Mukaddes
Erdoğdu Çelik, eşini ölüme götüren süreci, gözleri dolarak anlatıyor: "İkinci sorgusunda bitkin bir halde, boşaltılan 5 numaralı koğuşa bırakılmış. Hüseyin Karakuş da aynı koğuşa konmuş. O anlattı. İrfan işkenceden bitkinmiş, sürekli silahlarının mekanizmalarını açıp kapatarak her an vuracak korkusu yaratmışlar. 'Karını da sorguya aldık' demişler. İrfan arkadaşlarına 14 Eylül'de yeniden sorgulanacaklarını söylemiş. Nöbetleşe uyumaya karar vermişler. Karakuş, bir ara uyanıp bakmış, yatağında oturuyormuş. Ama sabahleyin asılı bulmuşlar. Bingöllü iki asker, komutanların gece o koğuşa girdiğini söylüyor ancak hiçbir belgeye, bilgiye ulaşamadım."