RTÜK'ün ev sahipliğinde Medyada Kadın Temsili çalıştayı gerçekleştirilecek

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), medya, akademi, spor ve sanat camiasından temsilcileri bir araya getirerek "Medyada Kadın Temsili Çalıştayı" düzenliyor. ATO Congresium'da gerçekleşecek etkinlikte, kadına yönelik şiddetin önlenmesine dair görüşler paylaşılacak ve çözüm önerileri sunulacak.

RTÜK’ün ev sahipliğinde Medyada Kadın Temsili çalıştayı gerçekleştirilecek

RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, konuya ilişkin yaptığı açıklamada aile, kadın ve çocuklarla ilgili konuların RTÜK'ün öncelikleri arasında olduğunu vurgulayarak, kadına yönelik şiddetin her alanda varlığını sürdürdüğünü ve bu konuda daha fazla çalışma yapmaları gerektiğinin farkında olduklarını belirtti.

Şahin, RTÜK'ün kadına yönelik şiddet haberlerinin dili konusunda geçen yıl 8 maddelik bir ilke karı kararlaştırdığını ve bu kararın oy birliği ile kabul edildiğini hatırlatarak, medya kuruluşlarına bu kararları anlatmak için ziyaretler gerçekleştirdiklerini belirtti.

"Kadına Yönelik Şiddetin Haber Dilinde Kullanımı"na yönelik 8 maddelik ilke kararını, geçen yıl, bilim insanları, sivil toplum kuruluşları ve yayıncı paydaşların ortak görüşünü alarak 9 Üst Kurul üyesinin oyuyla oy birliğiyle çıkarttıklarını anımsatan Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu ilke kararı, kadına yönelik şiddetle ilgili mücadelemizin en önemli çalışmalarından bir tanesiydi. Bu kararlarımızın nasıl uygulandığını anlatabilmek için de kanal kanal, kuruluş kuruluş geziyoruz. Anadolu Ajansına da iki hafta önce geldik. Çok verimli geçen toplantıda ilke kararlarının haber programlarında nasıl verileceğini, gündüz kuşağı programlarında nasıl anlatılacağını iyi ve kötü, olumlu ve olumsuz örnekleriyle anlatmaya çalıştık. RTÜK Başkanı olarak ben ve tek kadın üyemiz Deniz Güçer ile uzmanlarımız anlatıyoruz. Ulusal kanallarımızın çoğuna gittik, gitmeye de devam edeceğiz."

Çalıştaya çok önem verdiklerini belirten Şahin, şunları söyledi:

"Kadına yönelik şiddette tüm tarafları bir araya getiriyoruz. Başarılı kadınlarımız, akademisyenlerimiz, sanatçılarımız belki de ilk defa söylenecek birtakım veriler dile getirecek. Kadına yönelik şiddet öğrenilen bir şey, kültürümüzde olan bir şey değil. Cenneti annenin ayakları altına seren bir dini gelenekten geliyoruz. Kadına yönelik şiddet ne kültürümüzde ne inancımızda ne geleneğimizde var. Sosyal medya dolayısıyla kadına şiddet, bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de baş belası. 8 Mart öncesi veya sonrasında, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının, Milli Eğitim Bakanlığının, Kültür ve Turizm Bakanlığının tek başına yapacağı işler değil bunlar. Medyadaki kadına yönelik şiddetle ilgili şiddetin azaltılması çalışmaları tek başına yapacağımız bir konu değil. Bunun üzerine düşünerek şimdiye kadar birtakım çalışmalar yaptık. Ortak bir çalışmayla kadına yönelik şiddetle ilgili değerlerimizi aktarabileceğimizi ve bu alandaki çalışmalarımızı daha geniş kitlelere yayabileceğimizi düşünüyorum. Bu çalıştayın temel amacı da budur. Çıktılarını çok önemseyeceğimiz, yayın akışlarında, hangi kurallarda, nerede eksiklikler var diyerek çıktılarını kullanabileceğimiz bir çalıştay olacağını temenni ediyorum."

