İki günlük resmi temaslarda bulunmak için Irak'ın başkenti Bağdat'a giden Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, uçakta kritik ziyareti değerlendirdi. Türkiye ile Irak arasındaki ilişkilerin yeniden rayına oturma eğiliminde olduğunu söyleyen Davutoğlu, "Irak'la yeni bir sayfa açıyoruz" dedi. Bölgede Şii- Sünni geriliminin en büyük tehlike olduğunu vurgulayan Davutoğlu, şu mesajları verdi:
Türkiye ile Irak ilişkilerindeki durağanlığı aşma yönünde ciddi çaba var. Hemen hemen her ay bir program var. Bir iki ay içinde Başbakan Maliki'nin Türkiye ziyareti olacak. İlişkilerde bir ritim kazandık. Maliki-Barzani ve Maliki-Nuceyfi görüşmeleri, yumuşama ve ilişkilerin ritme kavuşması için olumlu zemini oluşturdu.
Türkiye, 30 Nisan'daki Irak seçimlerinin suhuletle yapılması için her türlü desteği verecek. Irak'ta bölgesel yönetim dahil olmak üzere ilişkilerde kimseyi dışlamadık.
Gönül ister ki, seçimlerden etnik ve mezhep temelli koalisyonlar değil, Irak'ın geleceği ile ilgili vizyon temelli bir sonuç çıksın. Bir kesimin dışlanması Irak için de, bölge için de doğru olmaz. Irak'ta bir siyasi yumuşama var, buna katkı sağlamak lazım. Ne Irak ne Türkiye geri adım atıyor dememek lazım. 'Türkiye politikasını revize ediyor' filan diyenler var. Hayır, biz zaten ilişkilerde durağanlığa yol açacak bir şey yapmadık. Beyaz sayfa açıyoruz denebilir.
Irak'ta tüm mezheplerin, etnik grupların katıldığı bir siyasal yapının oluşmasını bölgedeki Şii-Sünni çatışmasını engelleyici bir faktör olarak görüyoruz. Irak'ta mezhep barışı olursa bölgede de olur. Suriye'deki çatışma Irak'a yansırsa, önü alınmaz bir süreç başlar.
Muharrem ayı içindeyiz. Necef ve Kerbela'ya gidecek, Ayetullah Sistani ile görüşeceğiz. Yapacağımız ziyaretlerin sembolik önemi de var.
Kuzey Irak yönetimi ile yaptığımız ticari-ekonomik ilişkilerde merkezi hükümetin haklarını gözardı etmiş, anayasal çerçevenin dışına çıkmış değiliz. Merkezi hükümetin de içinde olduğu şekilde, kuzey ve güneydeki enerji kaynaklarının dünyaya aktarılabilmesi için projeler var. Bu projeler daha iyi bir denkleme oturuyor.
Sistani, çok saygı duyduğum birisi. Irak içinde Şii- Sünni gerilimini düşüren, terör saldırılarının bir intikam kültürü haline dönüşmesini engelleyen, olağanüstü pozitif rol oynayan birisi. Hasan Kamil Yılmaz, Hüseyin Hatemi de yanımızda ancak İzzettin Doğan rahatsızlığı nedeniyle gelemedi. Daha çok ilmi konular, Şii-Sünni geriliminin önlenmesini konuşacağız.
Türkiye ile Irak kendi iradesiyle böyle bir süreci götürüyor. Amerika ilişkilerin düzelmesinden memnun olur ama herhangi bir telkin ya da tavsiyesi olmadı. Sayın Nuceyfi'nin ziyaretiyle gelen mesajla başlayan bir süreçtir.
Teröre karşı mücadelede Türkiye ile Irak arasında her zaman yakın diyalog olsun istiyoruz. Çözüm süreci nihai aşamaya geldiğinde ne Türkiye'de ne Irak'ta silahlı kimse kalmasın. Eminim böyle bir sonuçtan Irak hükümeti de memnun olur.
Su bizim için azizdir. Stratejik pazarlık söz konusu değildir. İşbirliği alanıdır.
MALİKİ İLE BAŞ BAŞA
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Bağdat'ta dün ilk olarak Başbakan Nuri el-Maliki ile bir araya geldi. Başbakanlık binasında, basına kapalı yapılan görüşme yaklaşık bir saat sürdü. Cumhurbaşkanı Vekili Hudayr Huzai ve Irak Başbakan Yardımcısı Salih Mutlak ile bir araya gelen Davutoğlu, ziyaretin hem ikili ilişkiler hem de bölgesel ilişkiler açısından önemini vurguladı. Davutoğlu, "Tarih boyu beraber yaşadık, ebediyete kadar beraber yaşayacağız" dedi. Salih Mutlak ise "Bu ziyaret ikili ilişkilerin yeniden yapılandığını gösteriyor. Yeni bir dönem başladı" diye konuştu. Iraklı mevkidaşı Hoşyar Zebari ile ortak basın toplantısı düzenleyen Davutoğlu, "Bölgemiz yeteri kadar kan kaybetti. Irak'la ilişkilerde ve işbirliğinde sınır tanımıyoruz" dedi. Esad'la ilgili "Tarih kendi ülkesini böylesine tahrip zalim görmemiştir" diyen Davutoğlu, "Suriye'deki aşırı gruplara yardım" iddiası konusunda şöyle dedi: "Türkiye'deki kamplarda veya Suriye'de aşırı gruplara giden hiçbir yardım yoktur. Ne Türkiye'de ne de bölgemizdeki topraklarda şiddete müsamaha göstermeyiz. Türkiye hiçbir zaman, hiçbir şekilde şiddet yanlısı grupların arkasında olmadı." Türkiye ile çok ayrıcalıklı ilişkiler kurduklarını belirten Zebari de, İran'dan Suriye'ye Irak üzerinden silah akışına karşı olduklarını belirterek, buna izin vermeyeceklerini ve bunu İran tarafına da ilettiklerini bildirdi. Zebari, bunun için hem Suriye hem de İran'dan gelen uçaklar üzerinde kontrolleri artırdıklarını belirtti.
