PKK terörünün tasfiye sürecinde kritik konuma gelen Kuzey Irak'tan tarihi mesajlar geldi. Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesud Barzani, önceki akşam Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile yaptığı görüşmede PKK'yı kastederek "Ya kendileri değişir ya da Kürt halkından öyle baskı olur ki bunları üstünden atar" dedi. PKK çizgisini benimsemediklerini söyleyen Barzani, "Ne yapabilirsek yaparız!" deyince Bakan Davutoğlu "PKK tasfiye edilirse önümüzde parlak bir gelecek var. Ama kardeş kardeşi kırmaya devam ederse bu parlak dönem olmaz" değerlendirmesi yaptı. Davutoğlu ilk kez bir Türk Dışişleri Bakanı'nın geldiği Erbil'de, Barzani'ye, PKK için üç eksenli bir plandan söz etti ve "Üç koldan gitmek gerek. 1- Türkiye içinde: Bunu biz çözeriz. 2- Kuzey Irak'ta: Kandil için destek bekliyoruz. 3- Avrupa'da: AB üyesi ülkelerden işbirliği talep ediyoruz" dedi. Davutoğlu ayrıca, "Erbil'e daha önce gelmek istedim ama PKK terörü yüzünden gelmem gecikti" mesajı verdi. Davutoğlu Erbil'de başkonsolosluk açılmasının işadamlarına iyi bir sinyal olacağını, THY'nin de geleceğini ifade etti. Mesud Barzani ise "Sıkışık günlerde yardımcımız oldunuz. Sizden, bize hiç bir zaman zarar gelmedi. Aynı bölgenin insanlarıyız. Türk gençleri öldüğünde üzülüyorum. Sorunları zaman içinde çözeriz.Türkiye'nin (Ermeni açılımı, demokratik açılım, Suriye vb) bir senede yaptığını, 100 senede kimse yapamazdı" şeklinde konuştu. Bakan Davutoğlu, Barzani ile görüşmesini "Barzani çok neşeliydi. Herkes onu söylüyor. İlk kez 2003'te gördüm. Abdullah beyle gelmiştik. Bizim Yörük aşiretlerindeki söz verme kültürü ile buradaki söz vermenin önemini anlattım" değerlendirmesinde bulundu.
SINIR AŞAN VİZYON
Edinilen bilgiye göre, Barzani'nin ikametgâhı Beyaz Ev'deki görüşmede Davutoğlu, bölgede fiziki sınırların kalktığı, ekonomik entegrasyonun sağlandığı, farklı dini ve etnik grupların ülke yönetimine katıldığı gelecekteki vizyonun önündeki en büyük engelin PKK terörü olduğu, ilişkiyi zehirlediği kayda geçirdi. Davutoğlu, Irak-Türkiye sınırı için "Birileri önce bu bölgede sınırı çizdi sonra bizim gönüllerimize sınır çizildi. Sınırları değiştiremezsek anlamsız kılalım. AB'de sınırlar hala duruyor ama sınırlar anlamını kaybetti. Irak'ı bölerek yeni sınırlar oluşturmayın" tezini işledi. Ankara'nın, PKK'ya lojistik desteğin kesilmesi yönündeki beklentisini yinelemesi üzerine Barzani, PKK çizgisini benimsemediğini ifade etti ve "PKK için elimden gelen katkıyı sağlamaya hazırım. İlişkilerimizi zedelememeli" dedi. Diplomatik çevreler, Barzani'nin sözlerini "Önemli olan iyi niyet ve kararlılık. Bunu görüyoruz" diye yorumladı. Barzani ve Kürt yönetimi temsilcileri, ikili sohbetlerde ise eve dönüş sürecinde yaşananlar için, "Son grubun gelişi esnasında yapılanlar hiç akıllıca değildi. Bu tarihi fırsat ve herkesin bunu değerlendirmesi lazım" görüşünü paylaştı. Davutoğlu ve ekibi, Kuzey Irak'taki Kürk yetkililerle PKK terör örgütü için "Konjonktürel bir durum. 30 yıl önce olmayan 3-5 yıl sonra olmayacak olan bir şey. Ama Türkiye'nin bölge ile kadim dostlukları var" değerlendirmesini de paylaştı. Eve dönüşlerin, bundan sonraki aşamalarının ilk grubun gelişi gibi olmayacağı ve buna Türkiye'nin izin vermeyeceği vurgulandığında Barzani ve ekibi, "Türkiye büyüklüğünü gösteriyor. Siz bu devlet olgunluğunu gösterdikçe biz sizi destekliyoruz" dedi.
BELGELER TÜRKLERİ DOĞRULADI
Barzani'nin olası Ankara ziyareti için davet iletilip iletilmediği de merak konusu oldu. Davutoğlu'nun genel yaklaşımı ise "Gelebilirler. Onlar hayatları Türkiye'de geçmiş insanlar" şeklinde oldu. Kürt yöneticilerin tarihi bir gerçeği de dile getirdiği ortaya çıktı. "Rejim değişince bazı belgeler elimize geçti. Türkler bize ne söylediyse aynısı kayıtlarda da çıktı. Başkaları ne söylediyse tersi çıktı" ifadesi gezinin çarpıcı bölümüydü. Davutoğlu ayrıca "Dağlıca baskınından vizyon çıkardık. Bir krizden başka krizler çıkar. Sarmalı kırdık" yorumuyla yeni süreci tanımladı. Diplomatik kaynaklar, dağdan inişte Barzani yönetiminin tercihini Türkiye'den yana kullandığına dikkati çekti. Açılımla ilgili olarak Davutoğlu'nun çizgisi ise şu çerçeve ile bütünleşti: "Bir süreç başladıysa kendi dinamiğini yaratır. Geriye dönüş olmaz. Bir nehri geriye doğru akıtamazsınız."
