Yazarlar
Maria Ekmekçioğlu

Maria Ekmekçioğlu

Maria’nın Bahçesi TÜM YAZILARI
14 Eylül 2010

MARIA’NIN LEZZET KÖŞESİ

Alaçatı’da, mehtaplı bir ağustos gecesinde, dostlarla ziyafet...

Bu gece Alaçatı'da mehtap var. Diyeceksiniz ki, dünyanın her yerinde var! Ancak Alaçatı'da başkadır. Sanki daha parlak, sanki daha dolgun, sanki daha büyüktür burada. Kalbimizin içinden doğup, bize mutluluk verirken, batarken içimizde tatlı bir huzur ve keyif bırakır.

Böyle bir gecede dostlarla bir ziyafet yapalım dedik. Günlerden cumartesi ve Alaçatı'nın meşhur pazarı… Akşam hazırlığı için çantamı alıp, yöresel otların cenneti olan Alaçatı pazarında malzeme arayışına çıkıyorum.

İlk durak Hikmet Abla ve binbir çeşit otlarla dolu tezgahı… Gelincik otu, kereviz yaprağı, deniz börülcesi, taptaze reyhan, fesleğen ve naneler… Kıvırcık ve frenk maydanozu yenı üretim. Tohumlarını Fransa'da yaşayan oğlu getirmiş. İlk malzemelerim çantamda. Sırada Hasan'ın tezgahı var. Tarladan yeni toplanmış domatesler… Sabahın 6'sında toplanmıs kabak çiçekleri. Koklayınca serinlik hissi yaratan salatalıklar ve yemyeşil ufak toplara benzeyen yuvarlak Alaçatı kabakları. Yavaş yavaş mönü oluşuyor. Tire'nin mandrasından getirilen tereyağı, tulum peyniri ve lor peynirini de aldıktan sonra sıra balıkta. Saat 11'e yaklaşıyor. Alaçatı balıkçılarının ihale vakti. Kocaman bir mermer, Alaçatılılar "taş" diyor, mermerin üzerinde o gün denizden ne çıktıysa; adabeyler, mercanlar, çupralar, fagriler, drakenalar, küpeşler, lidakiler, iskorpitler. Sinaritler, meşhur Alaçatı barbunları, kocaman böcekler, kalamarlar var bugün. Başkan Ali Abi ihaleyi başlatıyor. Tuncay Bey, satılanların notlarını tutuyor ve Mehmet Bey paraları topluyor. Keyifli, bir o kadar da eğlenceli bir alışverişten sonrapazar çantamda 4 adet adabey, 4 adet iskorpit, kiloluk böcek, kalamarlar ve kocaman bir fangri ile alışverişime devam ediyorum.

Unutmadan Alaçatı'nın en lezzetli kabuklularını balıkçı Taner'den temin edebilirsiniz. Ben öyle yapıyorum.

Börülceyi haşlayıp, temizledikten sonra limonlu sarmısaklı zeytinyağında dinlenmeye bıraktım. Kalamarları yumuşamaları için sodaya yatırdım. Kereviz yaprakları ile gelincik otlarını ayıklayıp, kaynar suya batırıp çıkardım. Kalamarları Ege otları ve tulum peyniriyle doldurup pisşirmeye başlarken, yan ocakta küçük bir tencerenin içinde böğürtlen ve şekeri kaynamaya bıraktım. Bu tatlıyı yemekten sonra soğutulmuş lor peynirinin üzerine gezdirerek sunacağım.

Sıra geldi başlangıç için düşündüğüm balık çorbasına. Adabeyli ve iskorpitli bembeyaz iri etli, bol kerevizli, soğanlı, patatesli çorba yapacağım. Balıkçı Taner'in ahivades kidonya ve midyelerini sarmısaklı şarapta, aynı zamanda balık suyunda pişerken, kabaklarımı karides, tulum peyniri, reyhan ve nane ile hazırladığım çile doldurup pişirmeye başladım bile! Kabak çiçeklerini, midye içi, nane ve beyaz peynirle doldurup, yumurta, un, tuz ve sodayla hazırladığım sosa batırıp, zeytinyağında kızarttım. Muhteşem görünümlü fangrim pişme sırasını bekliyor. Hafif ateşte, ara sıra yağlanarak ızgarada ızgarada yerini aldığında, mutfağımdaki kokular Hacı Memiş mahallesini baştan çıkarmaya başladı. Biliyorsunuz böcek, kıskacı olmayan ıstakoz ailesindendir. Nasıl pişireceğimi fazla düşünmeden, sulu mu sulu tarla domaslerine şarap ve sarmısak ekleyerek harika bir sos yaptım. Bu sosu makarna ile birleştirip böcek ile sunmaya karar verdim. Bu yöntemin doyurucu, bir o kadar lezzetli olacağı kanısındayım. Niteyim öyle de oldu…

Bu güzel yemeklerin ikram edileceği masa ve bahçeyi süslemeye geldi sıra. Mehtabın çıkmasına, misafirlerimin gelmesine az vakit kaldı. Keten masa örtümün üstene Alaçatı'nın mis kokulu lavantalarını serptikten sonra begonvil ve yaseminlerin arasına evde bulduğum tüm mumlarımı yerleştirdim. Alaçatı'nın arsız kedilerini masamdan uzak tutmak için oğullarımdan birini görevlendirdim. Ve önlüğümü çıkarma vakti… Sevgili dostlarım kapıda… Lezzet dolu bir Alaçatı gecesi başlamak üzere…





Keyifli ve lezzetli günler sizlerle olsun…
Maria Ekmekçioğlu

SON DAKİKA