Muharrem İnce, Kemal Kılıçdaroğlu ve Deniz Baykal gerçeği: Dayak yemiş gibi...
Melih Altınok bugünkü yazısında Muharrem İnce'nin kaset kumpasıyla geri adım attırılarak adaylıktan çekilmesini değerlendirdi. Deniz Baykal'ın devrilmesinden bu yana CHP'de klasikleşen kaset kumpasçılığının son mağduru Muharrem İnce'nin siyaset sahnesinden usulca çekilmesini sağlamasına tüm yönleriyle bakan Altınok "İnce'nin kameraların karşısına geçerkenki haline de dikkat çekti.
Dün seçimlere iki gün kala kameraların karşısına dayak yemiş gibi çıkan Muharrem İnce, Kılıçdaroğlu lehine adaylıktan çekilmek zorunda kaldığını açıkladı.
Piyasaya sürülen birtakım görüntülerin ardından bu kararını açıklayan İnce'nin, söz konusu videonun montaj, iddiaların düzmece olduğunu söylediği hâlde neden istifa ettiğini anlayabilmiş değiliz.
"Ben çekileyim de yenilgilerine bahane kalmasın" sözlerinden anlaşıldığı üzere ileriye dönük hesapları da olabilir.
Geçmiş olsun.
Artık kim, kemik seslerinin çıktığı siyaset arenasında ancak bu kadar dayanabilen bir doğal cumhurbaşkanı adayını izler bilemiyorum.
İnce'yi cesur bulup peşine takılan, ona güvenen Memleket Partisi tabanı, örgütü, adayları da "isyanda".
Ne var ki Türk siyasi tarihine "İkinci Baykal Vakası" olarak geçen bu kaset operasyonunun, Okyanus ötesinden Kılıçdaroğlu'nun yelkenlerini doldurmak için yapıldığı ortada.
Tıpkı CHP'nin başına geldiği günlerde olduğu gibi...
HER İFTİRA BİR İTİRAF
FETÖ'cülerin attığı her iftiranın bir itiraf olduğunu yaşayarak gördük.
"Darbe yapacaklar" dediler, önce onlar darbeye kalkıştılar.
"Çalıyorlar" dediler, "himmet" ayağına işadamlarını, ülkeyi haraca bağlayıp götürebildiklerini ayakkabı kutularına koyup yurtdışına kaçırdılar.
"Kaçacak" dediler, bugün dünyanın dört bir yanında sığıntı olarak yaşıyorlar.
Siyasi hayatımıza kaset, şantaj, montaj işlerini de onlar soktular. Siyasileri, bürokratları, hatta kurumları ele geçirdiler.
MELİH ALTINOK