Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında, aralarında Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçok'un da bulunduğu 34 kişinin şehit edildiği 15 Temmuz Şehitler Köprüsü davasında 6'ncı duruşma yapıldı.
"UZMAN ÇAVUŞ 'TESLİM OLMAM' DEDİ"
İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Cezaevi girişindeki duruşma binasında görülen 143 sanıklı davada sanıkların savunma ve sorgularına devam edildi. Tutuklu sanık er Feyzullah Canlı, komutanının bir kadını omzundan vurduğunda tatbikat olmadığını anladığını söyledi. Unimog aracın altına yatıp sabaha kadar orada beklediğini savunan Canlı, "Bizim üzerimizden de mermiler geçmeye başladı. Tanklardan ateş edilerek, bize açılan ateşe karşılık verildi. Yerden silah alıp ateş edenler oldu, ben ateş etmedim. Sabah teslim olurken Mahir uzmanın 'Sabaha kadar adam vurdum teslim olmam' dediğini ben de duydum. Ahmet Taştan'ın ölüm tehdidiyle 3-5 kez havaya ateş etmek zorunda kaldım. Ben çocuk yaştayken babam trafik kazasında öldü. Eğer birini öldürecek olsam babamı öldüren kişiyi vururdum, köprüdeki masum insanları değil. O gece yapmam gereken elimden geldiği kadar kimseyi vurmamaktı. Ben de öyle yaptım. Unimorg'ların altına yatıp saklandım" diye konuştu.
Tutuklu sanık Hamza Yıldız da Kuleli Askeri Lisesi'nden tatbikat diye köprüye götürüldüklerini, yarbay Turgay Ödemiş'in köprüde kendilerini araçtan indirip, sıraya dizdiğini anlattı. Sanık Yıldız'ın kimseye ateş etmediğini iddia etmesi üzerine mahkeme başkanı Taner Akıncı, 20 Kasım'da mahkemeye gelen uzman raporunda, hayatını kaybeden iki kişiyle, yaralanan bir kişide, tüfeğinden çıkan çekirdeklerin tespit edildiğini söyledi. Sanık Yıldız ise, "Bir ara silahımı yere bırakıp arka taraftan mermi almaya gitmiştim. O sırada silahımı yerden birisi alıp kullanmış olabilir mi bilmiyorum" dedi.
YARBAY: ACIMAK YOK
Tutuklu sanık er Hüseyin Kaya ise köprüden geçen araçlardan bazılarının kendilerini alkışladığını, bazılarının ise küfür ettiğini söyledi. Turgay Ödemiş'in yanlarına gelirken "acımak yok" diye bağırdığını, öğrencilere ateş emri verdiğini ve bir kişinin ayağından vurulduğunu anlatan Kaya, daha önceki sanıklar gibi unimogun altına yattığını ve sabaha kadar orada saklandığını öne sürdü.
