Skolastik Düşünce Nedir? Skolastik Düşünce Ne Demek, Amacı ve Özellikleri Neler?

Orta Çağ Avrupası'nda ortaya çıkan skolastik felsefe akımı temelde mantıksal argümanlar sunma üzerine kuruludur. Bu akımın insanlarla doğanın varlığını pozitif bilimler çerçevesinde açıklama konusunda işe yaradığı söylenebilir. Roscelino ve Thomas Aquinas gibi ünlü temsilcileri bulunan skolastik düşünce önemli bir felsefi akımdır. Dolayısıyla bu akımla ilgili olan skolastik düşünce nedir, ne demek, amacı ve özellikleri neler gibi sorulara yanıt verilmelidir.

Skolastik Düşünce Nedir?

Skolastik düşünce kökeni Orta Çağ Avrupası'na kadar uzanan felsefi bir akım olarak nitelendirilir. Yani 11. ve 14. yüzyıllar arasında ortaya çıktığı bilinen bu akımın Bizans ve İslam filozoflarının eserlerinin Hristiyan teolojisi ile birleşmesine bağlı olarak oluştuğu söylenir.

Skolastik düşünce temelde teoloji, bilim ve felsefenin bir araya getirildiği bir yaklaşımı temsil eder. Buradaki en önemli unsurlar ise mantıksal argümanlar ile akıl yürütme eylemi olarak belirtilmelidir. Nitekim skolastik felsefeyi temsil eden filozoflar da doğayla insanların varlığı üzerine çeşitli önermeler sunarken mantıksal argümanlar kullanmıştır.

Skolastik Düşünce Ne Demek, Amacı ve Özellikleri Neler?

Skolastik düşüncenin temelde mantıksal argümanlar sunma ve akıl yürütme tekniklerini kullanma üzerine kurulu olduğu bilinir. Ancak bu felsefi akımın detaylı bir şekilde açıklanabilmesi için amacı ve özellikleri hakkında da bilgi sunulması gerekir. Bu felsefi akım Hristiyan teolojisi ile dini inançlar üzerine olan sorularla tartışmaları açıklamak amacıyla ortaya çıkarılmıştır. Yani skolastik felsefenin temel amacı teolojik konuların rasyonel bir şekilde ele alınmasıdır. Böylelikle pozitif bilimler çerçevesinde mantıksal argümanlar sunularak insanlar ile doğanın varlığının açıklanması mümkün hale gelmiştir. Ne anlama geldiği ve hangi amaçla ortaya çıktığı hakkında bilgi aktarılan skolastik düşüncenin temel özellikleri ise aşağıdaki gibi sıralanabilir:

• Skolastik düşüncede duyularla algılanabilen ve temas edilebilen her bir şeyin varlığı kabul edilir.
• Bu bağlamda skolastik düşüncenin tarihteki ilk seküler felsefi akım olarak nitelendirildiği görülür.
• Ele alınan bu felsefi akımın odak noktasında tanrısal doğa üzerine olan sorular ile insanların varlığı hakkındaki tartışmalar bulunur.
• Mantıksal argümanların kullanıldığı bu düşünce akımında teoloji, bilim ve felsefe gibi alanlar bir araya getirilerek açıklama yapılır.
• Aklın gücünün temel alındığı bu felsefe akımında maddenin ezeli bir varlık olarak görülmediği bilinmelidir.
• Evrendeki düzen ile var olan her bir şeyin bir amacının bulunması gibi detaylar bu felsefi akıma göre yaratıcının varlığını kanıtlar.
• Bu felsefi akımda temel ahlak felsefesinin tam aksine evrensel ahlak yasalarının ele alındığı söylenmelidir. Yani hak yememek, yalana başvurmamak ve canlılara zarar vermemek gibi erdemler birer evrensel davranış olarak nitelendirilir.

Skolastik Düşüncenin Temsilcileri Kimlerdir?

Skolastik felsefe akımı Orta Çağ Avrupası'nda ortaya çıkmıştır. Bu bağlamda söz edilen felsefe akımının özellikle Reform, Rönesans ve Aydınlanma Dönemi gibi önemli olayların yaşandığı Avrupa ile ilişkilendirildiği söylenmelidir. Skolastik düşüncenin ortaya çıkmasında önemli rol oynayan filozoflar ise aşağıdaki gibi sıralanabilir:

• Roscelino
• William of Ockham
• Alejandro Hales
• Thomas Aquinas
• Pierre Abélard
• Saint Albert the Great
• Canterbury Inselm
• Juan Duns Scotus