Miniğiniz büyüdükçe ve yıllar geçtikçe dış ortamın yarattığı riskler de artıyor. Her ne kadar sizin gözleminiz altında olsa da, kafanızı çevirdiğiniz bir saniye içinde önemli kaza ve yaralanmalar gerçekleşebiliyor. Bunların en önemlilerinden biri de kafa travmaları. Çocuklar her an, her saniye kafalarını bir yerlere çarpabiliyor. Nihayetinde minicik boyları da olduğu için masa köşeleri ve koltuk kenarları gibi bölgeler onlar için potansiyel tehlike oluyor. Özel Selimiye Hastanesi'nden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Alper Bıçkıcı, kafa yaralanmalarına karşı nasıl önlemler alabileceğinizi anlattı.
Yaralanmaların oluşumu
Beyin, korunması gereken en önemli bölgedir. Evdeki travmalar bebeğin sağa sola dönerken, emeklerken kanepeden, beşikten yere düşmesiyle başlar. Yürümeye başlayınca bu sefer keskin köşeler baş ve yüz hasarlarına zemin hazırlar. Normal yürüme sırasında olan düşme hiçbir zaman bir sorun oluşturmazken düşme esnasında başın çarptığı nesneler, delici ve ezici yaralanmalara yol açabilir. 3-4 yaşından sonra hareket hızı ve alanı artan çocuklar daha şiddetli çarpmalar ve düşmelerle karşı karşıyadır.
Anne-babalar hızlarına artık yetişemezler. Çocuklar bir orada bir burada olurlar ve evdeki tüm eşyalar, yerdeki oyuncaklar tehlike haline dönüşür. Merdivenden düşebilirler, koşarken masa köşesine veya duvara çarpabilirler. Banyoda veya tuvalette kayabilirler. Ayrıca bisiklet, kaykay onlar için hayata hızlı giriş anlamına geldiğinden size daha fazla iş düşüyor demektir.
Kafa travmaları sarsıntı, delinme veya ezilme şeklinde olabilir. Ne olursa olsun şiddetiyle ilgili sonuçlar ortaya çıkacaktır. İleri çocukluk döneminde epilepsi veya beyin hasarı gibi... İlk darbe sonrası iyileşme süresinde olan dokulara gelen ikinci darbede ise hücre ölümü, kanamalar ortaya çıkabilir, hayati tehlike ve felç riski çok fazladır.
Endişe doğuracak durumlar
Yaralanmalarda aileleri endişelendiren şey, iç kanama ve beyin kanaması riskidir. İç kanama, hasta şoka girip bilincini kaybedene kadar hiçbir bulgu vermeyebilir. Beyin kanamaları ise dikkatli gözlemle daha çabuk saptanıp, erken müdahale yapılabilir. Olayın oluş anında hemen bulgu (erken bulgular) verebileceği gibi, az miktar kanama (geç bulgular) günler içinde kitle etkisi yaparak felç ve hayati tehlike oluşturabilir.
Bu nedenle kaza sonrasında çocuğu iyi gözlemlemek gerekir. Kaza sonrası çocuk travmayla başlayıp, ilk 24 saat içinde bilinç kaybı, düzensiz nefes alıp verme, kusma ve uykuya meyil gibi durumlar yaşayabilir. Diğer belirtiler; denge bozukluğu, davranış değişikliği, konuşma bozukluğu, baş dönmesi ve baş ağrısıdır. Bebeklerde ise; şiddetli ağlama, bıngıldakta bombeleşme ve fışkırır tarzda kusmadır. Bu süreçte sorunsuz geçen her saat tehlikeli beyin hasarı riskini azaltır.
Endişe durumunda acil servise gidildiğinde, gerekirse beyin MR'ı (manyetik rezonans görüntüleme) çekilmelidir. 24 saat sonra biraz daha içiniz rahat eder. Geç komplikasyonlarda ise 2 hafta kadar takibe devam edilmelidir. Bebeğin veya çocuğun 2 saat uyanık kalması, ilk muayeneden sonra takip süreci için yeterlidir. Normal günlük uyku saati olduğu halde gereksiz yere uyutmamak, tanıyı daha da zorlaştırır.
Hangi durumlar aciliyet gerektiriyor?
Ayrıca çocuğun gözden kaçabilecek anormal nörolojik bulguları olabilir. Travma sonrası doktorun nörolojik değerlendirmesi ve gerektiğinde radyolojik tetkiklerin yapılması riskleri en aza indirir.
Beyin sarsıntısı olabilir mi?
Bulgular var ise beyinde sarsıntı olma ihtimali yüksektir. Bebeklerde; bıngıldakta bombeleşme, yüksek sesle ağlama, huzursuzluk, uyuşukluk, uykuya meyil, emme güçlüğü, kusma, kasılmalar, gözlerde kayma ve sabitlenme gözlenir. 1 yaşından büyük çocuklarda ise kısa süreli bilinç kaybı, şuur bulanıklığı, baş ağrısı, baş dönmesi, denge bozukluğu, bulanık ya da çift görme, göz bebeğinin çok büyümesi, mide bulantısı, kusma, halsizlik, konuşma bozukluğu, davranış değişikliği, okul başarısında düşme, ellerini, ayaklarını oynatamama veya güçsüzlük, havale geçirme ve solunum düzensizliği görülür.
Korunma yolları
Çocuklar her zaman takibi çok zor hızlı bir aktivite içerisindedirler. Sizin çocuğunuzda kanepeler üzerinde zıplıyor, saniyeler içinde yer değiştiriyor olabilir. Önce çocuk psikolojisine göre tedbirlerin alınması, onunla konuşulması, tehlikeleri anlatmak ve gerekirse hiperaktivite yönünden çocuk pskiyatrisine götürmek gerekebilir.
Evin içinde ve dışında ciddi önlemler alınmalıdır. Evin içinde kaygan zeminlerin olmaması, keskin eşya köşelerinin kapatılması, pencerelerin güvenlik korumalı olması, balkonların, terasların yüksek barikatlarının olması ve üstüne çıkabileceği, tabure, sandalye türü eşya bulunmaması gerekir. Okul, trafik önlemleri için çevrede dikkatli gözlem şarttır. Bisiklet, kaykay için trafikten arınmış, güvenli alanlar seçilmelidir. Ayrıca kask takması için ikna edilmelidir.