Yeşilçam'da 500'e yakın filmde rol aldı, "Tecavüzcü Coşkun" karakteriyle hafızalara kazındı... 80 yaşındaki usta oyuncu Coşkun Göğen, 71 yıllık meslek hayatını ve kızını ile eşini kaybettikten sonra yaşadığı zorlu süreci ilk kez tüm açıklığıyla anlattı. "Bir yılda 14 kilo verdim" sözleriyle dikkat çeken Göğen, geçtiğimiz aylarda hayatını kaybeden Ferdi Tayfur hakkında da övgü dolu ifadeler kullandı.
Berber çıraklığından beyaz perdeye uzanan yaşam hikayesiyle dikkati çeken ve canlandırdığı kötü karakterlerle hafızalara kazınan Göğen, 36 yıldır Antalya'da yaşamını sürdürüyor. İleri yaşına rağmen hayata tutkuyla sarılan, bir eğlence merkezinde halkla ilişkiler koordinatörlüğü yaparak çalışmaya devam eden Göğen, sinemaya büyük önem veriyor.
SAĞLIĞI HAKKINDA ÇIKAN HABERLERE İSYAN ETTİ!
2018'de kızı Dünya'yı, 7 ay önce eşi Anjelika'yı kanserden kaybeden sanatçı, eşinden hatıra kalan "Ravda" isimli köpeğine sarılarak hasret gideriyor. Göğen, zaman zaman basında sağlığının kötü olduğu, hastaneye kaldırıldığı yönünde çıkan haberlere tepki gösteriyor.
"REKLAMA İHTİYACIM YOK"
Göğen, 7 yıl önce aort ameliyatı sonrası çekilen fotoğrafının yeniymiş gibi servis edilerek, sağlığıyla ilgili olumsuz haberlerin basında yer aldığını söyledi. Bu tür haberlerin kendisini üzdüğünü dile getiren Göğen, "Karakterimi, nasıl bir aile reisi olduğumu herkes biliyor. Üzgünüm, sağlığımla ilgili basında yer alan iddialardan dolayı iki gündür gece gündüz herkes beni arıyor. Ne amaçla yapılıyorsa benimle oynamasınlar, çok rahatsız oldum. İşine gücüne bakan biriyim. 80 yaşını buldum, bundan sonra macera da aramıyorum. Reklama da hiç ihtiyacım yok." dedi.
"AMİGOLUK DA YAPTIM"
Göğen, sporla büyüdüğünü bunun da faydalarını ileri yaşta daha iyi gördüğünü vurgulayarak, 30 yıl Galatasaray'da, 22 yıl Antalyaspor'da amigoluk yaptığını hatırlattı. Amigoluğun çok zor olduğunu belirten Göğen, yıllarca Belgrad ormanında çok koştuğunu, özel spor yaptığını, profesyonel dansçı olduğunu ifade etti.
"EVLADIMI EŞİMİ 4 ARKADAŞIMI KAYBETTİM: BİR YILDA 14 KİLO VERDİM"
Sevenlerinin kendisiyle gördükleri her yerde fotoğraf çektirdiğini aktaran Göğen, "İlkokul mezunuyum, 3 dil biliyorum. 9 yaşından beri çalışıyorum. Neyi görmedim ki. Aile yaşantım çok güzel, evlatlarım var. Bir evladımı kaybettim, 7 ay önce de eşimi kaybettim. Üç ay içinde 4 arkadaşımı kaybettim. Bir yılda 14 kilo verdim." diye konuştu.
"EN YAKIN ARKADAŞIM NURİ ALÇO"
Göğen, kendisi gibi kötü adam rollerinde oynayan sinema sanatçısı Nuri Alço ile 48 senedir birlikte çalıştıklarını, en yakın arkadaşı olduğunu söyledi. Geçmişte, zor şartlarda imkansızlıklar içinde iyi filmler çektiklerini ifade eden Göğen, "Yeşilçamlı olmaktan gurur duyuyorum. Öyle büyük harika insanlarla çalıştım. Kadın erkek cinsiyet yoktu orada, hep arkadaşlıklar dostluklar vardı. Beraber yemek yiyorsunuz, aç olana ikram ediliyor, evden bir şeyler götürüyorsun. Biz halen yaşıyoruz, toplum bizi seviyor." dedi.
"FERDİ TAYFUR EN İYİ AKTÖR"
Göğen, vefat eden sanatçı Ferdi Tayfur'un bir değer olduğunu belirterek, "Çok fazla büyük şarkıcılarla çalıştım ama en iyisi, sinema tipi, en iyi aktör en çalışkanı Ferdi Tayfur. Çok fazla kadın oyuncuyla çalıştım ama Necla Nazır klas kadınlardandı. Buradan selam yollamak isterim, harika bir insandır. 5-6 filmde çalıştık." diye konuştu.
