir.
Phrasal verbs İngilizce dilinin önemli bir parçasıdır ve dil öğrenimi sürecinde karşılaşılan önemli unsurlardan biridir. Doğru kullanımlarını anlamak ve pratik yapmak, dil becerilerini geliştirmede önemli bir adım olabilir. Phrasal verbs nedir, phrasal verbs (deyimleşmiş fiiller) konu anlatımı ve örneklerini inceleyerek okuma ve konuşma becerilerini geliştirmek mümkündür.
Phrasal Verbs Nedir?
Phrasal verbs, İngilizce'de sıkça kullanılan ve genellikle bir fiil ile bir veya daha fazla edat veya sıfatın bir araya gelerek yeni anlamlar oluşturduğu özel yapıdır. Bu yapılarda fiil, edat veya sıfatlarla bir araya geldiğinde yeni bir anlam kazanır ve genellikle birlikte ayrı bir anlam taşırlar.
Phrasal Verbs (Deyimleşmiş Fiiller) Konu Anlatımı ve Örnekleri
Phrasal verbs, İngilizce'de sıkça karşılaşılan ve spesifik anlamlar kazanan özel fiil yapılarıdır. Bu yapılar, genellikle bir fiilin bir edat veya bir zarf ile birleşmesiyle oluşur. Phrasal verbs'in anlamı, tek başlarına aldıkları fiilin anlamından farklı olabilir. Ayrıca, bu yapılar sıkça kullanıldıkları için İngilizce öğrenirken önemli bir konudur.
Phrasal verbs genellikle iki kısımdan oluşur: fiil ve takip eden edat/zarf. Bu takip eden edat veya zarfların kullanımı, phrasal verb'in anlamını belirler.
- Get up - Kalkmak:
She gets up early every morning to go for a run.
(Her sabah koşuya çıkmak için erken kalkıyor.)
- Look after - İlgilenmek, bakmak:
Could you look after my dog while I'm on vacation?
(Tatildeyken köpeğime bakabilir misin?)
- Turn on / Turn off - Açmak / Kapatmak (elektronik cihazlar için):
Don't forget to turn off the TV before you leave the house.
(Evden çıkarken televizyonu kapatmayı unutma.)
- Give up - Vazgeçmek:
He gave up playing the guitar because he didn't have enough time.
(Yeterli vakti olmadığı için gitar çalmayı bıraktı.)
- Put off - Ertelemek:
They decided to put off their wedding until next year due to the pandemic.
(Salgın nedeniyle düğünlerini gelecek yıla ertelemeye karar verdiler.)
- Go on - Devam etmek:
The teacher asked the students to go on with their reading assignment.
(Öğretmen, öğrencilere okuma ödevlerine devam etmelerini istedi.)
- Come across - Karşılaşmak, rastlamak:
I came across an old friend while shopping at the mall.
(Alışveriş yaparken eski bir arkadaşımla karşılaştım.)
- Break down - Bozulmak, arıza yapmak:
My car broke down on the way to work this morning.
(Bu sabah işe giderken arabam arıza yaptı.)
- Call off - İptal etmek:
They had to call off the picnic due to bad weather.
(Kötü hava nedeniyle pikniği iptal etmek zorunda kaldılar.)
- Set up - Kurmak, hazırlamak:
They set up a new business together last year.
(Geçen yıl birlikte yeni bir iş kurdular.)
Bu örneklerde görüldüğü gibi, phrasal verbs'ler İngilizce'de oldukça yaygındır ve çeşitli anlamlara gelebilirler. Anlamı anlamak için cümle içinde kullanımlarını görmek ve örnekler üzerinden pratik yapmak önemlidir.