Oyunculuk, iş kadınlığı, annelik derken Eda Ece'nin 10 parmağında 10 marifet var! Anneliğin keyfini süren Eda Ece bir yandan da markasıyla ilgileniyor. Güzel anne Eda Ece son olarak minik kızı ile yaptığı paylaşımla yine takipçilerini mest etti. Bebeğiyle ofisten paylaşım yapan Eda Ece'nin minik kızı Mina İpek'e "Tam ısırmalık tombul eller" yorumları geldi. İşte Eda Ece'nin kızı Mina İpek ile yeni paylaşımı...
- Aslı Gönül çok hoş bir genç kız oldu, çok zeki... Gurur duyuyor olmasınız...
- Çocukluğundan beri aklı başında, konuşmayı çok seven, çok yetenekli bir çocuktu. İnsan ne kadar hayal etse de, şimdiki halini öngöremiyor. Durham Üniversitesi'nde fizik bölümünü bitirdi, bu yıl master yapacak.
Müthiş bir sesi var, beni falan katlar. Çok güzel piyano çalıyor. Orada bir müzik grubu var ama müziği sadece kendisi için, eğlenmek için yapıyor. Bir konsere çıkmaya ikna edemedik henüz. Bir tek benim son şarkım Masal Kuşu'nda vokal yaptı. Bir de Mazi şakısının klibinde 10 saniyecik göründü. Başka bir şeye ikna edemiyoruz. Onun gönlü bilimde, o yönde ilerlemek istiyor.
- Zor bir bölüm fizik...
- Çok zor. Hatta ilk yıl bitti, "Emin misin?" diye sordum. Çok sevdi. Üç yılını bitirdi, master aşamasında.
- Babasını kaybettiğinde gencecik bir kızdı... Üstelik uzun zaman hastaydı Kayahan. Zorlandı mı o durumu atlatırken?
- Zor tabii ki. Çabuk atlattı desem doğru olmaz. Hem benim için hem de Aslı Gönül için bazı şeylerin üstesinden gelmek zaman aldı. Zor da bir tedavi süreci geçirmiştik. Ben Aslı Gönül olduğu için çok daha güçlü durdum. Belki daha kötü olabilecekken kızıma destek olmam gerektiğini düşündüğüm için güçlü durmaya çalıştım.
Çok şükür ki ailem de her zaman bize destek oldu , her zaman yanımızdaydı. Şimdi çok daha iyi ama tabii ki babasını kaybetti. Her zaman gururla kalbinde yaşatacak babasını. Aile olarak her zaman kalbimizde, şarkılarıyla dilimizde, hep anıyoruz Kayahan'ı. Bir çocuk için babasını kaybetmek çok zor. Hayat böyle bir şey. Bazen elinizden hiçbir şey gelmiyor. Onu kabullenip, ayakta kalıp, devam etmek gerekiyor.
Aslı Gönül'ü 22 yaşında doğurmuştunuz. Birlikte mi büyüdünüz kızınızla?
- Herhalde öyle oldu. Çok mutluyum Aslı Gönül benim kızım olduğu için. İyi ki de genç yaşta anne olmuşum, şimdi onun güzelliğini yaşıyorum. Aslı Gönül hiç tanınmayı sevmez, o yüzden bizi yan yana görenler pek inanamıyor anne kız olduğumuza.
SOYADI KONUSUNA EN ÇOK ASLI GÖNÜL ÜZÜLDÜ
- 20'ler, 30'lar, 40'lar neler öğretti size?
- Hayat herkese yol alırken pek çok şey öğretiyor. Bu sürede pek çok sorunla, güzellikle karşılaşıyorsunuz. Üzüldüğünüz, kahkahalara boğulduğunuz zamanlar oluyor. Ama tüm bu bahsettiğim, görmek isteyenler için. Kimi ne kadar yaş alsa da hiç bir şey öğrenmez, kimi 20'sinde öğrenir.
Kimi de yol alırken üstüne koya koya gider. Ben her yaşadığımdan bir şey öğrenmeye çalışıyorum. Dilimde hep şükür vardır, nasip derim. Üzüntüyle, mutlulukla, çalışmayla, öğrenerek üzerine koyarak hayatıma devam ediyorum. Biraz hassas biriyim, onu çözemedim. Üzülmemem gereken konularda da, üzülebiliyorum. Onu başaramadım henüz.
- Bu üzüntü yaratan konulardan biri soyadınızla ilgili ortaya atılan mevzu olabilir mi?
- Üzüldüm evet! Çok üzüldüm ama en çok Aslı Gönül'ün üzülmesine üzüldüm.
- O da üzüldü di mi?
- Çok üzüldü. Çok söylenecek bir şey yok bu konula ilgili. Sosyal medyadan çok mesaj aldım.
Ben Türkiye'de rahmetli eşinin soyadını, evladıyla aynı soyadı taşıyan tek kişi değilim.
- Çok haklı buluyorum sizi. Ben de çocuğumla aynı soyadı taşımak isterdim.
- Farklı tarafa çekmek isteyenler oldu. Sanki ben bu soyadını kullanarak bir şeylerden faydalanıyormuşum algısı yaratılmaya çalışıldı... En güzel cevabı ise sosyal medyada takipçim olan bir hanımefendi yazdı. Diyor ki "Biz Kayahan beyi soyadıyla bilmezdik , biz onu Kayahan olarak tanıdık ve sevdik. Açar soyadı sizinle çok özdeşleşmiş bir soyad, lütfen evladınızla aynı soyadını kullanmaya devam edin" diye yazmış. O yazana kadar işin bu boyutu hiç aklıma gelmemişti. Ben Allah nasip ederse ölene kadar evladımla aynı soyadını taşımaya devam edeceğim.