Cumhurbaşkanımız, cezaevinde bana verdiği sözü tuttu: Başörtüsüyle ODTÜ’yü bitirdim

Türk demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçen 28 Şubat postmodern darbesi, toplumun birçok kesimini mağdur etti. Darbenin getirdiği antidemokratik kararlar, milyonları mağdur ederken başörtüsünü çıkarmayı reddeden yüz binlerce öğrenci anayasal hakkı olan eğitimden mahrum kaldı. Ayşe Ekici, yaşadığı zorlu süreci ve daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın özgürlükçü politikaları ile eğitimini nasıl tamamladığını SABAH'a anlattı.

01 Cumhurbaşkanımız, cezaevinde bana verdiği sözü tuttu: Başörtüsüyle ODTÜ’yü bitirdim

1997 yılında başörtüsünü çıkarmayı reddettiği için sırasıyla 1 ay, 3 ay ve 6 ay uzaklaştırma cezası aldıktan sonra okulu bırakmak zorunda kaldığını söyleyen Ayşe Ekici, o dönemde pek çok mağdur öğrenci gibi ailesiyle Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı Pınarhisar Cezaevi'nde ziyaret ettiğini ve Erdoğan'ın kendisine "Sabret kızım, bugünler geçecek.

02 Cumhurbaşkanımız, cezaevinde bana verdiği sözü tuttu: Başörtüsüyle ODTÜ’yü bitirdim

İktidar olunca bu sorunu tamamen ortadan kaldıracağız. Söz veriyorum, sen ve senin gibi evlatlarımız başörtüsüyle özgürce okulunu okuyabilecekler." dediğini aktardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözleriyle hayata tutunduğunu söyleyen Ekici, başörtüsü düzenlemesinin ardından ODTÜ Mimarlık Fakültesi'ni bitirdiğini söyledi.

03 Cumhurbaşkanımız, cezaevinde bana verdiği sözü tuttu: Başörtüsüyle ODTÜ’yü bitirdim

"DERSLERDE DUYURUSU YAPILDI"

1996 yılında Konya Selçuk Üniversitesi Matematik bölümünü kazandığını ve birinci sınıfta bir sorun yaşamadığını belirten Ekici, "Başlarda çok bir şey yoktu aslında ancak 1997 yılında İstanbul Üniversitesi'nde olaylar alevlendikten sonra bizim okulumuzda da başörtüsü yasağı uygulanmaya başladı. Konya daha rahat olur diye düşünürken tam tersi bir uygulamaya maruz kaldık. Sınıfta önce duyurusu yapıldı; başörtüsü ile derslere giremeyeceğimiz bildirildi.

04 Cumhurbaşkanımız, cezaevinde bana verdiği sözü tuttu: Başörtüsüyle ODTÜ’yü bitirdim

Derslerde, yoklamada ismimiz alınmaya başlandı. Bu duyuruyu ilk duyduğunuzda tabii tedirgin olduk. Ancak ben, inancım gereği başörtüsüyle okula gelmeye devam ettim. Sınıfta başörtülü 3 kişiydik. İlk gün bazı arkadaşlarımız maalesef hiçbir zorlama olmamasına rağmen başörtülerini çıkarmayı tercih ettiler. Yaşlarımız çok küçüktü. Yani 18, 19 yaşındaydık ve o zamanlar yetiştirilme tarzımız şimdikinden çok farklıydı. 'Büyüklerin yanında konuşulmaz, otoriteye karşı saygı gösterilir.' diye yetiştirildik. Yani bu şekilde büyüdüğümüz için devlet gibi bir otoritenin sözünün dışına çıkmak, manevi olarak da bir güç gerektiriyor." ifadesini kullandı.

05 Cumhurbaşkanımız, cezaevinde bana verdiği sözü tuttu: Başörtüsüyle ODTÜ’yü bitirdim

"PENCEREDEN FAKÜLTEYE GİRİYORDUK"

"Başta bu uyarılar yapıldıktan sonra derslerde isimlerimiz toplanmaya başladı. Başımı açmayınca uyarı cezası aldım. Uyarı cezasından sonra kınama cezası aldım. Sonrasında ise fakülte kapısından almamaya başladılar." diyen Ekici sözlerine şöyle devam etti: "Arkadaşlarımızın yardımıyla arka pencerelerden fakülteye giriyorduk. Pencereden koridora atlayıp oradan sınıfa geçiyorduk, ilk başta böyle oldu.

