Başkan Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na başörtüsü çıkışı: Neden kaçak dövüşüyorsun?
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi'nde açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu'nun başörtüsü çıkışına değinen Başkan Erdoğan: "Biz diyoruz gel yeni anayasa yapalım. ayrım yapmadan bütün kadınlarımız bu süreci yaşansınlar. Şimdi arkadaşlarımız ziyarete gittiler, şu an gerek yok seçimden sonra çalışalım dediler. Sen bir gece çıktın düzenleme yapalım diyorsun, biz de gel diyoruz. Niye kaçak dövüşüyorsunuz." ifadelerini kullandı.
Son dakika haberi... Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenleniyor. Başkan Recep Tayyip Erdoğan zirvede önemli açıklamalarda bulunuyor.
Başkan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
5. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi'nin 5.si vesilesiyle İstanbul'a teşrif eden misafirlerimize hoş geldiniz diyorum. Son toplantısını dijital ortamda gerçekleştirdiğimiz zirvelerimizin her birin ufuk açıcı tartışmalarla yürütülmesinden memnuniyet duyuyorum. Batı medeniyetinin baskın karakteri, en çok da kadına bakışta kabullerde ortaya çıkmıştır. Bugün dünyanın her yerindeki toplumlara aynı kadın modeli dayatılmakta, kadından aynı rolü benimsemesi ve oynaması beklenmektedir.
Her türlü kültürel davranış bir anda kendini küresel bir lince tabi tutulurken burada görülmektedir. Gelişmiş ülkelerin dışarıya verdiği imajın tersine kadına yönelik şiddet konularında hala ciddi sorunlar yaşadığını biliyoruz. Bugünkü toplantımızı çağdaşlık kisvesi altına saklananları da kapsayan önemli bir adım olarak görüyorum. Zirvede bu hususta geleceğe ışık tutacak sonuçların çıkacağı anlaşılıyor. Kadınların dışlandığı bir dünya insanlığın yarısında feragat etmiş demektir. Bu da hem fıtrata hem de inancımıza aykırı bir davranıştır. Biz kadının içinde yer almadığı hiçbir alanda insanlığın hayrına neticeler elde etmenin mümkün olmadığına inanıyoruz.
Başkan Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na başörtüsü çıkışı: "Neden kaçak dövüşüyorsun?" | Video
Eksiklikleri, aksaklıkları düzelterek bugüne kadar devrim niteliğinde değişimleri nasıl kadınlarımızın hanesine yazdırdıysak bundan sonra da aynı şekilde devam edeceğiz. Kültürümüzün, yaratılmışların en şereflisi olan insan vasfımızın gereği olarak bu mücadeleyi sizlerle omuz omuza sürdürmekte kararlıyız.
Elde ettiğimiz en olumlu başarılardan biri de kadınlarımız hak ve özgürlüklerini genişletmek konusunda elde ettiğimiz yeniliklerdir. Asıl büyük değişimi zihinlerde yaşadığımızı düşünüyorum. Anayasamızın 10. maddesine kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir, devlet bu eşitliğin yasama geçmesiyle hükümlüdür maddesiyle başladık. Kadına yönelik şiddetle en etkin şekilde mücadele edeceğimizin sözünü daha hükümete gelmeden milletimize vermiştik. 2005 yılında hukuki düzenlemeleri hayata geçirdik. Aile içi ve kadına karşı şiddete verilen cezaları artırarak, cinsiyet farkı nedeniyle düşük ücret uygulanamayacağı gibi çok önemli adımlar attık. Çalışan kadınların haklarını genişleterek etki sahasını yaygınlaştırdık. Gebelikten itibaren anneleri koruyan, maddi olarak destekleyen uygulamalar başlattık.
Son yargı paketiyle eşe karşı işlenmiş suçları cezaları boşanmış eşi de kapsayacak şekilde genişlettik. İçinde bulunduğumuz 2021-2025 eylem planı kadınlarımızı fiziksel şiddetin yanında onurlarına yönelik saldırılardan da korumayı amaçlamaktadır. Bugüne kadar 1 milyon kişiye hizmet verdik. Kadın Acil Destek Uygulaması (KADES) kadınların maruz kaldığı şiddete süratle müdahale edilmesini sağlayan etkin bir sistem haline geldi. Elektronik kelepçe de kadınlarımızı korumaya hizmet veriyor. Aile içi meselelerinin hakimlerce çözümünü temin ettik. Kız çocuklarımızın her seviyede eğitim-öğretime erişimlerinin önündeki engelleri kaldırdık. Okullaşma oranlarında kızlarımız lehinde çok önemli gelişmeler kaydettik.
"ÜLKEMİZİN BİR DÖNEMİNİN KARA LEKESİ OLARAK TARİHE GEÇTİ"
Tarihimizde ilk defa kadın istihdamı toplam istihdamın 3'te 1'ine yaklaşmıştır. Siyasetteki kadın oranları da cumhuriyet tarihimizin en yüksek seviyesine çıkmıştır. Ülkemizde bir dönem çok ağır şekilde varlığını gösteren düşmanlığın en büyük mağdurlarının başında kadınlarımız geliyordu. Çalışmalarına izin verilmeyen kadınlarımıza bu zulümlerin, çağdaşlık adına yapılması da bir başka garabetti. Ne işi var okulda? Kadına reva görülen bu değil miydi, ülkemizde maalesef yıllarca bunu yaşadık. Liselerin kapılarından bile alınmayan, ziyaret için bile gittiği bazı kamu kuruluşlarına alınmayan kadınlarımızın verdiği mücadelenin şahidiyiz. Başındaki örtüsü nedeniyle haksızlığa uğrayan kadınlarımızın yaşadığı trajedi ülkemizin bir döneminin kara lekesi olarak tarihe geçmiştir.