Bilal Erdoğan: İlim Yayma Ödülleri dünyanın sayılı akademik ödüllerinden birisi

Bu yıl 4'üncüsü düzenlenecek İlim Yayma Ödüllerinin lansmanı Beşiktaş'ta yapıldı. Ödüller hakkında konuşan İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Necmettin Bilal Erdoğan, "İlim yayma ödüllerine araştırma ve akademisyenlerimizin bu yarışmaya aday olmasını istiyoruz . Çünkü bu Dünyada ve Türkiye’de en büyük akademik ödüldür” dedi.

Bilal Erdoğan: İlim Yayma Ödülleri dünyanın sayılı akademik ödüllerinden birisi

İlki 2019'da gerçekleştirilen ve iki yılda bir düzenlenen İlim Yayma Ödülleri'nin 4'üncüsü için Beşiktaş'ta bir otelde lansman yapıldı. Buradaki programa, İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Necmettin Bilal Erdoğan, İlim Yayma Vakfı Başkanı Yusuf Tülün, İlim Yayma ödülü komisyon başkanı Prof. Dr. İdris Sarısoy ile birçok medya temsilcisi katıldı.

Büyük Ödül, Sosyal Bilimler, Mühendislik ile Doğa ve Sağlık Bilimleri olmak üzere toplam 3 ayrı kategoride büyük ödül 5 milyon Sosyal Bilimler 2 milyon ve Mühendislik ve doğa Sağlık Bilimleri 2 milyon olmak üzere toplam 9 milyon liralık ödül verilecek.

İlim Yayma Ödülleri için geri sayım başladı | Video

İlim Yayma Ödülleri hakkında bilgi veren İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan, maksatlarının Türkiye'deki akademik çalışmanın kalitesinin arttırılması, başarılı akademisyenlerin ödüllendirilmesi, kariyer kararlarını verme noktasındaki başarılı öğrencilerin akademik kariyerlere de özendirilmesi olduğunu söyledi.

Bilal Erdoğan, " İlim Yayma Ödüllerinin dördüncüsü için bir aradayız. İnşallah üç ödüldeki tecrübe, başarı bizleri dördüncü ödülle ilgili gerçekten daha da heyecanlandırıyor. Özellikle başvuruların 16 Mayıs itibariyle açıldığını, mühendislik, doğal sağlık bilimleri ve sosyal bilimler ödülüne aday olmak isteyen akademisyenlerin İlim Yayma Ödülleri web sitesi üzerinden dijital olarak başvurularını kabul etmeye başladık. Dolayısıyla sizler aracılığıyla bu ödüllere aday olabilecek bütün araştırmacıların, akademisyenlerin aday olmaya teşvik edilmelerini arzu ediyoruz. Ödüllerimiz aday olma ve aday gösterilme usulüyle verildiği için çok katmanlı bir değerlendirme sürecinden sonra veriliyor. Çok aday nabzeti bu ödüllere kendisi aday olur veya aday gösterilirse ödül sahiplerimizin de düzeyi o kadar artacak demektir. iki ödül, yani iki milyonluk ödülümüz olan Mühendislik, Doğal Sağlık Bilimleri ve Sosyal Bilimler ödüllerimiz için başvuru süreci açılmıştır. Sizlerin aracılığıyla bütün araştırmacı ve akademisyenlerimizin bu ödüllere aday olabileceklerini hatırlatmak istiyoruz. Beş milyon liralık büyük ödülümüz içinse özellikle rektörlerimiz aday göstermek suretiyle ödüle aday kişiler belirleniyor. Zaten ödül komisyonumuz rektörlüklerimizi ziyaret ettiler. Rektörlerimize ulaştılar. Türkiye'deki bütün akademisyenlerimize mektup göndermek suretiyle bu süreci tanıttılar. Yine sizler aracılığıyla üniversite rektörlerimizin, organize sanayi bölgesi başkanlarının ve onur kurulu üyelerimizin büyük ödüle aday göstermelerini hatırlatmış oluyoruz" dedi.

