Türkiye, 15 Temmuz'da tarihinin en kanlı darbe kalkışmasına sahne oldu. Yönetime el koymak isteyen hainlere karşı milyonlar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla sokağa döküldü. Kadın, erkek, çoluk çocuk demeden milyonlarca insan, milli iradeyi ve demokrasiyi canları pahasına savundu. Kanlı darbe gecesinde birçok kahraman ortaya çıktı. Ancak hiç şüphesiz gecenin sembolleri hainlere karşı verdikleri destansı mücadeleyle kadınlar oldu. Ön saflarda yer alan 15 Temmuz'un kadın kahramanları, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde AKŞAM'a konuştu:
İBB'de hainlerin açtığı ateşle gazi oldu
Bir daha olsa tankın önüne yine giderim!
Böyle bir günde bu şekilde hatırlanmak çok güzel bir duygu. Vatan söz konusu olduğunda Türk kadını hep en önde olur. Bugün yine olsa yine gözümü kırpmadan giderim. Cumhurbaşkanımızın çağrısı oldu. 3 çocuğumu komşuma bırakıp, 17 yaşındaki oğlumla Vezneciler'e kadar yürüdük. Askerlere, 'Burada ne işiniz var. Sizin yeriniz kışlanızdır' dedim. Bunun üzerine askerler üzerimize ateş açtı. Yaralanan kişiye doğru yürürken sağ kalçamda yaralandım. Oğlumun 'Annem ölüyor' diye bağırdığını duydum. Şimdi bakıyorum da iyi ki, bunu yapmışız. Çok şükür o hainlere fırsat vermedik.
Kavacık Köprüsü'nde gazi oldu
Vatanımızın birliği için daha güçlü olmalıyız
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın halkı meydanlara davet etmesinin ardından hiç tereddüt etmeden sokağa çıkan Çakar, şunları söyledi: İlk başta 15 -20 kişiydik. Selalar okunuyordu. Askerler önce havaya ateş ettiler. Bir kısmımız geri kaçtı. Askerlere 'Niye bize ateş ediyorsunuz elimizde silah yok sadece tekbir getiriyoruz' dedim. Acımadan üzerimize ateş ettiler. O sırada yaralandım yere düştüm. Üzerimden insanlar geçmeye başladı. Dünya Kadınlar günü nedeniyle de tüm kadınlarımızı vatanımızın birliği ve beraberliği için daha güçlü olmaya davet ediyorum.
Köprüde tanklara karşı tek başına durdu
Darbe gecesinin masumlarıydık
Kadınlar hayatın içinde daima varlar. Günümüzde kadınlar da artık erkekler kadar hayat mücadelesinin içinde rol alıyorlar. İlle de sadece bir gün olarak bakmıyorum. Benim için öncelik insanlık. Kadınları özellikle cesaretlerinden, ferasetlerinden ve asaletlerinden dolayı tebrik ediyorum. 15 Temmuz bizim için gecesi tam bir teslimiyet vardı. O gecenin masumları bizlerdik. O geceye kadınlar olarak renk kattık. Erkeklerimiz için, çocuklarımız için, geleceğimiz için sokaklara döküldük. Belki de o gece bizim sayemizde olayın seyri değişti. İyi ki de kadınlar vardı. İyi ki de kadınlar ön saflardaydı. O gece aynı zamanda kadınların ne kadar korkusuz olduğunu gördüm. Köprüye gittim teselli ettim, telkin etmeye çalıştım. Onlardan hiç korkmadığımı gösterdim. Çok rahattım. İyi ki de gitmişim. Evet, yaralandım ama bir şeylerin değişmesine bile katkım olmuşsa ne mutlu bana.
Akıncılar'da hainlere karşı çıktı
SAT komandoları ateş açtı
Hainleri Akıncılar'da durdurmaya çalışanlar arasında ön saflarda yer alan bir başka kadın kahraman ise öğretmen Derya Ovacıklı oldu. Ovacıklı, o kara geceyi şu sözlerle anlattı:
'Vur emrimiz var'
Sela sesleri üzerine ben sokağa çıktım. Bir askeri araç ve içerisinde 5 asker gördüm. Onlara bu uygulamanın ne olduğunu sorduğumda ülkede sıkıyönetim ilan edildiğini ve evime dönmem gerektiğini söylediler. Sarı çizgiyi geçtiğiniz anda vur emri var ülkede darbe oldu vururuz denildi. Bu görüşmeler 5.5 saat sürdü. Hainlerin üs komutanları içeride olduğu için bizleri seyreden ve katliam yapmak üzere gelen SAT komandolarını gördüm. Saat 03.40 sıralarında bizimle görüşen askerlerle o SAT komandoları saniyeler içinde yer değiştirdi. Ardından ateş açtılar bize. İlk kurşunu yedim. Sağ bacağımı hissetmiyordum. Kan kaybettiğim için kendimden geçmişim. Gözümü hastanede açtım" dedi.
İşte demokrasi şehitlerimiz
Özel Harekat polisleri Cennet Yiğit, Zeynep Sağır, Gülşah Güler ve Sevda Güngör, Seher Yaşar, ev hanımları Sevgi Yeşilyurt, Türkan Türkmen Tekin ve Ayşe Aykaç, çaycı Yıldız Gürsoy. (Akşam)