Gündüz kuşağı programlarına ilişkin önemli bir adım attıklarını, bu kuşağa ilişkin kararları oy birliği ile aldıklarını anımsatan Şahin, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Orada da kaba bir dil kullanılmayacak. Kadına yönelik şiddet özendirilmeyecek. Kişilerin hakları, kişisel verileri izinleri olmadan kullanılamayacak. Bu ilkeler bizim Üst Kurulumuz ve izleme uzmanlarımız tarafından çok dikkatli bir şekilde takip edilse bile, zaman zaman aykırılıklar görülmekte, bu aykırılıklar da en üst noktada cezalandırılıp gereği yapılmakta. İzleyicilerimiz müsterih olsunlar. Özellikle gündüz kuşağı programları ve haber programlarındaki şiddetle ilgili ciddi şikayetler almaktayız. 7 gün 24 saat çalışıyoruz. Bu çalışmalarımız meyvelerini verecek, gündüz kuşağı programları belli bir standarda oturacak. Kadına yönelik şiddet ve genel şiddetle ilgili akşam haberleri ve ana haberlerimizdeki dil daha güzel, daha sade, ailelerimizle izleyebileceğimiz bir hale gelecek. Üst Kurul Başkanı olarak bunun teminatını vermek istiyorum."

Üst Kurul olarak ceza ve müeyyidelerin yanında, düzenleme ve denetleme faaliyetlerinin devam ettiğini dile getiren Şahin, bundan sonraki süreçte sadece denetleme faaliyetlerini değil, düzenleme faaliyetlerini yayıncı kuruluşlar, bilim insanları ve bütün paydaşlarla yapmaya devam edeceklerini belirtti.

"KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MEDYADA İLGİLİ DÖNÜŞÜM HEDEFLENİYOR"

RTÜK Üyesi Deniz Gücer ise, çalıştayda kadına yönelik şiddetle mücadelede medya dilinde dönüşüm sağlamayı amaçladıklarını ifade etti.

Etkinlikte sekiz tema etrafında oturumlar düzenlenecek:

• Gerçeklik: Medya Dilinde Dönüşüm

• Kurgusal: Rol Model Olarak Medya

• İş Birliği: Destek Merkezleri ve Medyanın Sorumluluğu

• Farkındalık: Kadına Yönelik Şiddetin Boyutları

• Dijital: Dijital Şiddet ve Siber Zorbalık

• Uluslararası: Medyada Kadın Dostu Politikaların Geliştirilmesi

• İmaj ve Algı: Ekranda Kadın Temsiliyetinin İyileştirilmesi

• Etki ve Etik: Etik İlkelerin Yaygınlaştırılması

Bu oturumlara akademisyenler, gazeteciler, senaristler, yapımcılar, sanatçılar, reklamcılar, sporcular ve kadın kooperatifleri gibi farklı meslek gruplarından temsilciler katılacak. Engelli bireylerin aileleri de etkinlikte yer alarak kendi görüşlerini aktaracaklar.

Çalıştaya Diyanet İşleri Başkanlığı, Adalet Bakanlığı ve ulusal-uluslararası çeşitli kurumlardan uzmanlar da katılacak. Azerbaycan, Sırbistan ve Yunanistan'ın medya temsilcileri de uluslararası masada yer alacak.

KADIN TEMSİLİYETİ VE ŞİDDETLE MÜCADELEDE ORTAK HAREKET

Çalıştay, medyada kadın temsiliyetinin iyileştirilmesi, şiddetin haber dilinde doğru bir şekilde ele alınması ve medya aracılığıyla toplumsal farkındalığın artırılması hedeflerini güdüyor. RTÜK Başkanı Şahin, çalıştay sonucunda elde edilen verilerin medya yayın politikalarında kullanılacağını ve bu alandaki düzenlemelerin süreceğini belirtti.

Kadına yönelik şiddetin medyada ele alınış biçiminin önemine dikkat çeken yetkililer, medya dilinin daha kapsayıcı ve duyarlı hale gelmesi için ortak bir çalışma gerektirdiğini vurguluyor.

Bir yıldır süren hazırlık sürecinin ardından gerçekleşecek olan çalıştay, farklı şiddet türleri üzerine de yoğunlaşacak ve bu konularda somut çözümler üretmeye yönelik öneriler geliştirilecektir.