Balı daha ucuz malzemelerle seyrelterek piyasaya sürmek, küresel ölçekte kârlı bir iş haline geldi. Bugüne kadar her kavanozun açılıp içeriğinin test edilmesi gerekiyordu, sahtekarların daha ucuz şeker şurupları ekleyip eklemediği bu şekilde anlaşılıyordu. Geçtiğimiz yıl yapılan büyük bir AB çalışmasında, 20 ülkeden ithal edilen 320 parti bal incelendi.
Bu partilerin yüzde 40'ından fazlasının en az bir ilave şeker kaynağıyla değiştirildiği ortaya çıktı. İngiltere'den alınan 10 numunenin ise her biri sahte bal olarak belirlendi.
Şimdi ise Bedfordshire'daki Cranfield Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, balın sahte olup olmadığını tespit etmek için özel bir ışık analiz yöntemi geliştirdiler.
Bu çalışmaya liderlik eden Biyoenformatik öğretim görevlisi Dr. Maria Anastasiadi şunları söyledi: "Bal, dolandırıcılar tarafından kolayca hedef alınabilir, bu da gerçek tedarikçileri maddi zarara uğratır ve güveni zedeler. Bu yöntem, şüpheli numuneleri hızlı bir şekilde tanımlamak için etkili bir araç olup tüketicileri ve tedarik zincirlerini korumaya yardımcı olur."
İngiliz Arıcılar Birliği'nden Ian Campbell ise "Bu, testerlerle balı taklit edenler arasında bir tür 'silahlanma yarışı' haline geldi," dedi
