Yine olsa aynı yazıyı yazardım ama…
Salih Tuna bugünkü yazısında ABD medyasının ve FETÖ’nün ağzıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı itibarsızlaştırmaya çalışan CHP’li Tuncay Özkan’ı eleştirdi. Kumpas davaları döneminde cezaevinde bulunan Tuncay Özkan’ı savunduğu için “bu mu senin savunduğun adam” şeklinde eleştirilere maruz kaldığını yazan Salih Tuna “yine olsa savunurdum” dedi ve ekledi: “Şayet bu milletvekili "Ne ABD ne AB tam bağımsız Türkiye" sloganlarıyla Cumhuriyet Mitingleri tertip edenlerdense tuhaftan öte bir şey var demektir”
İŞTE SALİH TUNA'NIN BUGÜNKÜ YAZISINDAN BAŞLIKLAR
CHP Milletvekili Tuncay Özkan'ın son günlerdeki acayip halleri üzerine bir kadim dostum, savunduğun adamı görüyor musun, diye takıldı.
Oysa onu savunmamıştım.
Ergenekon adı altında FETÖ'nün yaptığı zulme karşı çıkmıştım.
Tuncay Bey'in kızına (Nazlıcan Özkan) sırf babasından dolayı okuduğu lisede uygulanan korkunç mobbing'in hesabını sormuştum.
Hiç de pişman değilim.
Bugün olsa aynı şeyi ziyadesiyle yapardım.
Gelgelelim, Tuncay Bey son günlerde gerçekten de çok çok vahim şeyler söylüyor.
Vahim dediğim...

Ancak FETÖ'cülerden sadır olabilecek lakırdılar ediyor. Bilmeseniz, Dumanlı Ekrem veya UsluEmrullah konuşuyor sanırsınız.
Şu lakırdılara bakar mısınız lütfen: "Trump kazanıyor, Erdoğan kaybedecek;
Trump kazandı Suudi Arabistan ile İsrail birlikte hareket edecek, biz de bu yeni dünyaya ayak uyduracağız; İran da değişecek, Erdoğan ve AK Parti de gidecek..."
Bu milletin iradesiyle seçilen Cumhurbaşkanının, müstevli marifetiyle gidecek olmasına bu ülkenin bir milletvekili nasıl sevinir?
