Gırtlak kanserinin de birçok kanser türünde olduğu gibi insanlar için korkutucu olabildiğini söyleyen Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi KBB ve Baş Boyun Cerrahisi uzmanı Prof. Dr. Zeynep Alkan, ama erken evrede tanı konulduğunda yüzde 90'lara varan oranlarda tedavi edilebildiğini söyledi. Mehmet Fidan'ın tanı konduğunda ikinci evrede olduğunu söyleyen Prof. Dr. Alkan, "Hastamız bize gırtlağını kaybedeceği korkusuyla gelmişti. Yaptığımız muayene soncunda tümörün gırtlağın ön kısmından kıkırdağın içine girdiğini tespit ettik. Yeri itibariyle kapalı cerrahi yapılmasına çok imkan sunmayan bir tümördü. Bu nedenle açık cerrahi uyguladık ve gırtlağının bir kısmını ve ses tellerinin tümör olan kısmını aldık. Bu dönemde hastanın besin ihtiyacını gidermek için burnundan ya da midesine açtığımız pegden besledik. Boğazından açılan delik de hava yolu sağlamak içindi ve bir süre sonra o da kapatıldı. Ameliyat sonrasında da hastaya en baştan tekrar yutmayı öğrettiğimiz bir rehabilitasyon süreci oldu" dedi.
Gırtlak kanserinin sebebi bilinen nadir kanserlerden biri olduğunu belirten Prof. Dr. Alkan, "Burada asıl suçlu sigara . Gırtlak kanseri çok az kişide sigara içmeden otaya çıkıyor. Onlarda da HPV denen virüsler, reflü denen kimyasal yanıklar veya genetik faktörler etkili oluyor. Gırtlak biraz gizli bir organ, akciğer filminde görülmez. Bizim için asıl uyarıcı ses kısıklığı. Bu belirtiyi iyi değerlendirmek ve ihmal etmemek önemli. Ses kısıklığı ile birlikte kulağa vuran ağrı, boğazda takılma hissi, ağızdan gelen kanamalar ya da yutma zorluğu da gırtlak kanseri belirtisidir. Bu belirtileri olanlar, özellikle de sigara alkol kullanıyorsa zaman kaybetmeden hekime başvurmalı" dedi. Prof. Dr. Alkan, gırtlak kanserinde de tedavilerin kişiye özel planlandığını da söyledi.
SES TERAPİSİ
Ameliyat sonrasında da terapi döneminin çok önemli olduğunu söyleyen Prof. Dr. Alkan, "Ses terapileriyle hastanın iletişimini sürdürmesini sağlamaya çalışıyoruz. Kişinin en önemli kriteri telefonda konuşması oluyor ve ses telefonda değerlendiriliyor. Yani kişi karşındakine telefonla derdini anlatabiliyor ise veya doğru cinsiyette sesini karşı tarafa duyurabiliyorsa bizim için ilk etapta yeterli. Bu sayede herhangi bir acil durumda kimseye ihtiyaç duymadan hayatını sürdürmesini sağlayabiliyoruz" dedi.
SİGARAYI BIRAKTI
Mehmet Fidan yaşadığı kabus dolu günleri şöyle anlattı: "Aslında yaşadığım tek sıkıntı ses kısıklığıydı. Ama kendi sesimden bile rahatsız olabilecek bir noktaya gelmiştim. Bunun yanında herhangi bir ağrım ya da sızım yoktu. Yemek yerken de sorun yaşamıyordum. Eşimin ısrarları üzerine hekime gittiğimizde ise hiç beklemediğimiz o sonucu duyduk. Böyle bir şey hiç aklımıza dahi gelmiyordu. Yapılan incelemeler sonucunda bize gırtlağın alınacağı ve bir daha konuşamayacağımı söylediler. Şu an ben hayatımın ikinci virajını aldım diyebilirim. Bunu iyi değerlendireceğim. Ben geç de olsa sigarayı bıraktım ama herkese tek önerim sigara içmemeleri. Bu arada yaşadığım tüm süreçte ailenin desteği çok önemli. Benim ailem hep yanımdaydı. Birlikte ameliyata karar verdik ve bugünlere geldik."