Fetullahçı örgütün 'KUTSAL LİDERLİK' algısında en güçlü silah: Medya
Fetullahçı Terör Örgütü hakkında medya-sosyal medya ayağı için hazırlanan iddianamede çarpıcı bilgi ve tespitlere yer verildi. 196 sayfalık iddianamede 7 maddede FETÖ'nün medyayı kullanma biçimi anlatıldı. Elebaşı Fetullah Gülen'in Hidayet Karaca ile gerçekleştirdiği dizi senaryosu konuşmalarına da yer verilen iddianamede 'Kutsal liderlik' algısının ilk adımının ısrarla ve yıllar süren 'MUHTEREM' vurgusu olduğu aktarıldı.
İşte FETÖ elebaşı Gülen'in medya stratejisi ve Hidayet Karaca ile gerçekleştirdiği o konuşma:
Örgütün, hemen hemen tüm faaliyetlerini toplum mühendisliği üzerine kurduğu belirtilen iddianamede FETÖ'nün medya faaliyetlerine değinilirken asıl amacının özünde kitleleri etkileyip algı operasyonuna maruz bırakmak olduğu aktarıldı.
İşte iddianamede 7 maddede sıralanan FETÖ'nün hedefleri doğrultusunda medyayı kullanma stratejisi:
1- Örgüte ve Liderine Medya Üzerinden Kudsiyet Kazandırma Faaliyetleri;
Örgüt, radyoları, televizyon kanalları, gazeteleri ve dergileri ile örgüt liderinden "Muhterem Fetullah Gülen Hocaefendi" olarak bahsetmektedir. Onun tartışılmaz, dokunulmaz ve eleştirilemez insanüstü varlık pozisyonuna genişçe yer verilmekte, kutsal bir kişilik olduğu abartılarak toplumun hafızasına aşılanmaktadır.
"Muhterem Fetullah Gülen'in sohbeti" denilerek sık sık tekrar edilmesi sayesinde "muhterem" sıfatı örgüt liderinin ismi ile özdeşleştirilmekte böylece örgüt liderinin "saygıdeğer" bir kişilik olduğu yönünde algı yerleştirilmektedir. Adeta "muhterem" sıfatını kullanmaksızın örgüt liderinden bahsetmek örgüt üyeleri tarafından hakaret olarak algılanmaya başlanmıştır.
Örgütün hücresel toplantılarında da örgüt liderinin adı büyük bir saygıyla anılmakta ve örgüt liderine birtakım metafizik olaylar atfedilmektedir. Örgütün temel yayın organlarından Samanyolu Televizyonunda bir dönem "Sır Kapısı" adı altında proğramlar yapılmış burada örgüt mensuplarının başından geçmiş gibi metafizik olaylar anlatılarak örgütün ulvi bir amaca hizmet ettiği, mensuplarının ilahi yardıma kavuştuğu ve örgüt dışında kalmanın dine hizmet yönünden bir eksiklik olduğu işlenmiştir. Böylece örgütün ilahi takdire mazhar olduğu ve örgüt liderinin insanüstü bir varlık gibi kabulü örgüt üyeleri arasında yerleşik bir kanaat olmuştur.
2- Örgütün Medya Üzerinden Propaganda Faaliyetleri;
Örgüt, elindeki basın yayın araçlarını kullanarak açık propaganda yapmaktadır. Bu bağlamda FETÖ'nün dine hizmet eden bir gönüllüler topluluğu olduğu, milli ve dini değerlerimizi dünyaya tanıttığı, ülkenin içinde bulunduğu şartlarda hiçbir kabahatinin olmadığı, gönüllülerinin hiç suç işlemediği ve devletin soruşturma ve davalarla örgüte haksızlık yaptığı gibi konular sık sık işlenmiştir.
Özellikle örgütün yaptığı organizasyonlar ve programlar yayın organlarında yer alıp topluma ulaştırılmıştır. Örgütün adeta bir iyilik meleği gibi tanıtılmasının yanında devletin soruşturmalar ile örgüte eziyet ettiği gibi bir propaganda yöntemi kullanılmıştır.
3- Örgütün Medya Üzerinden Maddi-Manevi Destek Temin Faaliyetleri;
Örgüt, medya üzerinden elde ettiği kazançları örgütün menfaatleri doğrultusunda kullanmaktadır. Özellikle örgüt adına faaliyet gösteren "Kimse Yok mu?" vb yardım kuruluşlarının para-kurban-zekat toplamalarında topluma duyuruda bulunulup gelir temin edilmiştir. Yine örgütün eleman kaynaklarından olan dershane-okul vb kuruluşlarının da reklamı sıkça yapılarak örgüte bu yönde ciddi destek sağlanmıştır. Özellikle örgüt medyasında yayınlanan "Ayna" gibi programlarla pek çok ülkede örgüt adına faal olan bu tür kuruluşlar topluma kültür elçileri gibi lanse edilmiştir.