Beştepe'de 4 saat süren Kabine toplantısının ardından millete seslenen Başkan Recep Tayyip Erdoğan, 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybeden vatandaşların sayısının 46 bin 104'e çıktığını açıkladı. Başkan Erdoğan, özetle şunları söyledi:
TEK GÜNDEMİMİZ DEPREM: Ülkenin seçim tartışmalarından çıkması şarttır. Seçimler 14 Mayıs'ta yapılacak. Seçim döneminde ana gündem maddemiz yine deprem olacaktır. Bu kadar kayıp varken siyasi çekişmelerle, kavgalarla örülü bir seçim kampanyası yapmayı içimize sindiremeyiz. İnsanımız can derdindeyken mal bölüşümü derdine düşenleri, kısacası her şeyi not ettik. Bizim tek gündemimiz depremdir. Deprem yaralarını sarmaktır. Ülkemizi ve şehirlerimizi afetlere hazırlamaktır.
GÜÇLÜ BİR YÖNETİME İHTİYAÇ VAR: Türkiye'nin, bu afetlerin yaralarını sarması, doğrudan ve dolaylı etkilerini toparlaması için güçlü bir yönetime, güçlü bir siyasi iradeye ihtiyacı vardır. Gündem sapmasına yol açacak, sürecin geride kalması ve seçim tartışmalarından çıkılması şarttır. Türkiye'nin vakit kaybına, enerji israfına, dikkat dağınıklığına tahammülü yoktur. Seçimlerin 14 Mayıs'ta yapılması bize bu imkanı verecektir. Bunun için, Türkiye için hemen şimdi diyoruz.
CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ YAYIMLANACAK: İnşallah 10 Mart Cuma günü, Anayasa'nın bize verdiği yetkiye dayanarak alacağımız seçim kararının ertesi gün Resmî Gazete'de yayımlanmasıyla, süreci başlatıyoruz. Bu kararın yayımlandığı 11 Mart itibarıyla, seçim takvimiyle ilgili hususlar Yüksek Seçim Kurulu'nun yetki alanına girmektedir. Bu süreçte; başka ile taşınan, başka ildeki yurt ve misafirhane gibi yerlerde konaklayan, çocuğunun kaydını başka ile alan, sağlık nedeniyle başka ile giden, seçmen kütüğünü yaşadığı yere nakleden 6 Şubat felaketinden sonra ikametgâhını veya seçmen kaydını değiştiren depremzedelerimizin, kendilerine sağlanan hak ve imkânlardan mahrum kalmamalarını sağlayacak bir Cumhurbaşkanlığı kararnamesi yayımlıyoruz.
DİNLENMEK HARAM: Hayatını kaybeden vatandaşlarımızı geri getiremeyiz ama bunun dışındaki tüm kayıpları telafi etme kararlılığına sahibiz. Deprem bölgesindeki şehirlerimizde hayat tamamen normale dönene kadar bize durmak, dinlenmek haramdır. Hükümet olarak bugüne kadar ülkemizi depreme ve diğer afetlere hazırlamak için kapsamlı çalışmalar yaptık.
2 AYA KADAR 100 BİN ADET KONTEYNER KURACAĞIZ
Konteyner kentlerin kurulumuna hız verdik. Konteyner kentleri yolları ve alt yapısıyla kuruyoruz. Bu da haliyle biraz zaman alıyor. Amacımız, 2 aya kadar 100 bin konteyner kurarak, yarım milyon depremzedeyi daha iyi şartlarda barınabilecekleri bu alanlara taşımaktır. Barınma sorunu yanında şehirlerimizin ticari faaliyetlerini ayağa kaldırmaya önem veriyoruz. Şehirlerin ticari faaliyetlerinin ayağa kaldırılmasına önem veriyoruz. Fabrikalar üretime başladı. Yıkılan kullanılamaz hale gelen iş yerlerine mobil çözümler getiriyoruz. Bugüne kadar 6 bin geçici ticarethane kurarak esnafımızın hizmetine verdik. 3 bin konteynerdan oluşan çarşılar kuruyoruz. Fabrikalara gereken tüm destekleri sağlayacağız.
