YAZARLAR

03 Aralık 2014, Çarşamba
Acele giden…
HALİT BOLKAN Acele giden…
Yazarın Tüm Yazıları
90'lı yıllarda ABS tek tük otomobilde yer alırken son 10 yıldır neredeyse tüm otomobillerde standart hale geldi. Havayastıklarının sayısı her yeni modelle birlikte artarken, gövdelerin çarpışma direnci arttı, yol tutuş, fren yetenekleri ve lastikler de iyileşti. 1 Kasım 2014 tarihi itibariyle Türkiye'de satılan tüm otomobillerde ESP sistemi zorunlu hale geldi. Ama zaten son 10 yılda küçük sınıf otomobillerde bile alınabilir bir donanım haline gelmişti. Bunların yanı sıra daha birçok elektronik destek sistemi de hayatımıza girdi. Kör nokta uyarıcısından, şerit takip sistemine, adaptif hız sabitleme sisteminden, otomatik frenlemeye kadar. Elbette bu ileri teknoloji ürünü elektronik yardımcılar her otomobilde bulunmuyor ama ilginç olan nokta bu donanımlara sahip araçların da birçok kazada karşımıza çıkması.
Karayollarına gelince; artık şehirlerarası yolların önemli bir bölümü duble yol. Yani geçmişte bolca yaşanan "hatalı sollama sonucu kafa kafaya çarpışma" sorunu bu yollarda bulunmuyor. Yine de Türkiye İstatistik Kurumu'nun yayınladığı istatistiğe göre 2004 yılında 537.352 kaza kayıtlara geçerken, 2013 yılında bu rakam 1.207.354'e yükselmiş. Yani kaza sayısı yaklaşık yüzde 124 artmış. Otomobillerin çarpışma güvenliğinin artmasının sonucu olsa gerek, kaza yerindeki ölü sayısı yüzde 16,7 oranında azalmış ve 3.685 kişiye düşmüş. Buna karşılık yaralı sayısı yüzde 101 artışla 274.829 kişiye yükselmiş.
Peki, teknoloji ve altyapı bu kadar ilerlerken kazalar niye artıyor? Cevap basit: İnsan unsuru. Etrafımızda bu kadar çok kazayla ve acıyla karşılaşırken sürücülerin önemli bir kısmı hala trafik kurallarına uymamakta direniyor. Örneğin hala büyük bir çoğunluk emniyet kemeri takmıyor. Otomobillerinde telefon kiti standart donanımda olduğu halde hala araç kullanırken ellerinde telefonla konuşuyorlar. Acelecilik, başkalarının hakkına saygısızlık, uyanıklık had safh ada. Bilgisiz ve görgüsüz sürücüler yüzünden gelişmiş ülkelerin hiçbirinde görülmeyen dönel kavşak kilitlenmesi, emniyet şeridinde kaza yapılması gibi olaylarla karşılaşıyoruz.
Bu şartlarda trafikte kendimizi ve sevdiklerimizi ya da çevremizdekileri korumak için çok daha dikkatli olmak zorundayız; özellikle de kış aylarında. Çünkü soğuk ve yağışlı kış mevsiminde sürücülerin işi daha zor. Kuru günlerde bile kış lastiği olmayan araçların yere tutunması zorlaşır. Bu yüzden mutlaka kış lastiği kullanın. Yağış nedeniyle kayganlaşan yolda fren mesafesinin uzayacağını hatırlayarak öndeki araçla takip mesafesini artırmak, hızı kuru günlere göre düşürmek çok önemli. Yağmurda görüşün zorlaşması nedeniyle trafiği daha dikkatli izlerken aceleci hareketlerden kaçınmak faydalı olur. Örneğin kavşaklara girerken sileceklerin temizleyemediği bir alanda kalan aracı, hızlı olduğunuz için fark edemeyebilirsiniz. Benzer şekilde karlı havalarda da hızınızı mutlaka düşürün, hızlı hareketlerden kaçının. Unutmayın zeminin sürtünme katsayısı ne kadar düşükse, o kadar yavaş olmalısınız. Arkanızda sizi sıkıştırıp duran, selektör ya da kornayla taciz eden bir sürücü varsa mümkün olan ilk fırsatta yol verin. Bu stresi üzerinizde taşımayın; eğer siz de sinirlenirseniz hataya çok açık olursunuz. Her zaman sakin kalmaya çalışın, unutmayın acele giden…
SON DAKİKA