Parti içinin anlı şanlı muhalefeti birdenbire süt dökmüş kediye dönerken, CHP'nin basın amigoları da yeni liderlerine kavuştular: Elbette İmamoğlu.
Kemalist amigolar adamın "bir imamın oğlu" gibi görünmesinden gizli gizli rahatsız olabilirler ama bunu açığa vurmuyorlar. Beş sene önce İhsanoğlu'nun reklamını yapmaktan da hiç yüksünmemişlerdi.
Tayyip gitsin de kimin oğlu gelirse gelsin... Maçoğlu da olabilir hani!
Tam tersine, Kılıçdaroğlu'nun İmamoğlu'nu aday göstermeye "daha bir yıl önceden kararvermiş olduğunu" açık açık, marifet gibi yazıyorlar.
Neden acaba? Nasıl yani?
Biryerlerden bir telkin mi sözkonusuydu?
Önceden "fikse" edilmiş bir maç mı var ortada?
Hatta daha da ileri gidip, Kılıçdaroğlu'nun İmamoğlu'nu partinin genel başkanlığına "hazırladığını" ve günü gelince koltuğu ona devredeceğini yazıyorlar.
O güne kadar İmamoğlu ayakta kalırsa...
Kendi deyimiyle ayağı tökezlemezse...