06 Cumhurbaşkanımız, cezaevinde bana verdiği sözü tuttu: Başörtüsüyle ODTÜ’yü bitirdim

Bir gün hiç unutmuyorum;koridora atladım, karşımda dekanı gördüm, çok utandım. O da başını çevirdi çünkü o da istemeyerek bu uygulamayı yapıyordu. O an hiçbir şey söyleyemeden uzaklaştık. Sonra da kampüse alınmamaya başladık. Kampüs alanına alınmadığımız dönemlerde kapının girişinde dolmuşlarda, otobüslerde, tramvayda durduruluyorduk, arama yapılıyordu. Bizim gibi başörtülülerin içeri girmemeleri için kontroller yapılıyordu. Kontrollerde güvenlik görevlileri, başörtümüzü çekiştiriyor, 'Bununla giremezsin.' gibi ifadeler kullanıyorlardı. Güvenlik görevlileri bizim için polis gibiydi.

07 Cumhurbaşkanımız, cezaevinde bana verdiği sözü tuttu: Başörtüsüyle ODTÜ’yü bitirdim

"OKULU BIRAKTIM"

Benim gibi diretenlere önce bir ay; sonra 3 ay daha; sonra da ayrı ayrı iki kez 6'şar ay uzaklaştırma cezası verdiler. Artık bunun sürdürülebilir bir tarafı kalmamıştı ve artık tek başımıza kalmaya başlamıştık. Ne yapacağımızı bilemedik ama bir karar vermemiz gerekiyordu. Zaten o kadar soğumuştum ki okuldan, bırakmaya karar verdim ve memlekete döndüm.

08 Cumhurbaşkanımız, cezaevinde bana verdiği sözü tuttu: Başörtüsüyle ODTÜ’yü bitirdim

"ETKİSİ UZUN YILLAR SÜRDÜ"

Psikolojim bozuldu. Genç yaşta maruz kaldığım durum beni yıprattı. Uzun dönem ilaç tedavisi gördüm. Polis gördüğümde kapÜşonumu çekmem lazım gibi düşüncelere kapıldığımı fark ettim. Bir polis arabası gördüğümde çok rahatsız oluyordum. Bizi o kadar çok suçladılar ki o süreç zor geçti. Bazı arkadaşlarımız yurt dışına gitti, benim öyle bir imkânım da olmadı.

09 Cumhurbaşkanımız, cezaevinde bana verdiği sözü tuttu: Başörtüsüyle ODTÜ’yü bitirdim

"SENİN GİBİ EVLATLARIMIZ BAŞÖRTÜSÜYLE OKUYABİLECEK"

Yaz ayında umreye gittim. Umreden döndükten sonra Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı Pınarhisar Cezaevi'nde ailece ziyaret ettik. Orada kendisine durumumu anlattım. Okulu bıraktığımı belirttim. Hiç unutmuyorum Cumhurbaşkanımız beni teskin ederek "Sabret kızım, üzülme, bugünler gelip geçecek. İleride iktidar olunca bu sorunu tamamen ortadan kaldıracağız. Söz veriyorum, sen ve senin gibi evlatlarımız başörtüsüyle özgürce okulunu okuyabilecek." dedi. O gün bir ferahlama geldi, rahatladım. Cumhurbaşkanımızın teskini âdeta bugünlerin işaretini verir gibiydi."

10 Cumhurbaşkanımız, cezaevinde bana verdiği sözü tuttu: Başörtüsüyle ODTÜ’yü bitirdim

"BAŞÖRTÜMLE ODTÜ'YE GİRDİM"

Başörtüsü meselesi düzlendikten sonra tekrar okumaya karar verdiğini söyleyen Ekici, "Çünkü içimde çok büyük bir ukde kalmıştı. Tekrar okumak istedim ve Allah nasip etti. Mimarlık, istediğim bir meslekti ve ben evliydim. Bir tane kızım vardı. Benim için o kadar büyük bir olaydı ki ODTÜ gibi bir üniversitede başörtülü okuyabilmek.

11 Cumhurbaşkanımız, cezaevinde bana verdiği sözü tuttu: Başörtüsüyle ODTÜ’yü bitirdim

ODTÜ'yü kazandım ve yıllar önce başörtüm nedeniyle elimden alınan eğitim hakkıma kavuştum ve okula başörtüyle girdim. Kimse bize bir şey demedi, karışmadı. İşte demokrasi, işte özgürlük. Bunun kıymetini bizden başka kimse anlayamaz. ODTÜ'de derslere girdiğimde gözlerim doluyordu. Orada ben ve benim gibi arkadaşlarıma en ufak bir yanlış anlamaya bile müsaade edilmedi ve mezun oldum. 40 yaşından sonra bir meslek sahibi oldum."

12 Cumhurbaşkanımız, cezaevinde bana verdiği sözü tuttu: Başörtüsüyle ODTÜ’yü bitirdim

"KİMSENİN BAŞINA GELMESİN!"

Hiçbir zaman kimsenin başına bu tarz bir haksızlık gelmesin. Biz yaşadık ve çok acısını çektik. Ülkemiz hep böyle özgür olsun. Herkes istediği gibi giyinsin, yaşasın, eğitim alsın."