kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   News in English
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Gulse Birsel @ SABAH
 

Politik kariyerim başlamadan bitti!

Tayyip Erdoğan ve Fatih Terim'in Türkiye'yi başarıyla temsil ettiği, 'Avrupa Birliği devlet ve hükümet başkanları karması'nın karşılaştığı futbol maçını heyecanla seyrettim! Mavi takımı AB üyesi ülke liderlerinin, beyaz takımı ise aday ülke devlet başkanlarının oluşturması ilginçti. Maçın sonunda beyazların mavilere karşı 10-7 üstünlük sağlamasından, bu on golden beşinin Türkler tarafından atılmasından, çeşitli sembolik anlamlar çıkartılabilir. 'Adayları biz kurtardık','Türkiye, AB'yi yendi' gibi... Ancak benim dikkatimi çeken Sayın Erdoğan'ın gurur verici performansıydı! Attığı gol dışında, futbol altyapısı olduğu da gözlerden kaçmadı! Başbakanın yurtiçi gezilerdeki ikramlardan kaynaklandığını düşündüğüm hafif bir mide-göbek durumu var. Ancak boydan kazanıyor ve ayrıca sahadaki yumuşak hareketlerinden de anlaşılıyor ki 'Her Türk aynı zamanda bir futbolcudur!' Hayatımın hiçbir döneminde politikacı olmaya, siyasete bulaşmaya özenmedim. Çevremde bana benzeyen, benimle aynı okullarda okuyan, benzer ailelerden gelen kimse de özenmedi. Millet olarak esas problemimiz de belki budur. Bizim gibilerin siyasete 'bulaşmak' istememesi! Bizim yerimize başkalarının 'bulaşması'! Ancak AB karması maçında da gördüm ki, isteseydim bile, politik kariyerim belki böyle bir maçla son bulacak, milletin gözündeki bütün değerim benzer bir sportif aktiviteyle sarsılacaktı!

'TOP'LU HAYAL KIRIKLIĞI
Olası bir 'liderler futbol maçı'ndan kaçmam mümkün olabilirdi, cinsiyet itibariyle. Belki bir başbakan yardımcısı veya spordan sorumlu bakan yollardım yerime. Ancak futbol harici, top söz konusu olan herhangi bir karşılaşmada kaçamayıp sahaya çıkmak zorunda kalacağım için, hem kendimi hem ülkemi rezil etmem kaçınılmaz olurdu! Ortaokul ve lise yıllarında, bütün beden eğitimi hocalarını boyum ve genel görüntümle ümitlendirip, elime topu aldığım andan itibaren hayal kırıklığına uğratmamla ünlüydüm diyebilirim. Voleybol olsun basketbol olsun, tüm 'toplu' sporlarda eşi benzeri görülmemiş hareketlerin, literatürde olmayan vuruşların yaratıcısıyım. Ancak bilinçli olarak değil! Charlie Chaplin'in kötü bir taklidi, üstelik uzun boylu bir kadın kılığına girmiş sahnede hokkabazlık yapıyor diye düşünün! İşte o benim! Tam vuracakken top kaçıyor, topu yakalamışken ben yere düşüyorum. Topu yakalamış, üstelik yere düşmemiş, servis atmaya çalışırken, topu havaya atan kolla vuracak kol aralarında anlaşamıyorlar ve sağ el havaya vururken, top alçak yerçekiminin etkisiyle kafama düşüyor! Bazı beden eğitimi hocaları, mahsus komiklik olsun diye yapıyorum bile sanıyorlar ve fakat benim içim kan ağlıyor! Ailem defalarca beni bir spora başlatma girişiminde bulundu. Hiçbir girişimde başarı sağlayamadılar ama girişim dakikalarını seyreden tüm aile fertleri istisnasız çok eğlendi!

"TAKIMI YATIRIRDIM!"
Ağabeyim ve ablamın sadece gülmek için gelip benim aldığım tenis derslerini seyretmişlikleri vardır! Belki çok çabuk boy atıp büyüdüğümden, bilmiyorum! Bir araya getirince, uzuvlardan çok sportif bir görüntü çıkıyor. Taşı sıksam eriteceğim tadda omuzlar, kollar, koşucu bacaklar, geniş göğüs kafesi... Sanki ömrüm boyunca sutopundan çıkıp baskete, oradan karateye gitmiş, akşamları da evde ağırlık çalışmışım gibi. Ne yazık ki ortada bir top olunca, bütün bu kendi başına değerli uzuvlardan hiçbir hayır yok. Tek tek performans süper, güç kuvvet yerinde, ama bir araya gelip aynı anda beyinden komut alamıyorlar! Ne hikmetse senkronize hareket edemiyorlar! Tenis dersi alıyorum. Hareketler ağır çekim bakıldığında uzaktan seyreden birini etkileyecek estetikte! Üç gün daha çalışıp, haftasonu Wimbledon'a gittim gidiyorum! Fakat işin içine top girince vaziyet içler acısı. Sarı fosforlu top havada uçarak yaklaşıyor. Beyin kola "Açsana kardeşim forehand pozisyonu, demin yapıyordun ya laaan" derken, komutu sol kol alıyor! Beyin "Kardeşim hooooop" derken, sağ kol sesi duyup, top geçip gitmek üzereyken, 10 saniye gecikmeli raketi açıyor! Ancak o anda sağ bacak üzerine alınıyor ve nedense bir adım atıyor, böylece top, rakete değmek şöyle dursun, yaklaşık bir metre geriden, burnumun tam ucundan geçip gidiyor! Dolayısıyle, bir politikacı olarak, hayır işi amaçlı karşılaşmalar esnasında sahalarda beş kuruş etmez, eminim bütün takımı da yatırırdım! O zaman da örneğin söz konusu maçtan sonra bütün medya "Aday ülkeler, üyeler karşısında mağlup oldu, Türkiye takımı yatırdı" gibi yorumlar yapardı. Ondan sonra istersen ağzınla kuş tut, kişi başı milli geliri aylık 25000 dolara çıkar! Futbol oynayamıyorsan hiçbir işe yaramaz!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Günde onbeş dakikam çalındı!   / 06-05-2006
 Şiş kebap raki!   / 29-04-2006
 Karun hazinesini çalıveemişlee!   / 22-04-2006
 'Uykunun en tatlı yeri' varmış gerçekten!   / 08-04-2006
 İmkansız aşkların kovboyları...   / 01-04-2006
 Körolası cemre!   / 25-03-2006
 Az uyku uyuyanlar 'Somnoreksiya' tehdidinde!   / 18-03-2006
 Nişantaşı'nın dilencisi bir başka!   / 25-02-2006
 Satış elemanlarının kralıymış Nahit Bey!   / 18-02-2006
 Kim "kahraman" kim "önemli"?   / 11-02-2006
GÜLSE BİRSEL
Politik kariyerim başlamadan bitti!
Tayyip Erdoğan ve...
AYŞE TÜTER
Ispanaklı patates köşkü
Patatesleri iyice ezin, unun...
Gramla verilenleri kiloyla geri almayın
Gramla verilenleri kiloyla geri almayın
Yaza fit girmek için kış boyunca diyet yapanlar; verilen fazla...
Ayıp şarkı sözleri moda haline geldi
Ayıp şarkı sözleri moda haline geldi
Şebnem Ferah ve Teoman'ın albümlerinde 'ince ince' yer alan erotizm,...
Modacı Emel'in ilk müşterisi Lerzan
Modacı Emel'in ilk müşterisi Lerzan
En popüler döneminde işadamı Erdal Acar ile evlenerek, evinin kadını...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.