İLİM YAYMA ÖDÜLLERİ TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK ADADEMİK ÖDÜLÜ DÜNYANIN İSE VERİLİŞ ŞEKLİYLE EN BÜYÜĞÜDÜR"

Erdoğan, "İlim Yayma Ödülleri Türkiye'nin en büyük akademik ödülü. Dünyanın da belki veriliş şekli itibariyle, başvuru alması itibariyle değerlendirme süreçlerinin detaylı olması, incelikleri itibariyle dünyanın sayılı akademik ödüllerinden bir tanesi. Çok özgün bir akademik ödül. Türkiye'de İlim Yayma olarak hem cemiyet hem vakıf olarak 75 yıla yaklaşan tarihimizde on binlerce, yüz binlerce öğrenciye, öğretmene, akademisyene ve akademisyen adayına yurt, kurs, barınma, proje destekleriyle destek olmuş, 2010 yılında İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi'ni kurmuş, eğitimin çınarı olan Türkiye'de İlim Yayma'nın gerçekten yakışır projesi, Türkiye'nin en büyük ödülleri. Bir yandan Türkiye'deki üst düzey akademik çalışmayı, bilimsel araştırmayı ödüllendirmeyi öngörüyoruz, hedefliyoruz. Diğer taraftan da bu vesileyle parlak, genç dimağların, akademisyen namzeti gençlerimizin, çocuklarımızın kariyer olarak bu itibarlı, bu şerefli çok önemli yolu seçmelerimizi teşvik etmeye çalışıyoruz"

İlim Yayma Cemiyeti Genel Başkanı Yusuf Tülün ise , "İlim Yayma Ödülleri'nin dördüncüsüne hazırlık yapıyoruz. Burada benim en çok önemsediğim şey, biz 1951 kuruluşlu bir sivil toplum kuruluşuyuz. Baba ocağıyız, bizden neşet etmiş, bizden doğmuş bir sürü sivil toplum kuruluşu bize onur veriyor, gurur veriyor. Şu anda Türkiye'nin 81 vilayetinde 185'in üstündeki şubelerimizle, 100'ün üstündeki gençlik merkezlerimizle her türlü gayretlerimizle, çabamızla 74 yılı geride bırakıyoruz inşallah 11 Ekim'de. Önümüzdeki süreç içinde de, 2025-2026, 11 Ekim'de başlayıp, 11 Ekim'de sona erecek olan 75 yılımızda da böyle güzel bir çalışmanın içinde de birlikte olmak bizim için şeref verici. Bu konuda en çok sevindiğim şeylerden bir tanesi şahsen, kanaatimce insan kaynaklarının zenginliği, çeşitliliği baskı altına alınmış, öğretilmiş çaresizliklerin sınırladığı zihinlerin özgürlüğü tatması, bilimsel çalışmaların yaygınlaşması, bilimsel çalışmaların rehberliğinde, bilim adamların rehberliğinde ülkemizin değişik alanlarda, farklı alanlarda yürüyüşünün şahlanışa geçmesi beklentimizdir" şeklinde konuştu.

İlim Yayma Ödülleri Ödül Komisyonu Başkanı Prof. Dr. İdris Sarısoy, "16 Mayıs'ta başvurularımız başladı. 31 Temmuz'da, yaklaşık 77 günlük bir başvuru sürecinde tamamlanmış olacak. Ondan sonraki süreçte de, yaklaşık 3,5 aylık süreçte de şekil 8 basamakta, 6 farklı kurul tarafından bilimsel değerler için yapmış olacağız ve inşallah kasım sonu ya da aralık ortasına kadar da ödülleri üç takdim etmiş olacağız.

SARISOY, "YARIŞMA İLE İLGİLİ 87 BİN ÜNİVERSİTELİLERLE GÖRÜŞTÜK

Şimdi bu süreçle ilgili olarak bizim tabii en çok değer verdiğimiz şeyle ilgili neyi ödüllendiriyoruz ya da neyi ödüllendirmek istiyoruz dediğimizde toplumsal sorunlara, evrensel düzeyde katkı sağlamak, çözüm getirmek hedefini koyduk. Dolayısıyla bu tür çalışmalar üreten kıymetli akademisyenlerimizin, araştırmacılarımızın, mucitlerimizin başvurmaları noktasında inşallah gayret ediyoruz. Bununla ilgili tabii ki en önemli hedef kitlemiz üniversiteler. Yaklaşık bugüne kadar 68'yle doğrudan, diğer 6'sıyla da dolaylı olarak 72 üniversite rektörümüzle görüştük. Bu da şunu ifade ediyor, 185 bin yaklaşık akademik kadro var üniversitelerimizde. Bu da yaklaşık yüzde 47'sine tekabül eden, 87 bin üniversiteyi temsilen üniversitellilerle görüştük. Rektörlerimize şu mesajı verdik, bu ödül aslında bir toplumsal bir ödül. STK düzeyinde yapılıyor. Dolayısıyla sizin üniversitenizde nitelikli çalışma üreten araştırmacıları siz daha iyi biliyorsunuz. Dolayısıyla aday gösterilmesi ya da aday olma noktasına teşvikle ilgili destek bekliyor mesajlarını verdik.

