Milletin sesi istiklalin şairi
Milli mücadele döneminde Anadolu’nun sesi olan ve İstiklal Marşı’mızı yazan Mehmet Akif Ersoy’un vefatının üzerinden 89 yıl geçse de fikirleri yol göstermeye devam ediyor. Akif, 1. Dünya Savaşı döneminde Hicaz cephesinde, Kurtuluş Savaşı sürecinde de Anadolu’da birlik mesajları verdi
İstiklal Marşı'nın şairi Mehmet Akif Ersoy, vefatının yıldönümünde yalnızca mısralarıyla değil, Milli Mücadele'de üstlendiği kritik rollerle de anılıyor. 20 Aralık 1873 tarihinde İstanbul'da dünyaya gelen Akif, 1 Dünya Savaşı döneminde Hicaz Cephesi'nde, Teşkilat-ı Mahsusa adına önemli faaliyetlerde bulundu. Hicaz bölgesine giden Akif, İngiliz kışkırtmalarına karşı halka birlik ve beraberlik hutbeleri verdi.

Dönemin ruhunu yansıtan Necid Çöllerinde şiiri, Teşkilat-ı Mahsusa adına faaliyet gösterirken gittiği topraklarda yazıldı. Medine Müdafaası isimli eserin yazarı Feridun'un Kandemir, tarihin en büyük kahramanlık destanlarından biri olan Çanakkale Şehitleri'ne isimli şiirin de yine Hicaz bölgesinde Akif tarafından yazıldığını söyler. Çanakkale'nin geçilmediğini Arap çöllerinde öğrenen Akif, bir gece boyunca hıçkırıklar eşliğinde o muazzam şiirini kaleme alır.

İSTİKAMET ÇİZDİ
Milli Mücadele sürecinde de Anadolu'ya giden Akif, halkı o eşsiz hitabetiyle örgütlemesini bilmiştir. Balıkesir Zağnos Paşa Camii'nde verdiği hutbenin tesiri hayli fazla olmuştur. Anadolu'da milli mücadele karşıtı yapılara karşı yaptığı propaganda büyük tesir oluşturdu. 1921'de Ankara'da Taceddin Dergâhı'na yerleşen Mehmet Akif, İstiklal Marşı'mızı burada kaleme aldı. Türk milletine armağan ettiği İstiklal Marşı başta olmak üzere, Çanakkale Destanı, Süleymaniye Kürsüsünde, Ordunun Duası, Bülbül, Necid Çöllerinde gibi eserleri toplumsal hafızamızda silinmez bir yer edindi. Akif bütün eserlerini Safahat adlı eserde topladı. Yalnızca İstiklal Marşı'nı, 'Milletime armağandır' diye kitabına almadı.

BİR MİLLET TABUTUNU OMUZLADI
Kurtuluş Savaşı ve zafer sonrası uzunca bir süre Mısır'da yaşayan Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy, 17 Haziran 1936'da tedavi için İstanbul'a döndü. 27 Aralık 1936 tarihinde İstanbul'da, Beyoğlu'ndaki Mısır Apartmanı'nda vefat etti. Akif'in vefat ettiğini duyan üniversiteli gençler, şairin tabutunu omuzladı. Edirnekapı Şehitliği'nde defnedildi.