"YENİ OYUNCULAR KIYMETİNİ BİLSİNLER"
Sevgiyle yaşadığını, hep mutlu olduğunu vurgulayan Göğen, "Yaşilçamlı olmak ayrıcalık. Karavanlarda, dublörle çalışmadık. Dayağı, lafı yiyen de peynir ekmeği bulamayan da biziz. Yeni oyuncular kıymetini bilsinler. Renkli fotoğrafı onlar gördü, biz görmedik ama seneler sonra renkli fotoğraflar da siyah beyaz oluyor. Yaşamanın kıymetini bilsinler." önerisinde bulundu.
Türk sinemasının emektar isimlerinden Coşkun Göğen, geçen aylarda da hayat hikayesini samimi bir dille anlatmıştı.
Yaklaşık 500'e yakın filmde rol alarak sinema tarihine adını altın harflerle yazdıran usta oyuncu, yaşadığı zorluklara rağmen hayat karşısında dimdik durmayı başardığını söyledi. Göğen'in sözleri, sadece bir oyuncunun kariyer yolculuğunu değil, aynı zamanda bir insanın direnişini de gözler önüne serdi.
SİMİDİ BİFTEK DİYE YEDİM!
"Simidi biftek diye yedim, dik durdum, sağlam durdum" diyen Coşkun Göğen, yokluk günlerinden bugüne uzanan hikâyesini içtenlikle anlattı.
Paranın her şey olmadığını vurgulayan sanatçı, "Sonuçta yediklerimiz de, içtiklerimiz de aynı yere gidiyor. Kimse kimseden fazla yemiyor" sözleriyle hayata karşı bakış açısını dile getirdi.
Bir dönemin en çok tanınan yüzlerinden biri olan Göğen, sahneye adım attığı ilk günleri ve sinema dünyasına girişini de anlattı. Duygusal anların yaşandığı söyleşide Göğen, zorlu yaşam koşullarına rağmen her zaman umutla ilerlemeye çalıştığını belirtti.
"Bazen elimdeki son parayla aldığım simidi, kendime ziyafet sanıp mutlu olmaya çalıştım. Ama hiçbir zaman boyun eğmedim, gururumu ezdirmedim" sözleriyle yoksullukla geçen günlerine ışık tuttu.
Coşkun Göğen'in oyunculuk kariyeri, 1970'li yıllarda Yeşilçam'da başladı. Genellikle "kötü adam" rollerinde görünüp seyircinin hafızasına kazınan Göğen, zamanla bu rollerin ötesine geçerek Türkiye'nin sevilen karakter oyuncularından biri oldu.
"Tecavüzcü Coşkun" tiplemesiyle tanınsa da, bu karakterin yıllar boyunca kendisini ne kadar etkilediğini ve zaman zaman taşıması zor bir yük haline geldiğini de itiraf etti.
Hayatı boyunca birçok acı olayla karşılaşan Göğen, ailesini genç yaşta kaybettiğini, ev geçindirmek için küçük yaşta çalışmaya başladığını söyledi. Ancak hiçbir zaman umutsuzluğa kapılmadığını dile getiren usta oyuncu, "Hayat bana hep sabretmeyi öğretti. Her şey zamanla oluyor, önemli olan insanın kendine olan inancını kaybetmemesi" dedi.
Bugün artık aktif oyunculuk hayatına daha az zaman ayıran Coşkun Göğen, genç kuşaklara da şu tavsiyede bulundu: "Şöhret gelip geçicidir. Önemli olan karakter sahibi olmaktır. Parayla gelen her şey, parayla gider. Ama onurun varsa, adın hep güzel anılır."
Coşkun Göğen'in bu içten ve sarsıcı sözleri, sadece bir sanatçının yaşam öyküsünü değil, aynı zamanda milyonların kalbine dokunan bir insanlık dersini de barındırıyor.
Küçük yaşta büyük bir şöhrete ulaşan Dönmez, sinema tarihine adını altın harflerle yazdırmış, yaklaşık 40 filmde izleyiciyle buluşmuştur. Ayşecik ile Ömercik, Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler gibi pek çok filmdeki performanslarıyla hatırlanmıştır.
HAYATINI DEĞİŞTİREN O KAZA!
Ancak Ömer Dönmez'in hayatı, trajik bir kazayla değişmiştir. 17 yaşında, arabasının kelebek camını tamir ederken saplanan bir tornavida nedeniyle sol gözünü kaybetmiş ve bu olay, hayatının geri kalan kısmında ona farklı bir perspektif kazandırmıştır. Fakat yaşadığı bu zorluğa rağmen, her zaman pozitif ve neşeli kişiliğinden ödün vermeyen Dönmez, Türk halkı tarafından sevilen bir figür olarak hatırlanacaktır.
HAYATI BAKIN NASIL DEĞİŞTİ...
Ömer Dönmez, sinema kariyerinin yanı sıra televizyon dünyasında da başarılı bir kariyere sahiptir. En bilinen projelerinden biri olan İkinci Bahar dizisinde kuruyemişçi rolüyle ekranlarda boy göstermiştir.