Tabii bir başka boyutu daha var bunun. Biz nihayetinde bir bilimsel ödülüz. Hedef kitlesi büyük ölçüde akademik camia ama biz aslında şunun da bilinir olmasını istiyoruz. Yani bugün dışarıya çıktığınızda İlim Yayma Ödülleri diye bir ödül var sorusuna, tabii zamanla olacak bir şey bu. Bir günde, üç yılda, beş yılda olacak değiliz. Bunun farkındayız. Dolayısıyla toplum da bundan haberdar olsun istiyoruz. Nihayetinde ödül alan hocalarımızın ortaya koymuş olduğu çalışmaları belki günün birinde onların da işine yarayacak. Dolayısıyla böyle bir bilinirlik onlar açısından da bir fayda, bir değer üretecek. Örneğin belki bir müteşebbis, ödül alan hocamızın ortaya koymuş olduğu bir ürünün ticarileşmesi konusunda girişimde bulunacak. Bu yıl yani, 2025 yılı itibariyle aslında çok planladığımız ancak 2019 ve 2021'deki dönemde pandemi dolayısıyla çok fazla hareket alanı olmadığı için yapamadığımız bazı faaliyetlere giriştik. Yaptığımız ilk işlerden bir tanesi de İlim Yayma Ödülleri kazanan hocalarımızla, destekçi olan sponsorlarımızı aynı masa etrafında buluşturduk. Böylece hocalarımızın ortaya koymuş olduğu çalışmaların ticarileşme, ürüne dönüşümü noktasında ki bilgileri paylaşırlar. Tabii sponsorlarımız için kıymetli tarafı şuydu bunun. Nihayetinde yani tüm araştırmalar yapılmış, her şey bitmiş, sadece seri üretimine geçilebilecek çalışmalar var.

SPONSORLARIN DESTEĞİYLE ÖDÜL ALANLARLA VE GENÇLERİ BİR ARAYA GETİRDİK

Sarısoy, "Dolayısıyla onlar da kendileri açısından bunu ticari bir ürün olarak görüyorlarsa kolay bir şekilde ticarileşecek. Böylece de sponsorlarımız yapmış olduğu desteğin karşılığında da bir çıktı almış olacak. Tabii bu ticari süreçten bizim herhangi beklentimiz yok. Bir bağış beklemiyoruz. Tekrar sponsorluk beklemiyoruz. Sponsorlarımızın daha da güçlenmesini bekliyoruz. Yapmış olduğumuz bir diğer faaliyet de, genç doktora öğrencilerimizin, yani doktora öğrencileri genç olur genelde ama genç olanlarını ödül alan hocalarımızla yine yuvarlak bir araya getirdik. Burada hem alanlarıyla ilgili bir aktarım yaptık hem de hocalarımız bilimsel tecrübelerini aktardılar. Biraz önceki toplantıda bu görüşmelerden öğrencilerimize, hocalarımıza güzel dönüşler olduğu, hatta bu konuda daha fazla destek istedikleriyle ilgili bilgiler paylaşıldı. Bunlar son derece mutlu etti, memnun etti. İnşallah önümüzdeki dönemde belki yazın, belki eylülden itibaren bir iş daha yapacağız. Bunu devam ettireceğiz aslında. Bu sefer ulusal düzeyde çağrıya çıkarak, başvuran adaylar içerisinde belirli kriterlerle seçeceğimiz öğrencilerimizle hocalarımızı bir araya getirerek daha yakın, daha detaylı hem bilgi, hem tecrübe aktarımıyla ilgili inşallah çalışmalara devam edeceğiz. Yine bir başka çalışma, ödül alan hocalarımızla ilgili belirli bölgelerde, belirli düzeylerde ve belirli bir kategoride ki şu anda bu planlama devam ediyor." Dedi.