2014 yılına kadar Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nda binbaşı rütbesinde görev yapan Halil Öksüz, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından yürütülen ankesörlü telefon soruşturmasına takıldı. Gözaltına alınan ve adli kontrolle serbest bırakılan Halil Öksüz, etkin pişmanlıktan yararlanma talebiyle ifade verdi. Hakkında 'silahlı terör örgütüne üye olma' suçu kapsamında 5 yıldan 10 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
2014'TE EMEKLİ OLDU
Halik Öksüz iddianameye yansıyan ifadesinde, TSK'ya nasıl girdiğini, akrabası Adil Öksüz'ün kendisine nasıl yol gösterdiğini detaylıca anlattı. İtirafçı olarak verdiği ifadeye göre Öksüz, 1987'de Kuleli Askeri Lisesi'ni kazandı. 1991'de Kara Harp Okulu'na geçiş yaptı. 1996'da Teğmen olarak mezun oldu. 8 aylık İstanbul Tuzla'daki sınıf okulundan sonra Amasya'ya atandı. Şanlıurfa, Kıbrıs, Gaziantep ve en son binbaşı rütbesiyle emekli olduğu 2014'te ise son olarak Sivas'ta görev yaptı.
KOD ADINI ADİL ÖKSÜZ SEÇTİ
Emekli olduktan sonra İstanbul'a taşınarak inşaat işleriyle uğraştı. Adil Öksüz'ün 1986'da kendisini Ankara Beştepe'deki bir örgüt evine yerleştirdiğini aktaran Halil Öksüz ifadesinde, kendisini askeri sınavlara yönlendiren kişinin Adil Öksüz olduğunu vurguladı. Öksüz ifadesine şu şekilde devam etti: "Kod adım 'Levent'di. Muhtemelen bu ismi Adil Öksüz seçti. Aydın Yayınları'nın bir kitabını ezberleyerek askeri lise sınavına çalıştım. Bu kitap o dönem meşhurdu. Kuleli'yi kazanınca Adil Öksüz'le İstanbul'a gittik. 4 yıl boyunca 'Erol' isimli şahsın yanına yerleştirilerek görüştüm. Öksüz beni bırakarak Ankara'ya döndü."
KIZIP 'VEFASIZ' DEMİŞ
Görev sürecince mahrem imamlarla görüştüğünü ancak 17-25 Aralık süreciyle örgüte bakış açısının değiştiğini öne süren Halil Öksüz, emekli olana kadar kendisinden sorumlu olan mahrem imamların isimlerini savcılıkla paylaştı. Adil Öksüz'ün TSK'daki konumunu bilmediğini iddia eden Halil Öksüz, "Kendisiyle en son 2015 yılında annesinin hastalığını nedeniyle evine gittiğimde karşılaştım. İstifa ettiğimi söylediğimde bana kızarak sitem etti. Vefasız olduğumu söyledi" dedi. Örgüt içi iletişimde kullanılan 'Kakao' programını da kullanan Öksüz hakkında savcılık tarafından, "FETÖ'nün hiyerarşik yapılanması içerisinde bilerek ve benimseyerek yer alarak kül halindeki ve süreklilik arz eden eylemleri ile FETÖ terör örgütünün üyesi olduğu anlaşılmıştır" denilerek, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmaması, iddianamenin gönderildiği mahkemenin takdirine bırakıldı.
MAAŞININ YÜZDE 20'SİNİ AKTARDI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının Halil Öksüz hakkındaki iddianamesine göre Öksüz, örgütsel toplantılara katıldı. Maaşının yüzde 20'sini himmet olarak örgüte aktardı. Örgütsel tedbir ve talimatlara uygun bir şekilde hareket etti. Ankesörlü telefon ile örgütün 4 mahrem imamıyla ardışık aranması tespit edildi. Zaman Gazetesi'ne aboneliği de bulunan Öksüz'ün Bank Asya'da halen açık görülen bir hesaba sahip olduğu belirlendi.