HAYATINI KAYBEDENLERİN BORÇLARI SİLİNECEK
Deprem
bölgesindeki işletmelerin KOSGEB'e olan 2023 borçlarını, felakette hayatını kaybeden işletmecilerimizin ise tüm borçlarını siliyoruz. Depremde ağır hasara uğrayan yerlerde esnafa 250 bin liraya kadar 12 ayı ödemesiz 60 ay vadeli, yarısı Hazine'nin ödeyeceği yüzde 7,5 faizli kredi veriyoruz. Bugüne kadar 1 milyon 61 binden fazla depremzedeye hane başına 10 bin lira acil yardım ödemesi yaptık.
VATANDAŞLARIMIZA 488 BİN YENİ HANE YAPACAĞIZYENİ
Hızla
enkazını kaldırmamız gereken 50 bin bina var. Bir yandan da insanlarımızı en kısa sürede yeni evlerine taşımak istiyoruz. Amacımız 2 ay içinde 244 bin konut ve 74 bin köy evi inşasına başlamaktır. Bugün itibarıyla 22 bininin inşasına geçilmiştir. Mevcut planlamaya göre 403 bini konut, 85 bini köy evi olmak üzere toplamda 488 bin yeni hane yaparak vatandaşlarımıza teslim edeceğiz. Bunlara 40 bin binadaki 164 bin orta hasarlı bağımsız bölümü ekleyecek çalışmayı da başlatıyoruz.
ESKİ YAPILARINIZI KENTSEL DÖNÜŞÜME SOKUNKENTSEL
Zaman
su gibi akıyor, öbür tarafta Bay bay Kemal gidiyor miting yapıyor 'sakın ha' diyor, 'denize nazır ev yapılacakmış' diyor. Tabii ki denize nazır evler de yapılacak. Ama kime yapılacak? Kendimize yapmıyoruz, Burada oturan vatandaşımıza yapıyoruz. Diyoruz ki ne olur gelin size yakışan evleri bir an önce yapalım. Vatandaşlarıma bir kez daha eski yapıları kentsel dönüşme sokmaları çağrısında bulunuyorum. Ana muhalefet başındaki zat, İzmir Belediyesi zatı İzmir Karabağlar'ın süratle kentsel dönüşüme ihtiyacı var.
ENGEL OLUNMAMASI İÇİN ADETA YALVARDIK
Erdoğan: Milletimiz şahittir. Kentsel dönüşüm projelerinin bir an önce tamamlanması, bu adımlara engel olunmaması için adeta yalvardık. Yıllarca önümüzü kestirdiler
Yaklaşık 10 yıldır mücadelesini yürüttüğümüz kentsel dönüşüm projeleri Türkiye'nin afet hazırlık çalışmalarından biriydi. 81 ilimizde 250 bin konutun yenilenmesi, ayrıca TOKİ'nin sosyal projelerinde ilave 250 bin konutun inşası sürüyor. Ancak 6 Şubat'ta bir kez daha gördük ki afetler bizim hazırlıklarımızı beklemiyor. Her ne yapacaksak daha hızlı, daha kararlı, daha etkin şekilde hayata geçirmemiz gerekiyor. Tek başına kentsel dönüşüm projelerinde yaşadığımız sıkıntılar bile afetlerle mücadelede yeni bir anlayışı ve yöntemi hayata geçirmemizin şart olduğunu gösterdi. Milletimiz şahittir. Kentsel dönüşüm projelerinin bir an önce tamamlanması, bu adımlara engel olunmaması için adeta yalvardık. Bu konunun siyasetin malzemesi olamayacak kadar hayati öneme sahip olduğunu, kaybedilen her anın bizi göz göre göre gelen yıkımlara biraz daha yaklaştırdığını söyledik. Biz sürekli kentsel dönüşüm dedik. Ana muhalefet, yavru muhalefet "Kentsel dönüşüme karşıyız" dedi, miting yaptı.
GECİKTİRMENİN VEBALİ AĞIR: Yıllarca önümüzü kestirdiler. Kimi STK görünümlü ideolojik yapıların, kimi de tahriklere kapılan vatandaşlarımızın kurbanı kentsel dönüşümdeki kayıplar bizi büyük bir tehditle karşı karşıya bıraktı. Ülkemizdeki 6.5 milyon yapının acilen dönüşmesi gerçeği karşımızda dururken siyasi hesaplar, bireysel hırslarla süreci geciktirmenin vebali çok ağırdır.