İşte seçime girecek adayların farkı! Bir tarafta bağımsızlık ateşi, bir tarafta koalisyon karanlığı
SABAH Yazarı Mahmut Övür bugünkü yazısında dün yerli Karadeniz gazı için gerçekleşen karaya ulaşım ve ilk ateşin yakılması programına ilişkin önemli tespit ve değerlendirmelere yer verdi. Başkan Recep Tayyip Erdoğan ve ekibinin temsil ettiği aydınlığın ve seçimde rakiplerinden biri olacak olan 7'li masa adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nun temsil ettiği koalisyon misyonunu aktaran Övür CHP'den gelen tepkiler için de Marshall benzetmesi yaptı. İşte seçim öncesi bir kez daha ortaya çıkan o fark...
Yüzyılı geride bırakan Türkiye, ikinci yüzyılında nasıl bir siyasi yolculuk yapacağına, bağımsız bir siyaset izleyip izlemeyeceğine karar vereceği bir seçime gidiyor. 14 Mayıs 2023 bu nedenle tarihi bir seçim olacak...
Bu satırları yazarken, bir yandan da A Haber'in 710 milyar metreküplük Karadeniz doğalgazının karaya yani Filyos'a ulaşmasıyla ilgili canlı yayınını izliyorum.
Müthiş bir çabayla harika bir iş yapıldığını görmek, ülke adına gurur verici. İşin teknik boyutu, devasa gemiler, deniz seviyesinin 2 bin metre altından gaz çıkarma teknolojisi, onun boru hatlarıyla karaya ulaştırılması göz kamaştırıyor.
Hepsi güzel ve anlamlı... Ama bu iş sadece Karadeniz'de şu kadar metreküp doğalgaz bulmaktan ve ona sahip olmaktan ibaret değil.
Mesele bu buluşları ve Türkiye'nin enerji arayışlarını anlamlı kılan "siyasi irade"ye yani ülkenin ekonomik ve siyasi bağımsızlığını önceleyen iradeye sahip olmaktan geçiyor.
Başkan Erdoğan ve Cumhur İttifakı'nı, Kemal Kılıçdaroğlu ve Altılı Masa'dan ayıran en temel özellik de burada ortaya çıkıyor.
AK Parti'nin bütün kuşatmalara rağmen son 20 yılda attığı adımlara bakın, ulaşım altyapısından enerjiye, madencilikten tarıma her alanda "milli bir siyaset stratejisi" devreye sokuldu. Bu alanda Berat Albayrak döneminde atılan adımların bugün ne anlama geldiği çok daha iyi anlaşılıyor.
Milli Enerji ve Maden Stratejisi'nin bir gereği olarak enerji alanında dışa bağımlı olmamak için 900'ü aşkın baraj yapıldı, güneş ve rüzgâr santralleri alanında da ciddi adımlar atıldı. Türkiye bugün dünyanın en önemli güneş paneli fabrikasına sahip bir ülke... En kritiği ise nükleer enerji santrali sahibi olması... Akkuyu Nükleer Enerji Santrali bu açıdan Türkiye'nin 70 yıllık hayaliydi ve o da gerçekleşti. Başta Fransa olmak üzere birçok AB ülkesi nükleer santrale sahipken Türkiye'nin sahip olmaması için içeriden ve dışarıdan her türlü engelleme yapıldı.
MAHMUT ÖVÜR